12 Ocak 2025 Pazar
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Türkiye ve Ukrayna arasında ekonomik ve askeri ilişkiler

Türkiye için NATO zaten bitmiştir. Bitmiş bir birlik içerisinde Ukrayna ile olmasının hiçbir önemi yoktur.

Türkiye ve Ukrayna arasında ekonomik ve askeri ilişkiler
A+ A-
Berk Özer / Yük. End. Müh ve Dış Politika Uzmanı

Türkiye, Batı Asya İttifakı’nın kurucu unsuru olarak bölgesel bir güç haline gelmekte, ekonomik, askerî işbirliklerini bu amaçla yeniden tesis etmektedir. Türkiye’nin Ukrayna ve Rusya arasında bir tercih yapma durumu yoktur.

Daha önce Kırım meselesiyle karşı karşıya gelen Rusya ve Ukrayna, şimdi de Donbass bölgesi için yine savaşın eşiğine gelmişti. İki ülke konumu itibariyle Karadeniz’de yer almalarından dolayı konu ülkemizi doğrudan ilgilendirmekte ve bizi olumsuz etkilemektedir.

Ülkemiz, çıkarlarımız doğrultusunda Batı Asya İttifakı içerisinde yer aldığımız ve stratejik müttefikimiz olan Rusya ile onun Batı ile arasında (bizim Yunanistan ile olan gibi) duvar olmaya çalışan ve ABD’nin Rusya’yı çevreleme stratejisinin bir parçası olarak kullanılmaya çalışılan komşumuz Ukrayna arasında bir tercihe zorlanmak istenmektedir. Şu anda Türkiye bir tercih yapmadan, denge politikası yürütmeye ve bölgenin nabzını düşürmeye çalışmaktadır. Ancak Batı da bunun farkında ve son tahlilde bizim de hâlâ üyesi olduğumuz NATO’ya Ukrayna’yı alarak bizi Rusya ile karşı karşıya getirmek istemektedir. Peki, NATO içerisinde Türkiye olarak veto hakkımızın olduğunu da göz önünde bulundurduğumuzda; bölgesel birliktelik ve küresel çıkarlarımızın olduğu Rusya ile arkasında ABD ve Batı emperyalizminin olduğu aşikâr olmuş bir Ukrayna arasında kaldığımızda, denge politikası yürütmemiz ne kadar doğru? Daha açık soralım: Batı Asya’daki stratejik müttefikimiz Rusya’yı karşımıza almaya değecek kadar, Ukrayna ile ekonomik ve askerî ilişkilerimiz var mı? Bu sorumuza yanıt verebilmek için Ukrayna ile olan ilişkilerimizi daha yakından tanıyalım.

UKRAYNA’NIN EKONOMİSİ

GSYH (milyar $): 150. Enflasyon Oranı (%): 8,7. Reel GSYH Büyüme Oranı (%): 3,3. GSYH Sektörel Dağılımı (%): Tarım: 12,2; Sanayi: 28.6; Hizmet: 60. Nüfus (milyon): 44,7. İhracat (miyar $): 47,3. Kişi Başına GSYH ($): 3.592. İthalat (milyar $): 57,1. İşsizlik Oranı ($): 9,8. Döviz Rezervi (milyar $): 21.

Başlıca ticaret ortakları: Rusya, Almanya, Çin, Belarus, Türkiye, Polonya ve İtalya.

Başlıca ihracat kalemleri: Gıda ve tarım ürünleri, metaller, tel, kablo, azotlu mineral, gübre.

Başlıca ithalat kalemleri: Yakıt ve enerji, ilaç, otomobil, makine ve ekipman, kimyasal ürünler.

Ülkemizi ziyaret eden Ukraynalı turist sayısı 2015 yılında 707 bin, 2016 yılında ise %48 artış göstererek 1 milyon 45 bin olarak gerçekleşmiştir. 2017 yılında ise önceki yıla kıyasla %23’lük artışla 1 milyon 284 bin Ukraynalı turist ülkemizi ziyaret etmiştir. 2018 yılında, 2017 yılına kıyasla %8 artışla 1.386.934’e ulaşan Ukraynalı turist sayısı, 2019 yılında 1.547.996’ya yükselmiştir (2018 yılına kıyasla %11,64 artış).

