10 Ocak 2025 Cuma
İstanbul 13°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Turizm eğitiminin sorunları

Turizm, ülkelerin ekonomik, politik, diplomasi, sağlık, sosyal ve kültürel gibi birçok alanını etkileyen çok yönlü ve önemli bir hizmet sektörüdür.

Turizm eğitiminin sorunları
A+ A-
Alpaslan Şakacı - Eğitimci

Dünyada birçok ülke, özellikle gelişmiş ülkeler, doğrudan ve dolaylı istihdam oranlarının diğer sektörlere göre daha fazla olması ve turizm gelirlerinin ödemeler dengesini olumlu etkilemesi nedeniyle turizme çok önem vermektedirler.


2021 TURİZMDE TOPARLANMA YILI OLDU


2020 yılı başlangıcında covid-19 salgınının dünya genelinde başlaması ve hala olumsuz etkisini devam ettirmesi ülkemizde de turizm sektörüne büyük bir kriz yaşatmıştır. 2019 yılına göre % 69,15 oran azalışıyla 15.963.997 turist ülkemize gelmiş; % 65,1 oranında azalışla 12,1 milyar dolar turizm geliri elde edilmiştir. (https://yigm.ktb.gov.tr). 2021 yılında her türlü olumsuzluğa rağmen alınan tedbirlerle turizm sektörü bu yılı daha iyi atlattığını söyleyebiliriz. TÜİK 45785 sayılı haber bülteninde 2021 yılı turizm istatistiklerini yayınladı. Bu bültende yazılanlara göre ülkemizin 2021 yılı toplam turizm geliri bir önceki yıla göre %103 artışla 24,483 milyar dolar düzeyinde gerçekleşmiştir. Ülkemize gelen yabancı turist sayısı da bir önceki yıla göre %85,5 artarak 29.357.463 kişi olarak hesaplanmıştır. (https://data.tuik.gov.tr)


TÜRKİYE’NİN SAHİP OLDUĞU KONAKLAMA İŞLETMELERİ


Türlerine göre Kültür ve Turizm Bakanlığı Belgeli toplam 7.167 konaklama tesisinde; 622.891 oda ve toplamda 1.310.302 yatak kapasitesi mevcuttur. Türlerine ve sınıflarına göre belediye belgeli toplam 9.445 konaklama tesisinde; 276.150 oda ve toplamda 620.349 yatak kapasitesi mevcuttur. Genel olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı ve belediyelere bağlı belgeli olarak faaliyet gösteren toplam 16.621 konaklama tesislerinde; 899.041 oda ve toplamda da 1.930.651 yatak kapasitesi mevcuttur.


TURİZM SEKTÖRÜNDEN KAÇIŞ


2020 ve 2021 salgın döneminde yiyecek içecek, konaklama ve eğlence sektöründe yetişmiş kalifiye iş görenlerden anlamlı bir sayıdaki personel başka sektörlere geçmiştir. 2022 yılında bir önceki yıla göre % 6.5, toplamda 225.591 kişi turizm sektöründen ayrıldığını ve başka alanlara geçtiğini yorumlayabiliriz. Gerçekte bu oranın daha yüksek olduğunu söyleyebiliriz. Temel sebep olarak; asgarî ücret ödenmesi, sezonluk çalışılması ve yüksek performans beklenmesidir. 2022 sezonundaki kadar orta ve üst düzeyde yöneticilerin/çalışanların yoğun bir şekilde işyeri değiştirdikleri görülmemiştir.


