17 Kasım 2024 Pazar
İstanbul 11°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Türkiye’yi suçlayan baro başkanına yanıt: AİHM kararları siyasi

Adli Yıl Açılış Töreninde, ilk sözü alan TBB Başkanı Erinç Sağkan, Türk yargısını hedef aldı. Türkiye'yi AİHM kararlarını uygulamamakla suçladı. Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sağkan’ın sözlerine ‘AİHM kararları siyasidir’ diyerek yanıt verdi

Türkiye’yi suçlayan baro başkanına yanıt: AİHM kararları siyasi
A+ A-
SILA KEMAHLI / ANKARA

Yeni adli yıl başladı. Yargıtay'daki törende konuşan Türkiye Barolar Birliği Başkanı (TBB) Erinç Sağkan, AB ülkelerinin uygulamadığı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarını görmezden gelerek Türkiye'yi suçladı. Sağkan'a yanıt Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'dan geldi. AİHM kararlarının siyasi olduğunu vurgulayan Erdoğan, "AİHM konu Türkiye olunca siyasi kararlar verir. Almanya, Fransa olunca başka kararlar verir." yanıtını verdi.

Yeni adli yılın açılışı nedeniyle Yargıtay Konferans Salonunda tören yapıldı. Törene Bakanlar Kurulu üyeleri, Meclis Başkanı Mustafa Şentop, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve yüksek yargı üyeleri katıldı. Törende ilk sözü Türkiye Barolar Birliği (TTB) Başkanı Erinç Sağkan aldı. Sağkan konuşmasında, AİHM kararlarının uygulanmadığını savundu. Danıştay'ın İstanbul Sözleşmesi kararı üzerinden yargıya eleştirilerde bulundu. Çoklu baro uygulamasına karşı çıktı.

Sağkan özetle şöyle konuştu:

"Ülkemizin de tarafı olduğu sözleşmeler aracılığıyla parçası olduğu pek çok uluslararası kurum, Türkiye’deki insan hakları ihlallerini kaygıyla karşıladıklarını çeşitli vesilelerle dile getirmektedir. Gerek temsilciler düzeyinde yapılan açıklamalarda gerekse kurumsal raporlarda Türkiye’de başta ifade özgürlüğü ve adil yargılanma hakkı olmak üzere öne çıkan çeşitli ihlal alanları tespit edilmektedir.

“Bu durum, Birleşmiş Milletler bünyesinde faaliyet gösteren çeşitli insan hakları mekanizmalarının raporlarında ve Avrupa İnsan Hakları Komiseri ile Venedik Komisyonu gibi Avrupa Konseyi organlarının rapor ve değerlendirmelerinde vurgulu bir şekilde yer almaktadır. AİHM’de derdest halde bulunan 70 binden fazla başvurunun yüzde 22’sini Türkiye’ye karşı açılmış davalar oluşturuyor. Türkiye Cumhuriyeti, maalesef ki, AİHM’de hakkında en çok dava açılan ve ihlal kararı verilen ülkeler arasında sayılmaktadır. AİHM kararlarının derhal uygulanmasını taahhütlerimizin gereği olarak gördüğümüzü ifade etmek isterim.

Türkiye’yi suçlayan baro başkanına yanıt: AİHM kararları siyasi - Resim : 1

YARGI ANAYASASIZLAŞTI

“İstanbul Sözleşmesinden çekilme yönündeki Cumhurbaşkanı Kararı ise, gerek sözleşmenin temel amacı olan kadına yönelik şiddetle mücadele perspektifi bakımından gerekse insan haklarına dair bir uluslararası sözleşmeden TBMM iradesi olmaksızın çekilmiş olmak bakımından bir dönüm noktasını işaret etmektedir. Ancak, daha da önemli olan husus; Anayasa’nın 90. ve 114. maddelerindeki açık düzenlemelere rağmen, Danıştay’ın iptal talebini reddeden kararıyla birlikte yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı sorununa, yargının etkililiği ve Anayasasızlaşma sorunlarının da eklenmesidir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan ise konuşmasında yeni Anayasa çağrısını yineledi. Geçen yıl avukatlık kanunu değiştirilmesine rağmen Erdoğan, avukatlık kanununun Barolarla çalışılarak yeniden düzenlenmesini istedi, “AİHM kararları siyasidir.” diyen Erdoğan, özetle şöyle dedi:

‘SUÇ ÇETELERİNİN KİRLİ OYUNLARI’

“Her ne kadar 1982 Anayasasında köklü değişiklikler yapsak da, sonuçta elimizdeki malzemenin darbe dönemi ürünü olduğu gerçeğinden kurtulamıyoruz. Yeni Anayasa çalışmasını tekrar başlatabileceğimizi ümit ediyoruz. Gündemimizin en başında avukatlarımızın sorunlarının çözümü var. Bunun için Avukatlık Kanunu'nu, Barolarımızla birlikte çalışarak yenilemek istiyoruz.