Türkiye Ukrayna’nın en önemli ticari ortaklarından biridir. Türkiye-Ukrayna ticaret hacmi son yıllar boyunca artış göstermiştir.

TİCARET HACMİNİN SEYRİ

Ukrayna Devlet İstatistik Kurumunun verilerine göre 2018 yılında Ukrayna ile Türkiye arasındaki ticaret hacmi, bir önceki döneme göre %7,5 artarak 4,066 milyar ABD dolarına ulaşmıştır. Ukrayna’dan Türkiye’ye mal ihracatı ise %6,6 azalarak 2,352 milyar ABD doları oldu. Türkiye’den Ukrayna’ya yapılan mal ithalatı %35,8 artarak 1,714 milyar ABD dolarına ulaşmıştır. Ukrayna için bu dönemdeki mal ticareti dengesi pozitif kaldı -638 milyon ABD doları.

Ukrayna Devlet İstatistik Komitesi’nin verilerine göre bu dönemde Türkiye’ye yapılan başlıca ihracat kalemleri şunlardı: Metaller – 29,2% (-30,8%); Buğdaygiller – 27,4% (+289,7%); Gıda endüstrisinin kalıntı ve atıkları – 8,8% (+75,9%); Yağlı bitkilerin tohumları ve meyveleri – 17,8% (+44,6%).

Aynı dönemde Ukrayna’ya yapılan ithalatın ana kalemleri şunlardı: Plastik, polimerik malzemeler – 4,5% (+13,8%); Giyim ve giyim aksesuarları – 5% (+74,5%); Kazanlar, makineler – 8% (+15,7%); Demiryolu dışındaki kara taşımacılığı araçları – 7,2% (+12,8%); Metaller – 6,4% (+64,2%); Metal ürünleri – 6,8% (+177%).

HİZMET TİCARETİ

2018 yılında Ukrayna ile Türkiye arasındaki hizmet ticareti 2017 yılının aynı dönemine göre %10,6 artarak 577,6 milyon ABD dolarına ulaşmıştır. Ukrayna hizmetlerinin Türkiye’ye ihracatı %1,7 artarak 176,1 milyon ABD doları olmuştur. Türkiye’den Ukrayna’ya hizmet ithalatı %12,5 artarak 401,5 milyon ABD doları oldu. Hizmet ticareti dengesi Ukrayna için negatif kaldı -225,4 milyon ABD doları.

2019 yılında hizmet ticareti hacmi, 2018 yılının aynı dönemine göre %29,2 artarak 746,4 milyon ABD dolarına ulaşmıştır. Ukrayna hizmetlerinin Türkiye’ye ihracatı %8,7 artarak 193,6 milyon ABD doları oldu. Türkiye’den Ukrayna’ya hizmet ithalatı %35 artarak 552,8 milyon ABD doları oldu. Hizmet ticareti dengesi Ukrayna için 359,1 milyon ABD doları olarak negatif kaldı.Türkiye ve Ukrayna arasında ekonomik ve askeri ilişkiler - Resim: 1

YATIRIM İŞ BİRLİĞİ

Ocak 2020 itibariyle Türkiye, Ukrayna ekonomisine 324,2 milyon ABD doları tutarında yatırım yaptı (%0,9 pay). Türk yatırımları şu alanlara yöneliktir: Gayrimenkul işlemleri (%33), endüstri (%18), toptan ve perakende ticaret (%16) ve idari ve destek hizmetleri alanındaki faaliyetler (%14).

Aynı zamanda uzmanların tahminlerine göre Ukrayna’daki Türk yatırımlarının toplamı, üçüncü ülkelerde bulunan bankacılık yapıları ve ortak girişimler aracılığıyla çekilen finansal kaynaklar dikkate alındığında yaklaşık 3 milyar ABD doları oranındadır.