OTELCİLİK VE TURİZM EĞİTİMİ


Ülkemizde otelcilik ve turizm mesleki eğitimi MEB’e bağlı Meslekî ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü (MTEGM) bünyesinde verilmektedir. Konaklama ve Seyahat Hizmetleri(KSH) ile Yiyecek ve İçecek Hizmetleri(YİH) alanlarında otelcilik ve turizm meslekî eğitimi verilmektedir. Otelcilik ve turizm meslekî eğitimi almakta olan Konaklama ve Seyahat Hizmetleri(KSH) Alanı 16.472 öğrenci, meslekî eğitim gören öğrenciler arasındaki oranı %1,14’dir. İkinci olarak Yiyecek-İçecek Hizmetleri (YİH) Alanı 93.772 öğrenci, meslekî eğitim gören öğrenciler arasındaki oranı % 6,49’dur. Her iki alanımızı bir bütün halinde değerlendirecek olursak toplam eğitim alan öğrenci sayısı 110.244’tür. Otelcilik ve turizm meslekî eğitimi almakta olan öğrencilerimizin MTAL türündeki okullardaki toplam öğrencilere oranı % 8’dir.


MERKEZDEN YÖNETİM


Otelcilik ve turizm mesleği diğer alanlardan farklı bir dokusu/atmosferi bulunmaktadır. Turizm eğitiminin Meslekî ve Teknik Eğitimi Genel Müdürlüğü altında bir daire başkanlığı sorumluluğunda turizm otelcilik alanından gelen uzman yöneticiler tarafından merkezi düzeyde yönetilmelidir.


OTELCİLİK VE TURİZM OKULLARINDA YÖNETİCİ ALANDAN OLMALI


Otelcilik ve Turizm eğitiminde yaşanan sorunlardan biri de okul müdürlerinin atanmasıdır. “Meslekî ve teknik ortaöğretim kurumlarında müdür olarak görevlendirilecek öğretmenlerin mesleki ve teknik alanından olması talebi idi. Yönetici görevlendirme yönetmeliğinde yapılan ve 9 Şubat 2019 tarihinde Resmî Gazetede yayınlanan değişiklik ile meslekî ve teknik ortaöğretim kurumlarına müdür atanmasında, meslekî ve teknik alan öğretmeni olma şartı getirilmiştir.” (Özer, 2020, s, 139).


Millî Eğitim Bakanı Sayın Mahmut ÖZER’in “Türkiye’nin Meslekî Eğitim ile İmtihanı” isimli kitabında Türkiye’nin önümüzdeki yıllarda meslekî eğitimine yön verecek çok önemli değişime ışık tutmuştur. Müdür atanması ile ilgili yönetmelik değişikliği yerinde olmakla birlikte otelcilik ve turizm eğitimi veren (proje kapsamı dışında kalan) okullarda da kesinlikle Otelcilik ve Turizm alanından olma şartı getirilmedir.


SAHADA KARŞILAŞILAN DURUMLAR


Otelcilik ve turizm eğitimi veren okullarda yöneticilerin atanmasında veya görevlendirilmesinde bu özel durumlar dikkate alınmadığında pratikte birçok problemler ortaya çıkmaktadır. Bir örnek verecek olursak Aydın ilinde otelcilik ve turizm eğitimi veren bir okulun müdürü çocuk gelişimi, müdür yardımcıları sırasıyla biyoloji, sağlık bilgisi, çocuk gelişimi ve edebiyat branşlarından/alanlarından oluşmaktadır. Okul yönetiminde bir tane bile otelcilik ve turizm alanından yönetici bulunmamaktadır. Bu durum yönetimin etkinliğini, eğitimin niteliğini, çalışma barışını, kurum içi iletişimi vb. olumsuz etkileyecektir. Okul müdürü alandan gelmediği için her türlü yönlendirmeye açık olacaktır. Yetersizliğini bastırmak için farklı davranışlar sergileyebilecektir. Okulda yapılacak, uygulanacak öncelikler ve tercihler değişecektir. Bu tür olumsuzlukları önlemek için yönetici atama yönetmeliğinde değişiklikler yapılmalıdır. Alandan olmayan hiçbir yönetici müdür olarak atanmamalı/görevlendirilmemelidir.


