Uygur ayrılıkçılarına Valilikten salon
Ayrılıkçılar, İstanbul Valiliğinin salonunda Yüksek Şura Kurulu'nu topladı. Uluslararası Doğu Türkistan STK’lar Birliği Hidayetullah Oğuzhan daha önce de Avrupa Parlamentosu'nda Uygur Forumu'na katılarak burada, Türkiye’ye giriş yasağı bulunan Dolkun İsa ile buluşmuştu
Sözde Doğu Türkistan ayrılıkçıları, İstanbul’da Valiliğin tahsis ettiği salonda 2023 yılının ilk toplantısını düzenledi. “Uluslararası Doğu Türkistan STK’lar Birliği” adını kullanan ayrılıkçı yapı, 6 Ocak'ta İstanbul Valiliği Meclis Salonu'nda “Yüksek Şura Kurulu”nu topladı.
Sözde Doğu Türkistan milli marşının okunduğu toplantıya sözde Uluslararası Doğu Türkistan STK'lar Birliği Başkanı Hidayetullah Oğuzhan, sözde Doğu Türkistan Alimler Birliği Başkanı Dr. Ataullah Şahyar, Nurmuhamed Türkistani, Abdurreşit Aminhaci, Nizamettin Temkini başta olmak üzere yaklaşık 100 ayrılıkçı katıldı.
‘AYRILIKÇI HAREKETLERE KARŞI ASYA CEPHESİ KURACAĞIZ’
Vatan Partisi Çin Temsilcisi Orçun Göktürk, Valiliğin tahsis ettiği salonda düzenlenen etkinliğe tepki gösterdi. Göktürk, Vatan Partisi iktidarında ayrılıkçı hareketlere karşı bir Asya cephesi kuracaklarını belirtti ve şunları vurguladı:
“Amerika Birleşik Devletleri destekli Doğu Türkistan ayrılıkçılığı, sadece Çin Halk Cumhuriyeti'ni değil, Türkiye'yi de tehdit etmektedir. Türkiye, bu tuzağa düşürülerek Asya'daki dostlarından koparılmaya çalışılıyor. 6 Ocak'ta İstanbul'un göbeğinde, hem de Valilik destekli sözde Uluslararası Doğu Türkistan kuruluşlarının yaptığı etkinlik, CIA'nın Türkiye kamuoyunu etkilemeye yönelik ürettiği yalanlarını yaymak için zemin oluşturuyor.
“Partimiz, Genel Başkanımız Doğu Perinçek önderliğinde Sinciang-Uygur Özerk bölgesine şimdiye kadar 5 ayrı ziyarette bulunarak Uygurların yaşam koşullarının gelişimine yerinde şahit olmuştur.
“Son 60 yılda Sinciang-Uygur Özerk Bölgesinde ekonomik büyüme 160 kat, kişi başı gelir 30 kat artmıştır. Uygur nüfusu 1960'larda 2 milyon 200 binden 13 milyona, ortalama yaşam beklentisi ise 30'dan 75’e yükselmiştir.
“Uygurlar ibadet etme, yazılı eser üretme, kendi dillerini konuşma konularında sonuna kadar özgürlerdir. Çin'de toplam 35 bine yakın camii bulunmaktadır ve her 500 Müslümana bir camii düşmektedir. Türkiye'de her bin kişiye bir camii düştüğü düşünüldüğünde bu oran bile Uygurların inancını dilediği gibi yaşadığını gösteriyor.
'TÜRK ÇİN DOSTLUĞUNU BOZMA ÇABASI'
“ABD, Türkiye'ye Doğu Akdeniz ve Ege'de silah gösteriyor. İçeride Uygur meselesini en çok dillendiren Biden ittifakı ‘Türklüğü’ Anayasadan kaldırmaya çalışıyor. Türkiye'nin içte ve dışta ikinci Kurtuluş Savaşı verdiği bu süreçte İstanbul'da yapılan etkinlik, Türkiye-Çin dostluğunu bozmaya hizmet etmektedir.
