11 Ekim 2024 Cuma
İstanbul 26°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

TÜRK-İŞ Başkanından 20 Ekim mitingine çağrı: Kürsüde emekçiler olacak, herkesi bekliyoruz

TÜRK-İŞ Genel Başkanı Atalay, 20 Ekim Pazar günü Ankara’da düzenleyecekleri 'Zordayız Geçinemiyoruz' mitinginde kürsüde emekliler, asgari ücretliler, taşeron işçileri olacağını belirterek herkesi mitinge davet etti. 'Gelecek 2 bin otobüs şimdiden hazır' diyen Atalay, hazırlıklar hakkında bilgi verdi

TÜRK-İŞ Başkanından 20 Ekim mitingine çağrı

TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, 20 Ekim Pazar günü Ankara Anadolu (Tandoğan) Meydanı'nda yapacakları "Zordayız Geçinemiyoruz" Emek Buluşması hakkında bilgi vermek üzere TÜRK-İŞ Genel Merkezinde basın toplantısı düzenledi.

“Kendi üyelerimiz dışında; emekliler, asgari ücretliler, taşeron işçileri… yani emek bileşenlerinin tamamının katılacağı bir miting yapacağız. Kürsüden onlara söz vereceğiz, onları konuşturacağız.” diyen Atalay, ellerinde hâlihazırda Ankara dışından en az 2 bine yakın otobüs listesi olduğu bilgisini verdi.

Otobüslerin toplanma yerinin tren garı olduğunu aktaran Atalay, “Oradan da sabah 9'da Tandoğan Meydanı'na hareket edilecek.” diye konuştu.

TÜRK-İŞ Başkanından 20 Ekim mitingine çağrı: Kürsüde emekçiler olacak, herkesi bekliyoruz - Resim : 1

'TALEPLERİMİZE HÜKÜMETTEN HİÇ BİR DÖNÜŞ OLMADI'

9 Temmuz’da bir araya gelen üç işçi konfederasyonu TÜRK-İŞ, HAK-İŞ ve DİSK; ekonomik krizin faturasının emekçinin sırtına yıkıldığını vurgulayarak, vergide adalet, enflasyon ve asgari ücret başta olmak üzere 10 maddeden oluşan talepler konusunda ortak bir basın açıklaması yapmış, AK Parti hükümetini uyarmıştı. Talepler karşılanmazsa eylem sürecini başlatacaklarını belirtmişlerdi.

Temmuz başında üç konfederasyonun çizdiği yol haritasının üzerinden 3 ay geçtiğini ifade eden Atalay, bu kapsamda yaptıkları eylemleri şöyle sıraladı:

“TÜRK-İŞ olarak; 6 Ağustos'ta başkanlar kurulu yaptık. Arkasından genel başkan yardımcılarımız 7 bölgeye dağıldı. Onun akabinde 4-5 tane sendika başkanımızla beraber iki ortaklaşa toplantı yaptık. Adana'da, Bursa'da, Diyarbakır'da, İzmir'de, Trabzon'da, İstanbul'da, Ankara'da kitlesel açıklamalar yaptık. Onun dışında Trakya'da ve Zonguldak’ta geniş kapsamlı birer miting yaptık. Akabinde 20 Ağustos'ta 81 ilde en azı bin ile 5 bin işçi arasında değişen katılımlı ortak basın toplantıları yapıldı. Sonrasında ayın 24'ünde 2'şer saat Türkiye'nin örgütlü olduğumuz bütün işyerlerinde arkadaşlarımız 2-3 saat civarında iş durdururdu. Son olarak da geçtiğimiz hafta Maliye Bakanlığı önünde eylem yaptık. Orada da aldığımız karar çerçevesinde ayın 20'sinde nasip olursa Ankara'da ‘Emek Buluşması’ diye son yıllarda yapılmayan en son 2013'e yapmış Ankara'da bir miting yapacağız.”

TÜRK-İŞ Başkanından 20 Ekim mitingine çağrı: Kürsüde emekçiler olacak, herkesi bekliyoruz - Resim : 2

Diğer konfederasyonların da aldıkları karar çerçevesinde çeşitli eylemler yaptığını ve onların da her hafta veya on günde bir Türkiye'nin değişik bölgelerinde sıkıntıları, problemleri anlatmak için eylemde olduğunu konuşmasına ekleyen Atalay, 3 aylık süre içerisinde AK Parti hükümetinden TÜRK-İŞ ya da diğer konfederasyonlara olumlu bir dönüş ya da iletişim olmadığını bildirdi.

