Türk Öğrenci Birliği ÇKP Kongre’sine büyüteç tuttu
Türk Öğrenci Birliği (TÖB), 16 Ekim Pazar günü Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) 20. Genel Kongresi’ni değerlendirmek amacıyla çevrim içi bir söyleşi yaptı.
ÇKP 20. Genel Kongresi'nin Çin'e ve Dünyaya Etkileri” başlığıyla yapılan söyleşiye Vatan Partisi Çin Temsilcisi ve Türk-Çin İş Der Başkanı Adnan Akfırat ve Şanghay Üniversitesi Doktora Öğrencisi Necati Demircan konuşmacı olarak katıldı. TÖB Başkanı Utku Güngör, Bartın’da hayatını kaybeden 41 madencimiz için başsağlığı dileyerek söyleşiyi başlattı.
Söyleşide ilk sözü alan Adnan Akfırat, “Madencinin canı kömürden ucuz olmamalı. Biz Türkiye’nin imkanlarıyla okumuş yazmış insanlarız. Böyle bir günde insanlığın ilerlemesinde bir meşale olan ÇKP’yi tanımak bizim Türkiye’deki görevlerimize ışık tutacak” sözleriyle başladı.
‘BATI, ÇKP’Yİ BAŞ DÜŞMAN OLARAK GÖRÜYOR’
Akfırat konuşmasına “Türkiye’de Çin ve ÇKP konusunda ne yazık ki bir bilgisizlik var. Bilgi sahibi olduğunu zannedenler Çin’i batılı kaynaklardan takip ettikleri için anti-komünist değerlendirmelerle meseleyi anlatıyorlar. Özellikle Batı basını ÇKP’yi baş düşman olarak görüyor. Bu yüzden ÇKP’nin yaptığı her şeyi bir kötülük olarak görüyor. ÇKP 20. Genel Kurultayı bugün başladı. Önümüzdeki on yılların belirleneceği, kritik kararların alınacağı bir kurultay yapılıyor.” diyerek devam etti.
‘HEDEF MODERN SOSYALİST DEVLETİN İNŞASI’
ÇKP’nin iki yüzyıllık hedef belirlediğini belirten Akfırat, “Birinci yüzyıl hedefinin ÇKP’nin kuruluşunun yüzüncü yılında Çin’i orta halli bir refah toplumuna dönüştürmek, mutlak yoksulluk altındaki insanları sıfırlamak. 2021 yılında ÇKP’nin kuruluşun yüzüncü yılında hedefine tamamlamış olarak girdi. Çin şu an ikinci yüzyıl hedefine yani Çin Halk Cumhuriyeti’nin (ÇHC) kuruluşunun 100. yılı olan 2049’a giden süreçte modern sosyalist devleti inşa etme hedefine odaklandı. Kurultayda 2049 yılında modern sosyalist devlet hedefine nasıl varılacak bunun ana hatları belirlenecek.” dedi.
‘ÇİN EŞİTSİZLİKLERİ ORTADAN KALDIRACAK’
ÇKP Genel Kongresi’ni anlamak için Çin’deki terminolojinin iyi bilinmesi gerektiğini vurgulayan Akfırat, “ÇKP’nin belirlediği temel göstergeler var. Temel çelişme, baş çelişme, merkezi görev; belirlenen kavramlar bunlar. ÇKP, temel çelişmeyi emperyalizm ve feodalizmin uzantılarıyla mücadele etmek olarak belirledi. 2017 yılında yapılan 19. Genel Kurultay’da Çin’deki baş çelişme Çin halkının istekleriyle ekonominin yetersizlikleri ve eşitsizlikleriyle mücadele olarak belirlenmişti. Bugün ÇKP Genel Sekreteri Xi Jinping’in 20. Genel Kurultay’daki konuşmasındaki hedefler önümüzdeki dönemde gelir dağılımının düzenlemek, halkın refahını artırırken toplumsal uçurumları ortadan kaldırmak ve Çin’de bir fırsat eşitliği sağlamak olarak belirleniyor. Çin açısından önümüzdeki dönemde yoksulların hakları daha fazla korunacak ve toplumsal olarak daha uyumlu bir dönem yaşanacak. Bu hedefler kamu hizmetlerinin daha fazla geliştirileceği anlamına geliyor. ÇKP’nin en önemli özelliklerinden biri bugüne kadar ilan ettiği her şeyi gerçekleştirmesi. Bunu ilerleyen zamanda göreceğiz.” dedi.
