Türk Ortodoks Patrikhanesi: İçimize ajanlar sızmaya çalışıyor
Türk Ortodoks Patrikhanesi Basın Sözcüsü Selçuk Erenerol, sosyal medya üzerinden yazılı açıklama yayınlayarak, Patrikhane’ye sızmaya çalışan bazı kimselerin Türk Ortodoks Patrikhanesi’ne iftiralar yaydığını belirtti.
Türk Ortodoks Patrikhanesi’nin FETÖ kumpasları döneminde de hedef alındığını hatırlatan Erenerol, Patrikhane’nin, Fener Rum Kilisesi'nin kurmaya çalıştığı hegemonya hayallerine karşı bir asırdır dik durduğunu ifade etti.
Erenerol, “Türklerin ve Türk Devleti'nin çıkarlarını korumak için mücadelesine kararlılıkla devam edecektir.” sözleriyle Patrikhane’nin kararlılığının süreceğini vurguladı.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
"Türk kimliğini savunuyorum" derken, Türk Devleti'nin kurucu kurumlarına saldıranlar ve itibarsızlaştırma faaliyetleri yürüten etki ajanlarına, istihbarat hücrelerine dikkat!
Türk milletinin temel taşlarından biri olan Türk Ortodoks Patrikhanesi, kuruluşundan bu yana kültürel ve tarihi değerlerimizi koruma görevini özveriyle sürdürmektedir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı'nda "Bir ordu kadar hizmet etmiştir" dediği Patrikhanemiz Türk kimliği ve bağımsızlığını kararlılıkla korumaktadır.
Türk toplumunun ve İstanbul'un tarihi mirasını koruma görevini yerine getiren Patrikhanemiz, Fener Rum Kilisesi'nin kurmaya çalıştığı hegemonya hayallerine karşı bir asırdır dik bir duruş sergilemektedir.
‘ASLA BOYUN EĞMEDİK’
“Patrikhanemiz, Ergenekon kumpas davası gibi hukuk dışı yargı süreçlerinde, Türk Silahlı Kuvvetleri ile birlikte hedef alınmıştır. Bu süreç, Patrikhanemizin Türk Devlet yapısındaki kilit ve stratejik rolünü net bir şekilde ortaya koymuştur. Bu hukuk dışı süreçten güçlenerek Çıkan Patrikhanemiz, Türk Devlet'ine ve milletine olan bağlılığını sarsılmaz bir şekilde sürdürmektedir.
“Patrikhane sözcümüz ve Türk oğlu Türk Papa Eftim'in torunu Sevgi Erenerol'un maruz bırakıldığı hukuk dışı yargılamalar, Türk milletinin özgürlük ve bağımsızlık mücadelesindeki cesur ve kararlı tutumunun bir yansımasıdır. Sevgi Erenerol, 6 yıl ve 2 ay süren haksız tutukluluğu boyunca Fethullah Gülen Terör Örgütü ve casusluk şebekesi savcı ve hakimlerinden bir kere daha tahliye talebinde bulunmamış ve tüm baskılara rağmen asla boyun eğmemiştir.
Türk Ortodoks Patrikhanesi ayrıca Türk düşmanı olarak tanınan dış istihbarat destekli misyonerlik faaliyetlerine karşı kesintisiz mücadele vermektedir. Bu faaliyetler, misyonerlikle sınırlı kalmayıp Türkçü düşünceye ve Türk Devleti'ne yönelik zararlı algı operasyonlarına dönüşmüştür.
‘PATRİKHANE’YE İFTİRA ATIYORLAR’
“İçimize sızmaya çalışan, ajancılık oynadığını zanneden özentiler, Patrikhanemize ve Türk milletine yönelik karalayıcı kampanyalar düzenlemekte, asılsız iddialar ve iftira dolu metinler yaymaktadırlar. Psikolojik harp taktikleri uygulayarak, sosyal ve dijital medya platformlarında Türk Ortodoks Patrikhanesi'nin ve Türkiye Cumhuriyeti'nin ulusal çıkarlarına zarar vermeyi amaçlayan bu iftiralar, yurt içi ve uluslararası alanda, Türkiye Cumhuriyeti'nin imajını zedelemeyi hedeflemektedir. Türk milleti ve Devlet'i olarak, bu tür yıkıcı faaliyetlere karşı uyanık olmak ve gerektiğinde kararlı bir şekilde müdahale etmek bizim asli görevimizdir.
Türk Ortodoks Patrikhanesi, Türkçü düşünceyi Mustafa Kemal Atatürk'ün ve Papa Eftim'in emanetini koruyarak teolojik ayrımlar gözetmeksizin Türk milletinin ve Turan'ın yılmaz savunucusu olarak görevini yerine getirmeye devam edecektir.
‘TÜRK DEVLETİ’NİN ÇIKARINI KORUYACAĞIZ’
“Tarih boyunca, Türk'ün olduğu her yerde, atalarının ismi bir sancak gibi dalgalanan Türklerin kurumu olan Türk Ortodoks Patrikhanesi, Türklerin ve Türk Devleti'nin çıkarlarını korumak için mücadelesine kararlılıkla devam edecektir.”