Yandex
02 Mart 2025 Pazar
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

TÜRKER ERTÜRK / Murat ölmedi öldürüldü!

TÜRKER ERTÜRK / Murat ölmedi öldürüldü!
A+ A-

Geçen Çarşamba bir arkadaşımın teklifi üzerine Bağdat Caddesi Forumu'nun 60.Yıl Parkı'nda düzenlediği Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın konuşmasına dinleyici olarak katıldım. Trafik nedeniyle 5 dakika geç gelmiş, ayaktaki kalabalığın arkasına ilişerek dinlemeye başlamıştım.

Hava serin, Ortaylı hoca da biraz hastaydı. Sanırım üşütmüştü. Ama konuşması gerçekten harika ve aydınlatıcıydı. Sorulan sorulara tatmin edici yanıtlar verdi. Sağlığı nedeniyle erken ayrılmak zorunda kaldı.

Forum yöneticileri dinlemeye arzulu kalabalığı dağıtmamak için olsa gerek "Şimdi aramızda bulunan Türker Ertürk konuşma yapacak" diye anons ettiler. Benim için sürprizdi, emrivaki yapmışlardı! Kalabalığın alkışları arasında mecburen kürsüye yürüdüm. Yürürken de bugün burada ne konuşabilirim onu kurgulamaya çalıştım.

Affedilemez!

Konuşmamı tamamladıktan sonra soru cevap periyoduna geçildi. En çok sorulan soru Abdullah Öcalan affı ile ilgili ne düşündüğüm konusuydu. Belli ki son günlerde basında bazı siyasetçiler tarafından yapılan açıklamalar büyük bir infial yaratmıştı.

Öcalan; Narko-Terör örgütü lideri, bebek katili, terörist, bölücü, en büyük Kürt katili, insanlık düşmanı, emperyalist işbirlikçisiydi. Değil affedilmek topumun içine bile çıkarılamazdı. Bu değerlendirmelerimi anlatırken dinleyenlerin gözlerinden istisnasız kabul gördüğümü gözlemledim.

Daha önce bu köşede "Fire and forget" başlıklı yazımla anlatmaya çalıştığım Dz. Kur. Alb. Murat Özenalp'i 1 Mayıs'ta kaybettik ve dün Ankara'da ebedi yolculuğuna uğurlandı. Esasında Murat ölmedi, öldürüldü!

Apo için canını aldılar!

Murat ve Muratlar, açılımları yapabilmek, bebek katilini affedebilmek, özerk yönetim getirebilmek, kukla Kürt devletinin parçalarını birleştirebilmek, Türkiye'yi dönüştürebilmek, bölebilmek ve bölgede ülkemizi emperyalizmin taşeronu olarak kullanabilmek için zindanlara atıldı ve öldürüldü. Katil Apo'ya can verebilmek ve affedebilmek için Murat'ın canının alınması, Muratların ve Mehmetlerin korkutularak sindirilmesi gerekliydi.

Murat'ı zindana atanlar ve öldürenler F Tipi Örgütün katilleri ve tetikçileridir. Bu suça yardım ve yataklık yapanların başında emperyalizm ve onun yerli işbirlikçisi Erdoğan liderliğinde AKP gelir. Ama bu yardım ve yataklık yapanların listesi bayağı kabarık. Kumpas sürecine şahsi çıkarları için sessiz kalan ve mücadele etmeyen herkes suçludur. Şu anda görev yapan Genelkurmay Başkanı da suçludur.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da Murat'ın öldürülmesinden suçludur. Kılıçdaroğlu kumpas sürecine, onun operasyonu olan Balyoz benzeri gayri hukuki davalar için parmağını oynatmamış ve askere sahip çıkmamıştır. Hatta sürece "hukuk işlesin darbeciler yargılansın" söylemi ve eylemi ile yardım etmiştir.

Bu köşenin yazarı 3 yıl önce Kılıçdaroğlu'na gitmiş kumpası, teğmenlere yapılan düzenbazlığı anlatmış ama ilgi görmemiştir. Şimdi Murat için timsahın gözyaşlarına kimse inanmaz!

Teğmen Rowan ve Albay Murat

Amerika Kurtuluş Savaşı'nda İspanya Sömürge Ordusu'nu tecrit edebilmek için Kübalı General Garcia'nın ordusuna bir talimat göndermek gerekir. Başkan William Mc Kinley (1843-1901) General Garcia'ya bir mektup yazar. Mektubun derhal ulaştırılması çok önemlidir. Ama Garcia'nın nerede olduğu hakkında bilgi yoktur. Mektubu götürmek için Teğmen Rowan görevlendirilir. Rowan mektubu alır, torbasına koyar, "emredersiniz" diyerek tekmilini verir ve döner gider.

Teğmen Rowan mektubu alınca, "Garcia kimdir? Nerededir? Oraya nasıl gidilir? Harcırahımı kim verecek? Karım rahatsız, hem bu hafta benim iznim vardı, benim yerime başka bir arkadaşımı gönderemez misiniz?" demez. Teğmen Rowan 4 gün sonra Küba'ya ulaşır, ormanlara dalar, dağları ve nehirleri aşar ve 3 haftalık bir yolculuktan sonra Garcia'yı bulur, mektubu teslim eder ve görevini başarı ile tamamlar.

İşte Murat Özenalp Teğmen Rowan gibi bir subaydı. Ülkemizi çağdaş uygarlık düzeyine taşıyacak talimatı Atatürk'ten aldı. Hiçbir zorluktan yılmadı, inanç içinde talimatı gelecek nesillere taşırken kumpasa getirildi ve şehit edildi.

Hiç şüpheniz olmasın Murat'ın torbasında bulunan bu talimat gelecek nesillere her ne pahasına olursa olsun taşınacaktır. Hainlere, şerefsizlere, işbirlikçilerine, ahlaksızlara, din bezirganlarına ve ihanet odaklarına karşın!

Sevgili Murat Özenalp'e Allah'tan rahmet, ailesine, silah arkadaşlarına, yakınlarına, sevenlerine ve Türk Milleti'ne başsağlığı ve sabırlar dilerim. Ruhu şad olsun!

Son Dakika Haberleri