Ücretli öğretmenlere yüzde 25’lik iyileştirme: Daha iyi şartlarda kölelik düzeni!
Neredeyse bir öğretmen istihdam modeline dönen ücretli öğretmenlik modeli asgari ücretin altında, güvencesiz bir çalışma biçimi olarak devam ediyor. Ücretli öğretmenler, ek ders ücretlerinde yapılan iyileştirmenin sorunlara çözüm olmadığını belirtti.
Milli Eğitim Bakanlığına (MEB) bağlı eğitim kurumlarında ek ders ücreti karşılığında görevlendirilen ücretli öğretmenler, ek ders ücretlerine yapılan yüzde 25 artışın hiçbir soruna çare olmayacağını ifade etti.
"Milli Eğitim Bakanlığı Yönetici ve Öğretmenlerinin Ders ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Kararda Değişiklik Yapılması"na ilişkin Cumhurbaşkanı kararı, Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre, yapılan düzenlemeyle MEB'e bağlı eğitim kurumlarında ek ders ücreti karşılığında görevlendirilen ücretli öğretmen ve usta öğreticilerin ek ders ücretlerinde yüzde 25 artış sağlandı. Ayrıca, Bakanlığa bağlı Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü ve Bilgi İşlem Genel Müdürlüğünde geçici olarak görevlendirilen yönetici ve öğretmenlerin bu görevleri karşılığında yararlandırıldıkları ek ders ücreti de haftada 9 saat artırıldı.
‘MAĞDURİYET NASIL GİDERİLECEK?’
Aydınlık’a konuşan bir ücretli öğretmen, bu sistemin sürekli istihdam biçimine dönmesi gerektiğini vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
“Bu artış zaten yeni eğitim-öğretim yılının başlamasından 3-4 ay sonra yapıldı. Sosyal medyada ücretli öğretmenlerin sesi duyuldu. Şimdi de adeta bu yıl bari biraz artış yapalım diyerek iyileştirme yaptılar. Biz dilenci değiliz,kimseden lütuf beklemiyoruz. Hakkımız olanı istiyoruz. Bu ise resmen daha iyi koşullarda kölelik anlamına geliyor. 5-10 yıldır bu mesleği yapanları düşünün, onların mağduriyeti nasıl giderilecek? Yüksek sayıda atama yapıldığında o arkadaşlarımız yine işsiz kalacak. Bu sistem sürekli istihdam sağlanmadıkça mağduriyet yaratmaya devam edecek.”
‘BU AYIPTAN KURTULMAMIZ LAZIM’
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan da konuya ilişkin daha önce “Ücretli öğretmen köleliktir. Ücretli öğretmenlik uygulaması, istisnai durumlar için bir pansuman tedbirdir. Ancak sayısı 80 binlere ulaşan ücretli öğretmen sayısı, bu uygulamanın artık adeta bir öğretmen istihdam modeli haline geldiğine işarettir. Ücretli öğretmenlerimizin neredeyse tamamı asgari ücretin altında bir gelire mahkumdur… Bu ayıptan kurtulmamız lazımdır.” demişti.
VEKİL ÖĞRETMENLİK ÖNERDİ
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın da dün şu ifadeleri kullanarak ücretli öğretmenlerin sorunlarına dikkati çekti:
“Ücretli öğretmenlerin gelirlerini artıracak bu karar yerinde olsa da ders ücreti karşılığı görevlendirme uygulamasının iş güvencesinden yoksun kamu yönetimi anlayışına yakışmayan bir istihdam türü olduğu açıktır. Ders ücretleri ne kadar artırılırsa artırılsın ücretli öğretmenlerin aylık asgari ücretin altında ücret aldıkları, sosyal güvenlik haklarının yetersiz olduğu bilinmelidir. Ücretli öğretmenliğin kaldırılması ve kamuda asli istihdamın memurlar eliyle sağlanması olması gereken istihdam politikasıdır. Bu sağlanıncaya kadar ‘Ücretli Öğretmenlik’ değil eskiden uygulandığı şekli ve özlüğü ile ‘Vekil Öğretmenlik’ şeklinde uygulanmalıdır
ÇÖZÜMLERİNİ SIRALADILAR
Ücretli öğretmenler de daha önce hazırladıkları raporla 3 maddelik çözüm önerilerini şöyle sıraladı:
-
“Eğitimde kölelik sistemine bir önce son verilerek sistem içerisinde sömürülen öğretmenlerin geçmişe yönelik tüm hakları teslim edilmelidir.
-
Ücretli öğretmenlerin okulda geçen yılları KPSS puanına eklenmelidir. Yıllara göre verilecek puanlar mağduriyetleri de ortadan kaldıracaktır.
-
Geleceksiz bir iş olamaz. Madem bu sistem kaldırılamıyor. Sistemin önü açılmalıdır. Belli bir süre yapanlar direk kadroya geçmelidir. Belirlenen sürelerin altında çalışanlara bir sözleşme imzalanmalı eksik günler tamamlandıktan sonra onlarda kadroya alınmalıdır. Ücretli Öğretmenlik sistemi adı altında geçmişini kararttığınız öğretmenlerin bir de geleceklerini karartmayın.”