Ticaret ve ekonomik iş birliğinin geliştirilmesi için Ukrayna-Türkiye hükümetler arası Ticaret ve Ekonomik İşbirliği Komisyonu gibi kurumsal bir mekanizma önemlidir. Bu komisyon toplantılarında etkileşim geliştirme analizi yapılır, sorunlu konular tartışılır, işbirliğinin perspektif yönleri belirlenir ve gerçekleştirilmesi muhtemel projeler sunulur.

Ukrayna’daki Türk iş şirketlerinin genel koordinasyonu, Türkiye Dış Ekonomik İlişkiler Konseyi (DEİK) ile Ukrayna Ticaret ve Sanayi Odası arasında Nisan 1991’de kurulan Ukrayna-Türk İş Konseyi (UTDR) tarafından yürütülmektedir. UTDR, her iki ülkenin durumu ve ekonomik kalkınmasının beklentileri, dış ticareti düzenleyen mevzuat, işbirliği için işletmelerin önerileri hakkında bilgi yayar, iş çevreleri için toplantılar, konferanslar ve seminerler düzenler, işbirliği için ortaklar arar.

2012 yılında Ukrayna ve Türkiye Girişimciler ve Sanayiciler Derneği (TUSİB) Kiev’de kurulmuştur. Dernek, daha önce Ukrayna’da kurulmuş olan Türk İşadamları Sendikası (UTİAD) ve Ukrayna ve Türkiye İşadamları Birliği’nin (OTİAD) faaliyetlerini koordine etmektedir.

2019 yılında Türkiye, Ukrayna ve Romanya Kırım Sanayicileri ve Girişimcileri Derneği (TÜRKSİD) kalkınma planlarını açıkladı. Derneğin temel amacı, ticareti, yatırımı ve teşhir ve fuar faaliyetlerini teşvik etmektir.

Bölgelerarası işbirliği, ticaret ve ekonomik alanda işbirliğinin yoğunlaştırılmasının ayrı bir boyutudur. Bugüne kadar Ukrayna ve Türkiye’nin 26 idari-bölgesel birimi arasında ortaklıklar kurulmuştur.Türkiye ve Ukrayna arasında ekonomik ve askeri ilişkiler - Resim: 2

ASKERÎ YATIRIMLAR

Türkiye ile Ukrayna arasında askerî işbirliğinin temelleri 2015’te atılmıştı:

Ankara, silah ihracat hacimlerini artırmak ve askerî sanayi sektörünü güçlendirmek istiyor. Bu plan için Ukrayna, Türk yetkililerin özel ilgi gösterdiği bir ülke konumunda.

İki ülke arasındaki askerî işbirliğinin temelleri, 2015’in başında Ukraynalı askerî sanayi şirket temsilcilerinin Ankara’ya gelmesiyle atıldı. Taraflar, ileride birçok ortak projeyi hayata geçirmek üzere anlaşma yaptı. Özellikle de Ukrayna’nın, Türk Hava Kuvvetleri için yeni savaş uçağının baz modelini geliştirebileceği açıklandı.

Ukrayna Devlet Başkanı Pyotr Poroşenko’nun geçtiğimiz yılki Ankara ziyaretinde yapılan görüşmelerin kilit konularından biri, askerî-teknik alandaki işbirliğiydi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kiev’e 810 bin dolarlık mühimmat gönderdi. Poroşenko ise Ankara’ya, Ukrayna’nın sanayi özelleştirme sürecine katılma önerisinde bulundu.

2016’da ortak askerî-teknik işbirliği koordinasyon grubu kuran taraflar, bu yılın başındaysa askerî sanayi alanında stratejik işbirliği memorandumu imzaladı.Türkiye ve Ukrayna arasında ekonomik ve askeri ilişkiler - Resim: 3

Ukrayna Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi Başkanı Aleksandr Turçinov, daha önce Türkiye’nin Ukraynalı şirketlerin “yeni kapsamlı projelerine” yatırım yapmaya hazır olduğunu açıklamıştı.