MESLEK DERSİ ÖĞRETMENLERİ YÖNETİCİ OLMAK İSTEMİYORLAR


Yönetici atamaları ile ilgili ikinci sorun meslek dersi öğretmenlerin hak kaybı yaşayacak olmalarından dolayı yöneticiliği istememektedirler. Aylık bazda bakıldığında müdür yardımcıları meslek dersi öğretmenlerine göre yaklaşık % 40 daha az ek ders ücreti almaktadırlar. Bir meslek dersi öğretmeni ile müdür yardımcısı arasında haftalık 12 saat ek ders farkı bulunmaktadır. Ücret açısından müdür yardımcılarının hak kayıpları mevzuatta yapılacak bir değişiklikle giderilmelidir.


PROJE OKULLARINA YÖNETİCİ ATAMALARI


Millî Eğitim Bakanlığı Meslekî ve Teknik Eğitimi Genel Müdürlüğü, Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğü ve ilgili oteller arasında Mesleki ve Teknik Eğitimi Geliştirme İşbirliği Protokolleri imzalanarak Millî Eğitim Bakanlığı Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları statüsü kazandırılmaktadır. Üçlü imza ile yürürlüğe konulan proje protokollerinde yöneticilerin görevlendirilmesi başlığı altında 11. Maddesinin 1. fıkrasında okul müdürünün KSH veya YİH alanından olması şartı bulunmaktadır. Aynı şekilde 11. Maddenin 2. fıkrasında da en az iki müdür yardımcısının KSH veya YİH alanından olması hükmü bulunmaktadır. Bu kapsamda imzalanan protokollerin aksi yöndeki yönetici görevlendirmeleri usulsüz olacaktır. Liyakatsiz ve alan dışı atamalar pratikte birçok sıkıntıya yol açacağını söyleyebiliriz.


UYGULAMA OTELİ İHTİYACI


MEB’e bağlı çeşitli illerimizde 90 adet uygulama otelleri bulunmaktadır. Bu uygulama otellerinde turizm öğrencileri uygulama derslerini öğretmenlerinin kontrolünde gerçekleştirmektedirler. Bir diğer ifadeyle uygulama otelleri öğrencilerimizin eğitim aldığı atölye sınıfları olarak da değerlendirilmelidir. Uygulama otellerinin fiziki yapısı, çevresinin özelliği, işgüvenliği vb. pedagojik açıdan uygun olmalıdır. Uygulama otelleri turizm eğitimi açısından bir zorunluluktur. Fakat bünyesinde uygulama oteli olmayan yaklaşık 110 turizm ve otelcilik lisesi bulunmaktadır. Bu okullarda öğrenim gören öğrencilerin beceri ve staj eğitimleri için MEB olanaklar sağlamalıdır.


PROJE OKULU STATÜSÜ


Ülke genelinde yaklaşık 104 otelcilik ve turizm meslek lisesi proje okulu kapsamına alınmıştır. Sektör destekli mesleki eğitim olmazsa olmaz bir husustur. Öğrenciler gerek okuldaki akademik derslerde gerekse de mesleki eğitimlerinde sektörden destek almalıdır. Karşılıksız burs, istihdam garantisi, temrinlik malzeme vb. sektör tarafından sağlanmalıdır. Tüm otelcilik ve turizm meslek liseleri proje kapsamına alınarak sektörle işbirliğini gerçekleştirilmelidir. Proje okullarında yönetici ve öğretmen görevlendirmelerinde liyakata göre yapılmalıdır. Meslek dersi öğretmenlerin mesleki eğitim ihtiyaçları karşılanmalıdır. Kendi alanlarındaki uygulamaların, programların ve donanımların sektördeki güncel olanları ile uyumlu olmaları sağlanmalıdır.


Sonuç olarak tüm bu çerçevesini sunduğum pratikte karşılaştığımız mevcut durumun daha iyiye gitmesi, turizm eğitiminin daha nitelikli ve istenilen düzeyde gerçekleşmesi için başta MEB olmak üzere ilgili tüm paydaşların işbirliği içerisinde çalışması ve sorumluluklarını yerine getirmesine bağlıdır.

Turizm