Türkiye destekli gruplar ‘harekat emri’ni bekliyor

SMO’nun önemli bileşenlerinden olan “Suriye Kurtuluş Cephesi” (SKC) üyesi Mustafa Secari, Şarku’l Avsat’a operasyon hazırlıklarıyla ilgili bilgi verdi. PKK'nın Suriye'deki kolu Suriye Demokratik Güçleri ve bileşenlerinin işgalci olduğuna dikkat çeken Secari, şunları söyledi:

“SMO grupları ve TSK tarafından terör örgütlerine karşı operasyon başlatmak için askeri ve muharebe hazırlıkları tamamlandı. Şu anda ‘harekât emri’ bekleniyor. Yapılacak askeri operasyon, daha önce Suriye'nin kuzeyinde Fırat Kalkanı Harekâtı, Zeytin Dalı Harekâtı ve Barış Pınarı Harekâtı'nı başarıyla yürüttüğümüz gibi Türkiye Cumhuriyeti'ndeki müttefiklerimizin desteği ve katılımıyla gerçekleştirilecektir. Kuzey ve kuzeydoğu Suriye'deki savaş, Suriyeli Kürt kardeşlere karşı verilecek bir savaş değil, terör örgütü SDG ve bileşenlerine karşı verilecek bir savaştır. Bilakis Fırat Kalkanı Harekâtı, Zeytin Dalı Harekâtı ve Barış Pınarı Harekâtı’nın bölgeleri hala SDG'nin sivilleri hedef alan ve onları sindirmeyi amaçlayan terör saldırılarına maruz kalıyor. Bu savaş, Suriye topraklarının gasp edilmesine, Suriye petrolünün çalınmasına, kaynaklara ve zenginliklere el konulmasına izin vermemek için PKK'nın Suriye'deki kollarına karşı verilecek bir savaştır. Kürt kardeşler Suriye’nin dokusunun bir parçasıdır. Ayrıca Suriye toplumunun temel ve aktif bir bileşeni ve mücadele, fedakârlık, tarih, vatan ve kader ortaklarıdır. Onlar, terör gruplarının iç savaşa zemin hazırlayan projelerinin içine çekilmemelidir.”

KANDİL'İN ARKASINDA ABD VAR

Secari açıklamasının devamında SDG'nin arkasında ABD olduğuna dikkat çekti. Secari şöyle devam etti: “Teröristlerin üzerindeki ABD korumasını kaldırmak, Suriye'deki Kürtlerin hayatlarını ve geleceğini garanti altına almak için bir adımdır. Washington, Suriye halkının tüm bileşenlerine aynı mesafede durmalı. Petrol, su, buğday ve hayvan kaynakları tüm Suriye halkının hakkıdır. Rakka, Deyrezor ve Haseke Arapların çoğunlukta olduğu şehirlerdir. Kandil'deki teröristlerin çıkarına olacak şekilde emrivaki yapılmasına ve halkımızın kanı pahasına bir Kürt bölgesi kurulmasına izin vermeyeceğiz.”

HAZIRLIKLAR TAMAM

Secari, TSK’nın ve SMO’nun Tel Rıfat, Ayn İsa, Tel Temir, Ayn el-Arab, Malikiye ve Haseke kırsalında yaklaşık 35 bin savaşçıdan oluşan askeri güçleri ile SDG’ye karşı yeni bir savaşa girmek üzere tüm hazırlıklarını tamamladıklarını söyledi. Secari, Tel Rıfat bölgesi ile çevresine hâkim olmanın, başta PKK ve SDG olmak üzere terör gruplarının emellerine son vermek anlamına geldiğini söyledi.

Secari devamla, “SDG'nin Tel Rıfat ve çevresinde ve Suriye'nin kuzeyindeki diğer bölgelerdeki askeri faaliyetleri yakından izleniyor. Bu, yakın zamanda SMO ve Türk ordusu komutanları arasında kuzey ve kuzeydoğu Suriye'de yapılacak olan askeri operasyonun strateji ve taktikleri hakkında bilgi alışverişinde bulunulan bir dizi toplantı sonrasında yapılmaya başlandı.” dedi.

TÜRKİYE KARARLI

SMO danışmanlarından Tuğgeneral Ahmed Hammade de şu değerlendirmelerde bulundu:

“Türkiye'nin Suriye dosyası konusunda gerek kuzey ve kuzeydoğu Suriye'de gerekse kuzeybatı Suriye'deki İdlib bölgesindeki tutumu net ve kararlı bir hal aldı. Suriye'nin kuzey ve kuzeydoğu bölgelerine gelince, Türkiye her şeyden önce, ulusal güvenliğini sağlama ve Suriye topraklarındaki ayrılıkçı gruplar tarafından kontrol edilen bir bölgeden daha fazlasını kurtarmayı amaçlayan bir askeri operasyonla, SMO gruplarının kontrol ettiği bölgeleri koruma planını tamamlamak istiyor. Bu bilgilere binaen, özellikle son zamanlarda Kürt grupların sivil yerleşim bölgelerine yönelik ihlalleri, saldırıları ve sızma girişimlerinin artmasından ve kuzey Suriye'de Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı Harekâtı bölgelerinde bulunan Türk askeri üslerinin hedef alınmasından ötürü bugün Türkiye, SMO güçlerinin katılımıyla bir askeri operasyon başlatma hususunda her zamankinden daha çok istekli. İdlib'e gelince; Türklerin askeri ve siyasi düzeydeki açıklamaları, İdlib bölgesinden vazgeçmeme konusundaki ısrarlarını teyit ediyor. Bu da Türk güçlerinin ateşkes gözlem noktalarından, 80'den fazla yerde askeri mekanizmalar ve hava savunması tarafından desteklenen savunma noktalarına dönüşen askeri bölge ve noktalarını güçlendirerek yaptıkları askeri hazırlıkları açıklamış oluyor.”