‘Tarımda izinli ekim’ kararına üretici ne dedi: ‘Planlamayı birlikte yapalım’
Tarım ve Orman Kanunu’nda yapılan değişiklikleri üretici temsilcileriyle konuştuk. Planlı üretimin tarım için önemli olduğunu ifade eden üreticiler, uygulamada, üretici kuruluşlarla iş birliği olması gerektiğini belirttiler.
Orman Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, Resmî Gazete'de 5 Nisan 2023 günü yayınlanarak yürürlüğe girdi. Tarım sektörüyle ilgili politikaların tespit edilmesi, planlanması ve koordinasyonuyla ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği yapılarak, uygulanmasında Tarım ve Orman Bakanlığı yetkili olacak.
Kanuna göre, lif, tohum ve sap üretimi ile ilaç etkin maddesi elde etmeye yönelik çiçek ve yaprak üretimi amaçlı kenevir yetiştiriciliği Bakanlığın iznine tabi olacak. Tarımsal üretimin planlanması, gıda güvencesi ve güvenliğinin sağlanması, verimliliğin artırılması, çevrenin korunması ve sürdürülebilirliğin tesis edilmesi için Bakanlıkça belirlenen ürün veya ürün gruplarının üretimine başlanmadan önce Bakanlıktan izin alınacak. Bakanlık, arz ve talep miktarıyla yeterlilik derecesini dikkate alarak hangi ürün veya ürün gruplarının üretileceğini, tarım havzası veya işletme bazında asgari ve azami üretim miktarlarını belirleyecek.
İşte bu konuyu üretici temsilcileriyle konuştuk. Görüştüğümüz üretici temsilcileri, kararın iyi olduğunu belirterek uygulamaya dikkat çektiler: “Bizim görüşümüz alınmadan karar alıyorlar. Uygulama önemli. Biz aynı zamanda üreticiyiz. Birlikte karar alalım ve uygulayalım.” Üreticiler bölgesel ürün seçiminin önemli olduğunu da belirterek, “Ekilecek ürünler bölgeye uygun olmalı. Yoksa çiftçi zarar eder.” dediler.
Aydınlık olarak oda başkanlarıyla konuştuk:
TEK SIKINTIMIZ MALİYETLER
Söke Ziraat Odası Başkanı Mustafa Tanyeri:
“İyi uygulanırsa kuşkusuz yararlı olur. Ziraat odalarının ve üreticinin bu konuda görüşleri alınmalı. Uygulama önemli. Bölgelerin özelliğine göre ürün seçilir ve desteklenirse yararlı olur. O bölgede yetişmeyecek, verim alınmayacak bir ürün dayatılırsa bu iyi olmaz. Üretici gelir kaybına uğrar. Bizim Söke ovasında en iyi pamuk yetişiyor. Biz bundan vazgeçemeyiz. Bizim tek sıkıntımız maliyetler. Bu karşılanır ve destek verilirse biz pamuk ekmeye devam ederiz. Her bölge için öncelik orada verim alınması ve üreticinin kazançlı çıkmasıdır. Bakanlık buna dikkat ederse bu sistem yararlı olur.”
Elbistan Ziraat Odası Başkanı Mehmet Ali Bulut:
“Bizden görüş alınmadı. Ziraat odaları merkezinden de alınmadı. Nasıl bir şey uygulayacaklar bilmiyoruz. Her biri bir şey söylüyor. Ayrıca alınacak kararlar o ile uyması gerekiyor. Yoksa yararlı olmaz.”
BÖLGESEL PLANLAMA ŞART
Edirne Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Arabacı:
“İstediğimiz bu. Planlama doğru, uygulama önemli. Buğday, ayçiçeği ve çeltikte yeterli ülke değiliz. Bu alanda planlama olmadığı için üretici bu yıl hangi ürün para ediyorsa ertesi yıl ona yöneliyor. Sonra da ürün bolluğu nedeniyle fiyatlar düşüyor ve üretici zarar ediyor. Hangi bölgede hangi ürün yetişiyor bakanlığın planlı iş yapması gerekiyor. Uygulamanın şekli önemli. Nasıl uygulayacaklar bilmiyoruz. Ülkenin neye açığı var. Hangi ürüne ihtiyacımız varsa o planlanmalı ve üretici yönlendirilmeli. Bölgesel planlama yapılması gerekiyor. Üretici bazında planlama zordur. Ancak bakanlığın yapması önemli. Dediğim gibi üretici ve onun temsilcisi kuruluşlarla iş birliğiyle olmalı. Bakanlık nasıl karar alacak, il müdürlükleri nasıl uygulayacak? Sistem doğru, uygulama nasıl olacak? Bir şey bilmiyoruz. Planlı ekime hep değiniyoruz. Bakanlıktan kararlar alınırken Ziraat Odaları Birliği Başkanından da görüş alınmalı. Uygulama yapan bizleriz. Masada söz hakkımız olmuyor. Tarım Bakanlığında birçok kişi memur. Uzmanlar da vardır ama bizlerle ortak karar alınırsa doğru olacağına inanıyorum. İç piyasadaki üreticiyi korumak gerekiyor. Üretici maliyetleri düşürülmeli.”