İki ülke arasındaki çıkar çatışmasının en canlı örneği: Suriye

Türk-Amerikan ilişkileri, ABD’nin Kürt gruplarla yaptığı işbirliği nedeniyle ciddi bir şekilde gölgelendi.

Silah ihracat hacimlerini artırmak ve askerî sanayi sektörünü güçlendirmek isteyen Ankara, 2023’e kadar dünyanın savunma ürünleri satan en büyük 6 ülkesinin arasına girme planları yapıyor.

Eski Millî Savunma Bakanı Fikri Işık haziran ayında Türkiye’nin 5. nesil savaş uçağını geliştirmeye başlayacağını açıkladı. Fakat Türkiye’nin savunma sanayii tüm operasyonları tek başına yerine getiremiyor ve teknoloji ithal etmeye ihtiyaç duyuyor. Uzmanlara göre Türkiye’deki askerî sanayiinin en zayıf halkası motor üretimi. Daha önce Ankara bu açığı NATO’daki ortaklarıyla teknoloji işbirliği yaparak kapatıyordu, ancak son dönemde giderek gerilen siyasi ilişkiler, bu işbirliğini tehlikeye sokuyor.

NATO müttefikleriyle arasındaki ilişkilerin soğuyacağını öngören Ankara, savunma teknolojilerini çeşitlendirmenin yollarını aramaya başladı ve bu anlamda Ukrayna’nın daha Sovyet döneminde iyi gelişen askerî sanayii sektörü Türkiye’nin ilgisini çekiyor.

Türkiye’nin ilgisini Ukrayna’ya SSCB’den miras kalan savunma şirketleri çekiyor:

Kiev’le ilişkilerini geliştiren Ankara’nın iki hedefin peşinde olduğu düşünülüyor. Uzmanlar, Rusya ile Türkiye arasında normalleşme sürecine giren ilişkilerin ileride tekrar bir zıtlaşma hali alabileceği ihtimalini göz ardı etmiyor.

Moskova merkezli Siyasi ve Askerî Analiz Enstitüsü Başkan Yardımcısı Aleksandr Hramçihin, RT’ye verdiği röportajda, “Türkiye’nin Ukrayna ile ilgili jeopolitik planları var. Türkiye’nin ciddi olarak Rusya’nın stratejik müttefiki olduğunu hiç kimse düşünmüyordur. Zaman içerisinde aramızda yeniden çıkar ihtilafı yaşanabilir.” diye konuştu.

Türkiye ile Ukrayna arasındaki işbirliği, Rus-Türk ilişkilerinin krize girdiği dönemde aktif bir şekilde gelişmeye başladı. Kiev ve Ankara sadece siyasi değil askerî alanda da ilişkilerini ileriye taşıdı.

Rusya Ekonomi Üniversitesi Siyasi ve Sosyoloji Bilimleri Kürsü Başkanı Andrey Koşkin ise RT’ye verdiği mülakatta şunları söyledi: “2016’da Baltık ülkeleri, Ukrayna ve Türkiye hattı üzerinde Rusya’ya karşı NATO’nun altyapısını doğuya doğru kaydırmak amacıyla bir eğri oluşturuldu. Rusya ile Türkiye arasındaki ilişkiler normalleştikten sonra Ankara, Kiev ile işbirliğini pasifleştirdi, en azından medyada bu tür haberlere yer verilmedi. Fakat buna rağmen söz konusu işbirliği kademeli olarak gelişmeye devam ediyor.”

Türkiye’nin ilgisini çeken en önemli şey, Ukrayna’daki SSCB döneminden miras kalan savunma şirketleri. Ankara, Kiev’den hazır silah almak istemeyip teknolojileri kendi şirketlerinde kullanmaya hak kazanmak istiyor.

RT’ye konuşan Rus askerî uzman Konstantin Sivkov, “Sovyet döneminin askerî savunma sektöründeki mirası hâlâ Türkiye’nin sahip olduğu teknolojilerden üstün. Türkiye’nin Ukrayna’daki siyasi durumu dikkate alarak ülkenin askerî sanayi sektöründeki şirketlere sahip olması reel bir durum. Türkler önce şirketlerden çekebildikleri her şeyi çeker, ardından muhtemelen potansiyel rakiplerini yok eder.” ifadelerini kullandı.