“Maalesef, ülkemizin adalet sistemini, nerelerle bağlantılı oldukları az çok tahmin edilen suç çetelerinin kirli oyunlarına kurban etmek için var gücüyle uğraşıyor. Karşımıza çıkan kim olursa olsun böyle bir rezilliğe asla izin vermeyeceğiz.

“Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, karanlık mihrakların güdümünde istikamet çizilen bir ülke olmadığını herkes görecek, kabul edecek. Bu ülkede herkes mücadelesini hukuk ve en önemlisi ahlak kuralları çerçevesinde verecektir. Aksi yöndeki her gayret, her zorlama, her tahrik, her spekülasyon, her söylenti ülkemize yapılmış en büyük kötülüktür. Özellikle AHİM'le ilgili yapılan değerlendirmeler konusunda açık ve net söylüyorum, AİHM, kararlarında adil değildir, siyasidir. Konu Türkiye olunca siyasi karar verir ama öbür tarafta Fransa, Almanya olunca orada da maalesef ters kararlar verir.”

AKARCA: BATI MERKEZLİ İNSAN HAKLARI ANLAYIŞI ÇÖKTÜ

Törende konuşan Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, dünyaya hakim olan Batı merkezli insan hakları anlayışının temelinden çöktüğünü söyledi. Yeni dünyanın kuruluşuna ilişkin mesajlar veren Akarca, “Irkçılığı kışkırtacak davranışlar bizlere yakışmaz” dedi. Akarca, Türkiye ile iyi ilişki kurmak isteyen ülkelerin FETÖ’nün terör örgütü olduğunu kabul etmesi gerektiğini söyledi. Yeni hazırlanacak Anayasada yargı bağımsızlığı önde olması ve Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSK)’nın yapısının gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi.

Akarca özetle şunları kaydetti:

"Dünyanın dört bir yanında yaşanan savaşlar, iç çatışmalar ve insanlık ayıpları mevcut dünya düzeninin iflâs ettiğini göstermektedir. Yıllardan beri yaşanan somut gerçekler, Birleşmiş Milletlerin işlevini yerine getiremediğini, devletler hukukunun rafa kalktığını ortaya koymakta ve bu nedenle yapısının yeniden değerlendirilmesini zorunlu kılmaktadır.

‘IRKÇILIK BİZE YAKIŞMAZ’

“Güçleri olduğu halde göçmen ölümlerine engel olmayan, göçmenlerin bindikleri tekneleri batıran, geri iten veya bu insan hakları ihlallerine duyarsız kalan insan hakları havarisi devletler de sessiz kaldıkları için zalimdir ve tarih önünde kaybedendir. Irkçılığı kışkırtacak davranışlar bizlere yakışmaz.

'YARGIYI ETKİLEME GİRİŞİMİ'

"Son yıllarda yargıyı etkileme girişimlerine siyasi niteliği ağır basan uluslararası bir boyut da eklenmiştir. Özellikle, darbecileri ve yandaşlarını çeşitli şekillerde himaye eden bazı yabancı ülkelerin ve bunların uzantılarının devam eden FETÖ yargılamaları nedeniyle Türk yargısını karalamaya yönelik faaliyetleri yoğunluk kazanmıştır. FETÖ bir terör örgütüdür. Bu nedenle, uluslararası alanda Türkiye ile iyi ilişkiler kurmak isteyenlerin öncelikle bu gerçeği kabul etmeleri ve gerekli somut adımları atmaları zorunludur.

'ELEŞTİRİLER MANTIKLI VE HUKUKİ OLMALI'

“Hatalı bir karar üzerinden tüm yargı sisteminin hedef alınarak yıpratılması doğru değildir. Modern hukuk sistemlerinde olduğu gibi Türk ceza muhakemesi sisteminde de hatalı kararların düzeltilmesini sağlayacak birçok mekanizma vardır.

“Bir adli olay duyulur duyulmaz, henüz deliller dahi toplanmadan yargılama sürecine ilişkin kamuoyu baskısı oluşturmak amacıyla yazılı ve görsel medya ile sosyal medya üzerinden gerçek dışı ve sansasyonel haberler yayılması son derece vahimdir. Hatta suçtur.”

Yargıtay Recep Tayyip Erdoğan aihm kararları