“Ak Parti hükümeti oldukça yanlış bir politika izliyor. Vatan Partisi iktidarında CIA'nın tıpkı PKK'ya verdiği destek gibi Doğu Türkistan adı altındaki ayrılıkçı hareketlere karşı bir Asya cephesi kuracağız. ABD'nin peşine takılarak Çin düşmanlığı yapmak, Uygurlara da Türk milletine de büyük zarar verir. Uygur haklarını korumak ve ilerletmek de Türk-Çin ilişkilerinin gelişmesine bağlıdır.”
DEVLETİN ZİRVESİNDEN TAVIR
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere devletin zirvesi, Uygur ayrılıkçılığına karşı tavır alan açıklamalar yapmıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 13 Temmuz 2021’de Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’le telefon görüşmesinde Uygur Türklerinin Çin’in eşit vatandaşları olarak refah, özgürlük ve huzur içinde yaşamalarının Türkiye açısından önemine dikkat çekti, Türkiye’nin Çin’in egemenliğine ve toprak bütünlüğüne olan saygısını dile getirdi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 15 Şubat 2021’de yazılı bir açıklama yayınlayarak 'Hassasiyetimiz, Uygur Türkü kardeşlerimizin okyanus ötesinden planlanan uluslararası çatışma vesilesi yapılmak istenmesine karşı dikkatli olmaktır. Hassasiyetimiz, çekilen eziyetleri ve mazlumiyetlerini, uluslararası sistemin istismar etmesine karşı dikkatli olmaktır...” ifadelerini kullandı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 30 Mart 2021’de partisinin Meclis Grup Toplantısında “Bölücülerle, terör örgütleri ile, Türkiye düşmanı çevrelerle birliktelik içinde olanlar geçmişten mutlaka ders çıkarmalıdır. Yanlış hesaptan dönmelidir. Türk Milleti bu coğrafyanın kınına sığmayan kılıcıdır. Özellikle hiç kimse bize, Türklük konusunda söz söyleyemez. Hiç kimse bize, esir Türkler hakkında istikamet gösteremez. Uygur Türkleri'nin hüznü yüreğimizdedir. Türkmeneli'nin sevdası iliklerimizdedir. Türk Milleti ile gönü bağı kopmuş kim varsa, bize Uygur Türkleri konusunda laf ediyor, ileri geri konuşuyor. İşbirlikçisinden, bölücüsüne, ilkesizine kadar hepsi ağız birliği ile fikriyatımızın kilit taşları hakkında bilirkişilik taslıyor. Ey gafiller, Türklük ne zaman sizin ana meseleniz oldu.” dedi.
11 Temmuz 2020’de İyi Parti, CHP ve HDP’nin TBMM’de verdiği önergeye karşı konuşan MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ise “ABD, kendisine rakip gördüğü Çin’i Uygur Türkleri üzerinden sıkıştırmak, Uygur Türklerini siyasi ve emperyal amaçları için kullanmak istemektedir ve bunu da görmek gerekmektedir. Unutulmamalıdır ki emperyalist bayraklar altında, Amerikan Bayrağı’nı arkasına alarak ABD ve FETÖ ağzıyla Doğu Türkistanlılar için hak arayışı mümkün değildir, doğru da değildir. Uygur Türkleri, ABD ile Çin arasındaki güç mücadelesinin enstrümanı değildir, olmamalıdır, olmayacaktır. Bu meseleye Ankara merkezli Türkiye Cumhuriyeti perspektifiyle bakıp söylemlerimizi ona göre yapmak durumundayız ki bizim Milliyetçi Hareket Partisi olarak politikamız budur.” sözlerini kaydetti.
HİDAYETULLAH OĞUZHAN KİMDİR?