Hramçihin ise Ukrayna’nın askerî sanayi sektörünün akıbetinin kötü olacağını ileri sürerek, en önemli sorun olarak, ülkenin ulusal çıkarlarını savunmaya hazır olmayan Ukraynalı elit tabakayı gösterdi.

SONUÇ

Türkiye ve Ukrayna arasındaki ekonomik ve askerî işbirliklerine baktığımızda, son yıllarda artan bir ivme yakalandığını görüyoruz. Sıcak ve karşılıklı çıkarlar doğrultusunda ilerlediğini gözlemlediğimiz ilişkilerimizin sürmesi iki ülke açısından da olumlu bir gelişmedir. Ancak temelde baktığımızda ayrıştığımız en önemli nokta: Rusya ve NATO ile olan ilişkilerimizdir. Yazımızda da belirttiğimiz gibi bugün, NATO müttefikleriyle arasındaki ilişkilerin soğuyacağını öngören ve yüzünü Asya’ya dönmüş bir Ankara var. Tehditlerin kaynağının Batı emperyalizminden geldiğini bilen ve buna karşılık savunma teknolojilerini çeşitlendirmenin yollarını aramaya başlayan ve aslında bu anlamda Ukrayna ile olan ilişkilerini geliştirmek ve genişletmek isteyen bir Ankara var.

Ukrayna tarafına baktığımızda ise, aslında geçmişte Rusya ile ilişkileri iyi durumda olan ancak renkli devrimler silsilesinden etkilenmiş ve NATO yanlısı taraflarca hükümetleri ve Donbass bölgesi gibi yeraltı zenginlikleri ele geçirilmeye çalışılan bir Ukrayna görüyoruz. NATO’dan kopmaya çalışan bir Türkiye ile bugün Karadeniz’de NATO’nun piyonu yapılmaya çalışılan bir Ukrayna arasında ittifak durumunda bir gelişme olamayacağı aşikârdır. Bunun Türk Devleti de farkında ve amaç Ukrayna’yı Batı emperyalizminden kurtarmaktır. Çünkü Ukrayna’nın da geleceğinde NATO yoktur ve olamaz. Çünkü NATO’nun Ukrayna üzerindeki emellerine teslim olmuş bir Ukrayna’nın eninde sonunda Rusya’nın egemenliğine girmesi kaçınılmazdır. Ukrayna’yı yönetenler bu durumun ne kadar farkında bilinmez; ama Türkiye iki tarafla da yaptığı son görüşmelerde, hem kendi güvenliğini düşünerek bölgedeki tansiyonu düşürmek hem de Ukrayna’yı Batı emperyalizminin kucağından kurtarmak niyetiyle, Karadeniz’in barış denizi konumunu devam ettirmesi için Rusya ile Ukrayna arasında arabulucu bir rol üstlenmiştir.

Son tahlilde Türkiye’nin çıkarlarını masaya yatırdığımızda şunu açıkça söylememiz gerekir: Türkiye için NATO zaten bitmiştir ve bitmiş bir birlik içerisinde Ukrayna ile olmasının hiçbir ehemmiyeti yoktur. Türkiye, Yeniden Asya Çağı’nda, Batı Asya İttifakı’nın kurucu unsuru olarak bölgesel bir güç haline gelmekte ve tüm ekonomik, askerî işbirliklerini ve savunma sanayisini bu amaca yönelik olarak yeniden tesis etmektedir. Bu doğrultuda Türkiye’nin Ukrayna ve Rusya arasında bir tercih yapma durumu yoktur. Çünkü jeopolitik gerçekler, Türkiye’yi Batı Asya İttifakı’nın kurucusu yaparken, Ukrayna’ya Asya ve Batı emperyalizmi arasında tercih yapma hakkı tanımıştır. Ukrayna’nın alacağı karar kendi geleceğini belirleyecektir.

Son Dakika Haberleri