Türk mühendisliği sayesinde yerli 5G'yi mümkün kılacak
'Merkeze değil herkese altyapı götürmek' için çalıştıklarını belirten Türk Telekom CEO'su Önal, ithal değil yerli 5G'den yana olduklarını ifade etti. Önal, fiber altyapı paylaşımı ve maliyetler konusundaki eleştirilere de yanıt verdi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, temmuz sonunda pilot bölge olarak seçilen İstanbul Havalimanı içerisinde 5G hizmeti verileceğini bildirdi. 29 Temmuz'da yapılacak tanıtım öncesi operatör hizmeti sunan teknoloji şirketleri 5G'ye yönelik vizyonlarını ortaya koydular. Salı akşamı Tarihi Yarımada'da Topkapı Sarayı'nın bahçe bölümünde bir toplantı düzenleyen Türk Telekom CEO'su Ümit Önal ve şirket yöneticileri, yerli 5G için yerli donanımın önemine işaret ettiler. Önal gerek sunum bölümünde yaptığı konuşmada gerekse soru cevap bölümünde özetle şu mesajları verdi: 5G baz istasyonlarının kurulacağı yerlerde fiber hizmeti verecek alt yapıyı oluşturduk. Yerli 5G, yerli 5G baz istasyonlarının da kurulmasıyla olacak. Şartlar olgunlaştığında ülkemizin bu teknolojiye geçmesi için elimizden geleni yapıyoruz. Bireysel müşterilere zaten bugün 5G'den de hızlı internet sunuyoruz. Yatırımlarımız bir yandan 5G'ye hazırlığı da içeriyor. Şu anda fibere bağlı LTE baz istasyonu oranımız yüzde 43'lerde, bu, dünya standartlarına göre oldukça yüksek bir oran. Merkeze değil herkese altyapı götürmeye devam edeceğiz. Türkiye'yi ithal 5G yolculuğuna çıkarmak yerine, yerli 5G yolculuğuna çıkarmanın en anlamlı model olduğunu düşünüyoruz. Bir kaç yıl bize yeterli. Murat Erkan'a teşekkür ederim. '5G'nin babayiğitleri' olarak bir araya gelip bunu yapabileceğimizi düşünüyorum. Yerli 5G'yi çalışmalarımız ve Türk mühendisliği bunu mümkün kılacak. Sadece süt içmek için inek beslemek değil bu 5G'yi ihraç etmek için yapmamız lazım. 5G'ye yerli ve milli teknoloji ile geçmek önemli, teknolojide dışa bağımlılığın azaltılmasını milli görev olarak görüyoruz. Dünyada 5G'ye geçen ülkelerde bu yatırımların geri dönüşleri olmadı.
1.5 MİLYAR DOLAR YETERLİ
Sohbetin ana konularından biri de altyapı paylaşımı oldu. Önal bu konuda şunları söyledi: “Mükerrer yatırıma karşıyız ama yeni yerlere yatırıma gidecek iş birliğine hazırız. FTTH Council'in 2022 raporuna göre Türkiye'deki hanelerin yarısından fazlasında fiber altyapı mevcut. Nüfus yoğunluğuna endeksli bir açıdan baktığımızda da yüzde 92'sinin sokaklarında varız. Yani Türkiye'deki dönüştürme yolculuğumuzda, sokaktaki kutuyla bina arasında ortalama 250 metrelik bir fiber dönüşüm kaldı. 8-10 milyar dolar rakamı (fiber dönüşüm için iddia edilen yatırım tutarı) için şöyle bir yorumum olsun; daha önce 15 milyar dolar diyorlardı, şimdi ise 8-10 milyar dolar diyorlar. 1.5 milyar dolarla Türkiye'de kalan fiberleşme yatırımı yapılabilir. Arkadaşlarımız mükerrer yatırıma alışkın oldukları için her bir operatörün hiç yatırım olmasaydı diye varsayarak, 3 milyar + 3 milyar + 3 milyar olarak toplayarak bu rakamı bulmuş olabilirler, ancak bu ülkede yatırım var.”
