24 Kasım 2024 Pazar
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Türkiye’nin kadın gerçeği

Türkiye’nin kadın gerçeği
A+ A-
ZERRİN ÖZTÜRK

Türkiye’de kadın hareketi, giderek ülkemiz kadınlarının kendi gerçeklerine daha çok yaklaşarak doğru, sağlıklı, milli çizgiye oturuyor. Kadınların, haklar ve eşitsizlik üzerine taleplerini dile getirenlerden ayrıştırıcı, sorunlara bütüncül bakıştan uzaklaşmış, dar görüşlü, bölücü, dışa bağımlı mücadele alanlarında olanların gücü giderek zayıflıyor.

Bunun son örneği, Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı’nın, “Erkek şiddetiyle mücadelede sosyal çalışmaya feminist yaklaşımlar” başlığıyla 9-10 Ekim 2021 günlerinde gerçekleştirdiği Dünya Deneyimleri Konferansı adlı uluslararası çevrimiçi toplantıları idi. Katılımın son derece düşük olduğu toplantılarda, çıkış yolları saptamaya çalıştılar. Bilimselliği ve Türkiye’nin kadın gerçekliğini görmezden gelmelerinin kaçınılmaz açmazı içinden çıkamayacaklarına daha çok tanık olacağız.

Dünyada sistem olarak çöken batının emperyalist sömürü düzeni karşısında, Yükselen Asya’nın kadın mücadelesiyle sağlam temellerde birleşerek, kadın sorunlarına kalıcı çözümler bulunacaktır. İnsanlığın bugüne taşıdığı erdemlerine ve kadının hak ettiği yeri kazanmasına ilişkin umut veren ipuçlarını, Yükselen Asya politikasında görüyoruz. Sömürüye dayalı batının emperyalist sistemiyle 200 yıldır ülkelere, milletlere kan, gözyaşı, esaret ve yok oluştan başka sonuç getirmeyen uzun bir süreç yaşandı, sonuna gelindi. Devletlerin eşit koşullarda yan yana geldiği yeni dünyanın kuruluşunu geciktirmeye, kadınların gereken karşılığı vermeleri, hayatın olağan akışı içinde giderek artacaktır.

Türkiye’de kadınlar da bir karar noktasındadır. Kadınlarımız artan işsizliğe, üretimsizliğe, uyuşturucuya, cinsiyetsizleştirmeye, kadına şiddete, çocuk istismarına, artan yoksullaşmaya, hayat pahalılığına karşı birlikte üretme çözümünü yarattı. Kadın kooperatifleri, bir bakıma gayri milli, ithal kadın gündemlerine karşı milli çözümün önemli parçası oluyorlar.

Kadınlar, emeklerine, üretimlerine sağlanacak destekler ve mali kolaylıkların tarafsız ve en geniş biçimde dağıtılmasını bekliyorlar. Borçlanma ekonomisi çıkmazından ancak üreterek, dışa bağımlılıktan kurtularak, rantçı anlayışlara son verilerek çıkılabileceğini de kavramış bulunuyorlar.

Türkiye’nin milli kalkınma hedefine ulaşması, ekonomimizin güçlenmesi ve refahın paylaşılmasıyla, ülkemizde kadınların sorunlarının çözümü mümkün olabilecektir. Türkiye’nin kadın gerçeği, yüzünü üretime dönmüştür.

Türkiye Kadın mor çatı