‘KÜRSÜ EMEKLİ, ASGARİ ÜCRETLİ, TAŞERON İŞÇİSİNİN’

20 Ekim Ankara mitinginin çalışma hayatı için çok önemli olduğunun altını çizen Atalay, açıklamasının devamında şunlara dikkat çekti:

“Mitingde emekli bir arkadaşımızın birine söz vereceğiz. Taşerona söz vereceğiz. Asgari ücretliye bir söz vereceğiz. Bir işçimize söz vereceğiz. Öyle bir zor noktadayız ki başta vergi olmak üzere, işte sloganımız da ‘Zordayız Geçinemiyoruz’, toplumun büyük kesimi bizim gibi zorda ve geçinmekte zorluk çekiyor. Yani ülkeyi yönetenlere, geçen hafta Maliye Bakanlığı'nın önünde anlattık. Sayın Maliye Bakanı ne kadar duydu, ne oldu bilmiyorum. Önümüzdeki günlerde anlayacağız.”

‘SON 14 AYDIR DAYANMA GÜCÜMÜZ KALMADI’

Örgütlenmeden, işten atılmadan, kamu işlerinin ücret dengesizliğinden, emeklilik bağlanma oranından, kayıt dışından, güvensiz çalışmadan, iş kazalarına kadar çok sorunları olduğunu aktaran Atalay, “Ülkeyi yönetenler bugüne kadar bir dönüş yapmadı. ‘Ya gelin arkadaşlar, ne derdiniz var? Bir konuşalım.’ Bugüne kadar benim öyle bir temasım olmadı. Yani onun için bu meseleler çözüm bulana kadar biz bu sıkıntılarımızı ve problemlerimizi ülke gündemine taşımaya, anlatmaya gayret sarf edeceğiz.” diye konuştu.

Türkiye çapında grevi devam eden iş yerleri olduğuna değine Atalay, şu örnekleri verdi:

“İşten atılmalarla ilgili sıkıntılarımız her gün devam ediyor. Belediyelerde var. Polonez denen bir et fabrikasında var. 97’si kadın 146 işçimiz işten atıldı, hala orada eylemdeler. Asgari ücret 17 bin lira. Oradaki patron arkadaşlarımıza 14 bin lira para veriyor. Kafanı kaldırdığı zaman kapının önüne koyuyorlar. Böyle bir tablo var ki bedeli yoksul ödüyor, işsiz ödüyor, emekli ödüyor, emekçi ödüyor. Yarım asırdır bunu ödemeye devam ediyoruz ama son iki senedir, özellikle son 14 aydır dayanma gücümüz kalmadı.

Kamuda 17 yıldır, 20 yıldır çalışan işlerimiz var. Bunlar hepsi teknik eleman. Önemli yerlerde çalışıyor. Ama Ocak ayındaki ayrı zam, Mart'taki ayrı, Temmuz ayındaki ayrı, Eylül ayındaki ayrı zam alıyor. Yani iş barışı bozuldu. İş yerlerindeki ücret dengesi bozuldu. Son yıllarda zengin daha zengin oldu. Orta tabaka diye bir şey kalmadı. Sıkıntısı olanlar, ağır bedeller ödemeye devam ediyorlar.”

‘Mitinge gelen herkese kapımız açık’

Mitinge diğer konfederasyonların katılımına dair soruyu yanıtlayan Atalay, “Diğer konfederasyonları davet etmedik. Onlar da ayrı olarak mitingler yapıyorlar. Onlar da miting yapacaklar. Bizim sayımız buna uygun. Beraber olsa da olabilir. İleride belki düşünülebilir. 20’sindeki mitingi biz kendimiz yapacağız. Gelen birisine ‘neden geliyorsun?’ deme şansımız yok. Biz burada kendimiz olalım istiyoruz. Geliyorlarsa başımızın üstüne. Biz burada işçi kendini göstersin istiyoruz. Gelen herkese kapımız sonsuz açık. Ana omurga işçi ve emekçi. Sıkıntısı olan herkes bizimle beraber olsun” diye konuştu.

‘ŞİMŞEK’İN DÜNYAYA, ÜLKEYE BAKIŞINI GÖRÜYORUM’

Taleplerini ilişkin Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ile bir görüşme gerçekleştirdiklerini, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile ise “bir şey çıkmayacağını bildiğini için” görüşmediğini söyleyen Atalay, “Onun dünyaya, ülkeye bakışını görüyorum. Benim muhatabım Çalışma Bakanı” dedi.