GÖRÜŞÜMÜZ ALINMADI
Adana Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı ve Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan:
“Üretim planlaması mutlaka olmalı. Yıllardır savunduğumuz bir konu. Ancak söylemlerle olmaz. Destekle olur. Vermediğiniz sürece de sözler havada kalır.
Bu konuda bizden görüş almadılar. Görüş almadıkları için sıkıntılı gidiyor. Geçmişte Türkiye, 941 havzaya ayrıldı. Ne oldu? Havada kaldı. Ziraat odaları başkanları aynı zamanda çiftçidir. İşin içindeyiz. Ben gerçek çiftçiyim. Bu işi her türlü biliyorum. Akıl danışınca sanki küçülüyorlarmış gibi görüyorlar. Gelsinler bize danışsınlar. Birlikte planlayalım. Masa başında kararlarla olmaz. Aslanı kediye boğdurmayın.”
PROTOKOLDE BİLE YERİMİZ ARKADA
Kumluca Ziraat Odası Başkanı Hidayet Kökçe:
“Örtü altı sebze ve meyveci olarak biz aldığımız her şeyin fiyatını biliyoruz. Kaça satacağımızı bilmiyoruz. Dünyada her şeyin fiyatı bellidir. Böyle bir şeyde belli olursa yani fiyatını bilirsek bizim için bu önemli. Geçen yıl soğan çok fazlaydı toprağa gömdüler. Cezalar da yazıldı. Bu yıl soğan az çok para ediyor. Diğer ürünlerde de böyle. Önemli olan ürettiğimizi kaça sattığımız. Fiyatın şu derlerse biz de önümüzü görmüş oluruz. Üretici fiyat dalgalanmalarından etkilenmemeli.
Bizim ürünlerde yıllık ilaç, gübre, plastik gibi masrafımız belli. Dönüm bazında üç aşağı beş yukarı maliyetimiz de belli. Ama kaça satacağımız belli değil. Bizim için bu önemli. Planlama her zaman önemli ve değerli. Ne kazanacağımızı bileceğiz ki ona göre ürün seçelim. Türkiye’de çiftçi ikinci, üçüncü sınıf gibi görülüyor. Çiftçi oda başkanları gariban. Genel merkez de gariban. Protokolde de böyle. 100-150 üyesi olan ticaret odası başkanları önde, 20 bin üyemiz var biz arkadayız. Ayrıca bu konuda bizden görüş de alınmadı. Bizimle konuşarak bu işleri planlasalar daha yararlı olur. “
HERKES YAPACAĞI İŞİ BİLECEK
Bafra Ziraat Odası Osman Tosuner:
“Planlı tarım yapılırsa üretici para kazanacak. Onu uygulayacak olan devlet. Var mı sözünde duran? Bafra 120 bin dekar kışlık sebze ekimi yapıyor. Yüzde 80’i kayıt dışı. Sebebi destek alamıyor. Ürünler kayıt dışı yapılınca para etmiyor. Devlet destekleyecek. Herkes yapacağı işi bilecek. İlçemizde 140 bin dönüm çeltik alanı var. 75 mahallede 4 bin aile tütün yapıyor. İkinci kuşak, üçüncü kuşak geçimi fındık. 720 bin dekar tütün yapıyor. Buğday, arpa satıyor. Bafra üretim yeri. Üretim şehri. Kışlık sebzelerde karnabahar, beyaz lahana ve brokoli var. Devletten tek isteğimiz 5 kalemde destek: Mazot, ilaç, gübre, hayvan yemi ve enerji. Biz hep üretmeye çalışıyoruz. Tüketiciyi mağdur etmiyoruz. Sözleşmeli tarımda üretici para kazanır. Herkes bildiği içi yapacak. Öyle her ürüne saldırmayacak. Onun için planlama diyoruz.”