Hidayetullah Oğuzhan Avrupa Birliği Parlamentosu’nda düzenlenen ‘Uygur Forumu’na da katılmıştı. Forumda, Çin’deki Müslümanların organlarının zorla alındığını iddia eden Oğuzhan “Doğu Türkistan halkının tek arzusu, uluslararası sistem ve düzenin ayrılmaz bir parçası olabilecek egemen ulusluğu yeniden kurmaktır.” diyerek AB kürsüsünden açıkça bölünme çağrısında bulundu. Oğuzhan aynı zamanda hali hazırda Türkiye’ye giriş yasağı bulunan ve 2018 yılına kadar Interpol tarafından kırmızı bültenle aranan Dolkun İsa ile de bu forumda buluştu.
Avrupa Parlamentosu'nun daha önce sık sık "Uluslararası Kürt Konferansı" düzenleyerek PKK’lıları kürsüden konuşturduğu da akıllarda.
ÇAVUŞOĞLU’NDAN ‘YAVAŞLAMA’ İTİRAFI
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 2022 yılının dış politika gelişmelerini değerlendirdiği basın toplantısında Çin Halk Cumhuriyeti ile ilişkilerle ilgili ‘ilişkilerde bir yavaşlama olduğunu’ belirtmişti. Çavuşoğlu, bunun sebebi olarak da ‘Bizim uluslararası toplum nezdinde Uygur Türkleri’nin haklarını savunmamız Çin’i rahatsız ediyor’ sözleriyle ifade etti.
Bakan Çavuşoğlu, 8 Kasım’da TBMM Bütçe Komisyonundaki konuşmasında da Türkiye’nin Uygur Türkleri konusunda Batı ülkeleriyle birlikte hareket ettiğini belirtirken “Bu konuda maalesef İslam dünyasında birliktelik yok. Türk dünyasında da istediğimiz bir birliktelik yok. Zaten bu konularda tam istediklerimizi yapamamamızın sebebi de bu birlikteliği... Yani biz çaba sarf ediyoruz da başka dengeler de var...” demişti.
Öte yandan Türkiye, 31 Ekim’de BM’de 49 ülke ile BM Genel Kurulu’nun İnsan Hakları Komitesi toplantısında okunan ve “Sincan’da Uygur ve ağırlıklı Müslüman diğer azınlıkların maruz kaldıkları insan hakları ihlallerinden duyulan kaygıların ifade edildiği” açıklamaya imza atmıştı.
ATLANTİK MERKEZLİ TALEBE TBMM’DE İZİN YOK
İYİ Parti'nin 10 Mart 2021’de Meclis'e sunduğu “Çin Halk Cumhuriyeti tarafından Uygur Türk Halkına yönelik insanlık ve vicdan dışı eylemlerin, araştırılması ve sonuçlarının uluslararası topluma deklare edilmesi” hakkındaki önergesi reddedildi. Önergeye İYİ Parti, CHP ve HDP’li vekiller evet oyu kullanırken AK Parti hayır, MHP ise çekimser oyu vermişti.
“Çin'in Doğu Türkistan'da Uygur Türklerine yönelik baskıcı uygulamalarının incelenmesi” amacıyla İYİ Parti'nin 20 Haziran 2019’da meclis araştırması açılmasına ilişkin verdiği önerge de reddedildi.
HDP’li Ömer Faruk Gergerlioğlu, teklifin reddedilmesine tepki göstererek, “Konuşmalarımdan dolayı iki kez Çin Büyükelçiliği yetkilileri geldiler, görüştük, kendilerine de söyledim: "159 akademisyen, 13 sanatçı toplama kamplarında, bunlar hakkında bir açıklama yapar mısınız?" dedik, yapamadılar, Bunu niye Dışişleri Bakanlığı da sormuyor?” demişti.
Ekim 2018'de de İYİ Parti tarafından verilen ve Çin'in Doğu Türkistan'daki uygulamalarının mercek altına alınmasını isteyen Meclis araştırma önergesi yine reddedilmişti.