‘BELEDİYELERDE ODACIYIZ, ÇÖPÇÜYÜZ, ŞOFÖRÜZ BİZDEN NE İSTİYORSUNUZ?’

Artan işten çıkarmalara dikkat çeken Atalay, “Belediye seçimleri bitti diye işten atılan arkadaşlarımız var. Bizim arkadaşlarımız müdür değil, daire başkanı değil. Odacıyız, çöpçüyüz, şoförüz. Bizden ne istiyorsunuz siz? Bizim ülkemizde bedeli işçi ödüyor. İşsiz ödüyor, fakir ödüyor. Ödemeye devam ediyoruz. Bedel ödemekten yorulduk artık. Öyle zordayız ki kelimeyle zor anlatırsın. Özellikle TÜİK’in açıkladığı rakamlarla pazar, market hiç uyuşmuyor. Diğer sendikadaki arkadaşlarla haftada bir konuşuyoruz. Güçlerimizi birleştirmediğimiz sürece bu işin altından kalmayız” ifadelerini kullandı.

‘ZENGİNLER KENDİLERİNİ AYRI BİR IRK ZANNEDİYORLAR’

“Güç zenginlerin, patronların elinde. Görevini düzgün yapan işveren var mı? Var. İnanın sayıları o kadar az ki, bize 17 bin lirayı fazla gören zenginler var. Bizi bir kuru ekmeğe, bir tas çorbaya çalıştıracak kafada adamlar var. Bizi yok sayıyorlar. Onlar kendilerini ayrı bir ırk zannediyorlar. Öyle gemiyi götüremezsin. Sen bu ülkede huzur bulamazsın. Barış bulamazsın. Bir hafta senin oğlun kızın 17 bin liraya geçinsin görelim bakalım. O yüzden asgari ücret komisyonunun tamamı işçi olacak. Toplanacaklar, buraya gelecekler, bir karar alacaklar, noksansız aldıkları karara hepimiz uyacağız.”

‘KIDEM TAZMİNATINA GÜÇLERİ YETMEZ’

Atalay, Orta Vadeli Vadeli Program’da yer alan tamamlayıcı emeklilik sisteminin kıdem tazminatına alternatif olacağı yönündeki iddialara ilişkin ise “Yeteri kadar sıkıntımız var. Huzursuzuz. Bizim huzurumuzu kaçırmasınlar. Zaten kıdem tazminatı kuş oldu. Hiç o tarafa bakmasınlar, onların güçleri yetmez. Yapamazlar böyle bir şey” değerlendirmesini yaptı.

‘4 ay önce asgari ücreti konuşunca zamlar başlıyor’

Atalay, mitingle ilgili bilgileri paylaştıktan sonra basın mensuplarının çalışma hayatına ilişkin sorularını yanıtladı. Gündemde en çok merak edilen konu asgari ücret oldu. Asgari ücret görüşmeleri üzerine konuşmak için erken olduğunu ifade eden Atalay, “Önümüzdeki günlerde asgari ücret görüşmeleri başlayacak. Asgari ücretli, ücretini şubat ayında alacak. Dört ay var. Dört ay evvel asgari ücreti konuşmaya başladığınız zaman ev sahibi de market de zam yapmaya devam ediyor. Dört ay evvel bu konuşmanın kimseye faydası yok. Zamlara faydası var. Geçmiş dönemde olduğu gibi bu dönemde de asgari ücret komisyonundakilerin hepsi, asgari ücretli olacak.” dedi.

‘ASGARİ TESPİT KOMİSYONU ADİL DEĞİL’

“Asgari ücret bizim ülkemizde geçim ücreti oldu” diyen Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Aralık ayında komisyon başlayacak. Rakamları tespit edecekler. Beraber ortaklaşa bir karar alınacak. Verdiğimiz kararın arkasında dururuz. Bir kere Tespit Komisyonu adil değil. Yüksek Hakem Kurulu adil değil. Bu ülkede anayasa tartışmaları var. Anayasa’ya hiç kimsenin ihtiyacı yoksa, işçinin ihtiyacı var. İşsizin, kadının, çocuğun ihtiyacı var. Böyle bir tespit komisyonu olur mu? 15 kişi, ikisi beraber oturuyor, istediği kararı veriyor. Bu Yüksek Hakem Kurulu’nda da böyle."

Türk-İş Ergün Atalay