‘ATATÜRK’ÜN POLİTİKASININ BENZERİNİ ÇİN DEVAM ETTİRDİ’
Akfırat, Atatürk dönemi kamucu ekonomik politika ile Çin’in şu anda yürüttüğü program arasında benzerlik kurdu. Akfırat şu ifadeleri kullandı: “Çin örneği dünyada kalkınma için az gelişmiş ülkelerin modernleşmesi için kapitalizme karşı alternatif bir yol olduğu da kanıtlanmış durumda. Atatürk’ün vefatından sonra bırakılan kamucu ekonomi politikasının benzerini Çin devam ettirdi. Bu açıdan Çin’in başarısı dünyanın en yoksul ülkesiyken 70 yılda dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olması, modernleşmesi ve yaşam süresi gibi alanlarda bile ilerlemiş bir ülke haline gelmiş olmasıdır. Xi Jinping’in gelişmek ve kalkınmak için tek yolun kapitalizm olmadığını kanıtlama çabası ve Çin’in bunu başarması insanlık için önemli. Dünyadaki 2008 krizi ve küresel Kovid-19 salgını da kamu ağırlıklı ve kendi halkının gücüne dayanarak kalkınma modelinin başarılı olduğunu gösterdi. 2008 krizi ve küresel salgın, bankaların ve sağlığın kamulaştırması yoluyla çözüme ulaştı.
Ayrıca 20. Genel Kurultay, Tayvan’ın birleştirmesinin barışçıl olarak gerçekleştireceğini ve yeni bir uluslararası düzenin kurulmasının zamanının geldiğini ABD’nin hegemonya politikasına izin vermeyeceklerini ilan etti. Kararlarından birisi de ileri teknolojide kendine yeterlilik ve yenileşme konusunda bir hedefi.”
‘XI JINPING’IN 2. DÖNEM LİDERLİĞİ ÇİN HALKININ İSTEĞİ’
Batı basınının Xi Jinping’in ömür boyu liderlik ilan ettiğini yazdığını belirten Akfırat, “İki dönem uygulaması Deng Xiaoping döneminde getirilmiş bir uygulamaydı. Bu uygulama Hu Jintao ve Jiang Zemin dönemlerinde devam etti. ÇKP, Çin’in hızlı kalkınma döneminde yarattığı sorunlarla mücadele edebilmek için Xi Jinping’in bir dönem daha görevde kalmasına karar verdi. 19. Genel Kurultay’da iki dönemle sınırlaması kuralı kaldırıldı. Bu esas olarak ÇKP’nin, Çin halkının talebi ve ısrarı.” ifadelerini kullandı.
‘XI JINPING TÜRK-ÇİN İLİŞKİLERİNE ÖNEM VERİYOR’
Konuşmasının sonunda Xi Jinping’in Türk-Çin ilişkileri açısından da önemli olduğunu ifade eden Akfırat, “Xi Jinping dönemi Türk-Çin ilişkilerinin en hızlı geliştiği dönem oldu. İki lider salgın nedeniyle yüz yüze görüşemeseler de Xi Jinping’in ilişkilerin geliştirilmesine önem verdiğini biliyoruz. Önümüzdeki dönem daha güvenli, ekonomik olarak ilerlen, dünya halklarıyla barışçı ilişkiler kuran ve ABD haydutluğuna karşı kararlı şekilde duracak bir Çin görmeyi bekleyebiliriz.” dedi.
Adnan Akfırat’ın konuşmasını ardından Şanghay Üniversitesi Doktora Öğrencisi Necati Demircan, “ÇKP Tarihinde Dönüm Noktası olan Genel Kurultaylar” başlıklı bir sunum yaptı.. Demircan, ÇKP’nin kuruluşundan bugüne uzanan dönemde tarihsel açıdan ÇKP’nin yaptığı önemli kurultayları ve dönüm noktalarını Çin’de eğitim gören Türk öğrencilere anlattı.
‘İNSANLIĞIN GELECEĞİ İÇİN ORTAK BİR KADER TOPLULUĞU’
Sunumların ardından yapılan soru-cevap bölümünde Akfırat öğrencilerin sorularını yanıtladı. Xi Jinping’in insanlığın geleceği için ortak bir kader topluluğu oluşturma söyleminin önemli olduğunu belirten Akfırat, “İnsanlık özellikle doğanın tahrip edilmesiyle, iklim değişikliğiyle ilgili olarak ciddi sorunlar yaşıyor. Dünyada hegemonya kurmak isteyenler ile başka devletlerin içişlerine karışarak onları yağmalamak isteyenler aynı kuvvetler. Bu kuvvetlerin sınırlandırılması insanlığın geleceği için çok önemli. ÇKP, ‘Küresel Güvenlik Girişimi’, ‘Küresel Kalkınma Girişimi’ ve ‘Kuşak Yol Girişimi’ hamleleriyle bu emperyalist sınırlamaları engellemek ve insanlığın geleceği için ortak bir kader topluluğu oluşturmak istiyor.” ifadelerini kullandı.