ALTYAPI ZATEN DEVLETİN
“Dünyada fiber yatırımlarının tüm operatörler tarafından kullanılmasını sağlayan en yaygın modelin, yerleşik operatörün altyapısının kullandırılması şeklinde olduğunu görüyoruz. BTK tarafından çizilen bir model yerine başka bir çözüm aramak bizim için anlamlı görünmüyor.” diyen Önal, “Devletin odağından uzak tuttukları, başka isimlerle başka ticari işletmeler altında yaptıkları yatırımları, aslında devlete normal şartlarda lisansları sonunda iade etmek durumunda oldukları altyapıları, sanki kendi altyapılarıymış gibi ortaya koyup 'bizim de bu altyapımız var, gelin de ortak olalım' mı diyecekler?” sorusunu sordu.
'NE KADAR KAZARSAM' HESABI
Operatörlerin kendileri kazmak yerine Türk Telekom'dan kiraladıklarında 4 kat daha maliyetle karşılaştıklarına ilişkin eleştirilerine de şu yanıtı verdi: “Mobil işletmecilere faydaları olması için BTK'ya yüzde 67'lik indirim önerdik. Sağ olsun devletimiz de bu perspektifi kabul etti. Neticede çok ciddi bir indirim aldık. Bu indirimler ve bugünün maliyetleriyle baktığımızda '4 kat daha fazla' demek, bana sorarsanız birazcık gerçeklikten kopmak demek. Dolayısıyla biz böyle bir maliyet görmüyoruz. Bana sorarsanız bu beyanların amacı; 'Ben aslında kendim kazı yapmak istiyorum, mükerrer yatırım yapmak istiyorum. Fiili durum oluşturup devlete bunları iade etmeyeceğimi de bildiğim için ya da öyle inandığım için, ne kadar fiili kazı yaparsam yanıma kar.’ diye düşünüp bunu fiiliyata geçirmek için alt zemin hazırlamak gibi geliyor bize."
TARİHİ YARIMADA FİBERLE ÖRÜLDÜ
Türk Telekom'un İstanbul Tarihi Yarımada ve Kapalıçarşı’nın tamamını fiberleştirdiğini belirten Ümit Önal, "Önemli olan, Yarımada gibi, geçmişi yıllara dayanan ve kazı yapmanın çok daha zor olduğu eski yerleşim bölgelerini fiberleştirmek. Biz de tam olarak bunu gerçekleştirdik. Buraya gelirken yürüdüğünüz yolların altından artık fiber geçiyor.” dedi. Önal'a taşradaki fiber altyapı çalışmalarına ilişkin en son nereye hat çekildiğini sorduğumuzda, Erzurum Bölge Müdürlüğü'nü toplantı sırasında arayarak Iğdır'ın Bağlar ve Topçular mahallelerinde çalışmalar yapıldığını öğrendik.
GÜNEY KORE BİZDEN PAHALI, ALMANYA BİZİ KISKANABİLİR
Toplantıda Türk Telekom Genel Müdür Yardımcısı Yusuf Kıraç'ın da sorulara verdiği yanıtlardan ilginç notlar yakaladık. Örneğin Kıraç, yakın zamanda Güney Kore'yi ziyaret ettiğini kişi başına ücretlendirmede bu ülkenin Türkiye'den çok daha pahalı olduğu söyledi. Kıraç, “Yatırımlarının gelir oranları bizim yarımız kadar. Bizde yüzde 26 onlarda yüzde 14. Onlarda kullanıcı başına ortalama gelir bizim sekiz katımız.” dedi. Buna göre Güney Koreli operatörler Türkiye'ye göre daha çok kazandıkları halde daha az yatırım yapıyorlar.
Diğer bir not ise Almanya ve ABD içindi. Kıraç, geçen sene 1.5 milyon haneye 1 gigabyte hız verebilecek fiber çektiklerini aktararak, raporlara göre, Almanya'nın fiberleşmede bizden çok çok geride olmasına karşın 1.3'te kaldığını, ABD'nin de 3 milyon hedefiyle yola çıktığını yılı 2 küsürle bitirdiğini söyledi.