Üreticiye mikrofon uzattık: Tarımda devrime ihtiyacımız var
Ziraat Odası başkanları, çiftçinin yeni yıldan beklentilerini Aydınlık’a açıkladı. Üretici temsilcileri, üretim devrimi çağrısı yaptı: Türk Milleti, her badirenin ardından ayağa kalkmasını iyi bilir!
Tarımda plansızlığın en fazla vurduğu yılı yaşadık. Üretici temsilcileri, yıl boyu yaptıkları değerlendirmelerde tarımın önemini hatırlattı, ‘üreticiyi dinleyin’ çağrısı yaptı. Toprağı ve üretmeyi en iyi bilen çiftçinin sesleri, sayfalarımızın en üstünde yer aldı. 2024’te de üreticinin sesi olmaya devam edeceğiz. Çiftçinin, üreticinin yeni yıldaki beklentilerini, temsilcilerine sorduk. Yine sözü onlara bırakalım…
Ahmet Şeref Gümüş (Anamur Ziraat Odası Başkanı):
Atatürk Cumhuriyet’i ilan ettiğinde yokluk vardı, kıtlık vardı. Türk milleti buğdayını arpasını ekti, evinin önünde tavuğunu besledi, yumurtasıyla fabrikalar kurdu. Şimdi buğday almak için fabrikaları satıyoruz.
Ama karamsar değiliz. Biz küllerimizden alevlenmesini biliyoruz. Her badirenin ardından yeniden ayağa kalkacağımıza inanıyoruz. Yeni bir tarımsal devrime, üretimin devrimine ihtiyacımız var. 2024’te üretimin atağa geçmesini istiyoruz. Bunun için de girdi maliyetleri düşürülmeli, çiftçinin Bağkur primleri makul seviyeye çekilmeli, tarımda yaş ortalamasını 60’ın altına düşürmek için genç çiftçilerimiz desteklenmeli, acilen havza çalışması yapılarak, kontrollü tarıma geçilmeli. Desteklemeler sermaye şirketlerine değil, küçük aile işletmelerine verilmeli. Tarımı yeniden ayağa ancak aile işletmeleri kaldırır. Üreticinin de tüketicinin de mağdur olmaması için zincir marketler kontrol altına alınmalı.
ÜNİVERSİTELERLE İŞBİRLİĞİ
Selim Kamacı (Samandağ Ziraat Odası Başkanı):
2023 bizim için afetlerle geçti, acılarla geçti. Daha iki gün önce hortum, tüm seraları yıktı, geçti. Raporlar tutuldu, ama destek gelmedi. Sosyal devletin yapması gereken bütün afetlerde çiftçiye elini uzatmak olmalı. TARSİM’e yönlendiriyorlar hemen. Prim yatıramayan çiftçimiz de var. Parası olan yatırıyor, bu primleri. Zaten TARSİM, çok riskli bölgelerde sigorta yapmıyor. Doğal afetlerde zararları direk devlet karşılasın istiyoruz.
Tarım politikası kökten değişmeli, bu politikalarla kendi yiyeceğimizi garanti altına alamayız. Tarım Bakanlığı kibrinden vazgeçmeli. Sivil Toplum Kuruluşlarıyla, üniversitelerle işbirliği halinde olmalı. Bizi dinlemeli. Katma değerli ürünü nasıl yapacağımızı konuşmalıyız artık.
İKİRCİKLİ DIŞ POLİTİKA OLMAZ
Bizim bölgemizde, Suriye sınır kapısı olmazsa olmazımız. Ama 12 yıldır kapalı. Sadece Ukrayna’ya, Avrupa’ya mal göndererek ticaret olmaz. Dış piyasada sınıfta kaldık. İhracat rakamları da yalan. Rusya’yla olan ikircikli ilişkiler, ticareti de olumsuz etkiliyor. Rusya ‘istikrarlı ol’ diyor. Kimse istikrarlı olmayan bir ülkeyi ciddiye almaz.
Tarımın, suyun kıymetini yitirdikten sonra anlayacağız. Beklentimiz tarıma gereken değerin verilmesi. Tarım gerçekten stratejik hal almalı. Uçağa verdiğimiz önem kadar tarıma da önem vermeliyiz. Önümüzdeki süreçte tarım yapan, kendi kendine yeten ülkeler ayakta kalacak. Biz de artık yönümüzü tarıma çevirelim.
‘ÜRETİCİ DE TÜKETİCİ DE KAZANSIN’
Ali Şener Bayraktar (Sakarya Ziraat Odaları İl Koordinasyon Başkanı):
2023 yılında maliyet artışını fiyatlara yansıtamadık. Belirli ürünlerde iklim koşullarından kaynaklı olumsuzluklar yaşandı. Tarım ve hayvancılıkta genel sorunumuz maalesef fiyat istikrarının oluşamaması. Herkesi etkileyen fiyat istikrarsızlığı, çiftçilerimizi de etkiledi
Üretici olarak beklentimiz, fiyatların istikrara kavuştuğu, uygun maliyetlerle üretim yapabildiğimiz ve üretim maliyetlerimizdeki mevcut gelişmeleri fiyata yansıtabildiğimiz bir üretim sezonunun geçmesini diliyoruz.
Üretim ve verimlilik açısından da, mısırda ve fındıkta üreticimiz adına birim alandan yüksek verimlerin alınabildiği bir üretim dönemi geçirmeyi istiyoruz. Üreticimizi memnun edecek, üretim heyecanını koruyacak ürün fiyatlarının oluşması en büyük beklentimiz. Meselemiz sadece üreticinin kazanması değil, tüketicinin de kazanması.
ÇİFTÇİMİZ VARSA GÜCÜMÜZ DE VAR
Osman Tosuner (Bafra Ziraat Odası Başkanı):
Bereketli bir yıl olmasını istiyoruz. Tarımın var olması için destekler güçlü olmalı. Üretimin artması için girdi maliyetleri düşürülmeli. Üretmekte sıkıntı yok, çiftçimiz var. Biz üreterek bu ülkeye hizmet verenleriz. Tarıma daha çok önem verilsin istiyoruz.
Hüzünlü giriyoruz yeni yıla. 12 vatan evladımızı şehit verdik. 10 dostumuz varsa 100 de düşmanımız var. 2024 huzurlu geçsin istiyoruz. Birlik ve beraberlik istiyoruz. Görüşümüz ne olursa olsun Türkiye hepimizin. Filistin’de katliam var, savaşın da adabı olmalı. Çoluk çocuk kadın demiyorlar. Bu ABD’ye bu İsrail’e ‘dur’ diyen yok. NATO desen hep güçlünün yanında. NATO da ABD’de de belasını bulacak. Türkiye güçlü bir ülke. İdareciler iyi idare etmeli. Karamsar değiliz. Bu zor günleri de aşacağız.
GÜNEYDOĞU SU İSTİYOR
Hikmet İpar (Şanlıurfa Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı):
Yeni bir sisteme geçildi planlı üretim, umarız doğru uygulanır. Biz çiftçiler olarak, ülkenin gıda güvenliği için pozitif ayrımcılık bekliyoruz. Gıda, şu anda dünyada ön planda. Savunma sanayi kadar tarım da önemli. Silahımız tarım olmalı. Artık gıdayı elinde bulunduran ülkeler, söz sahibi olacak. Bunun için çiftçi iyi desteklenmeli, alet ve ekipmana kolay erişmeli. Güneydoğu’da acilen sulama projelerini bekliyoruz, en büyük beklentimiz bu. Su olursa üretimimiz daha da artar.