08 Eylül 2024 Pazar
İstanbul 22°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

‘Hedefimiz bağımsız gençlik kültürü’

Yeşilay Genel Başkanı Mehmet Dinç, uyuşturucu madde bağımlılığından kurtulmak için Yeşilay Danışmanlık Merkezlerine başvuran on binlerce insanın bağımlılıktan kurtulduğunu söyledi. Dinç, uyuşturucunun ilk olarak yüzde 75’lik oranla arkadaş veya yakın çevreden temin edildiğini belirtti

Uyuşturucudan nasıl bırakılır? Yeşilay danışma merkezleri nerede? Bağımlılık nedir? Bağımlılık nasıl başlar? Bağımlılığın kökeni nedir? YEDAM nedir?
A+ A-
HABER MERKEZİ

Dünyanın önde gelen sivil toplum kuruluşlarından Yeşilay, 26 Haziran Uluslararası Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü dolayısıyla basın toplantısı düzenledi. Yeşilay’ın genel merkez binasında basın mensuplarıyla bir araya gelen Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç, “Yeşilay olarak hedefimiz bağımsız gençlik kültürü oluşturmak.” dedi.

‘Hedefimiz bağımsız gençlik kültürü’ - Resim : 1
Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç

‘YEDAM’A BAŞVURU 1 MİLYONU AŞTI

Doç. Dr. Mehmet Dinç, Yeşilay’ın bağımlılık tedavisinde biyolojik, psikolojik, sosyal, aile ve iş hayatı gibi tüm alanları kapsayacak bütüncül bir yaklaşım izlediğini söyledi. Dinç, şöyle konuştu:

“Ülkemizin bütün illerinde ve KKTC’de ücretsiz danışmanlık ve tedavi hizmeti veren Yeşilay Danışmanlık Merkezlerimiz, madde kullanımı sorunu yaşayan bireylere ve yakınlarına destek oluyor. YEDAM, kadrosundaki uzman klinik psikologlar ve sosyal hizmet uzmanlarının iş birliğinde, bağımlılıklarını yenmek isteyen bireylere ve ailelerine ücretsiz psikososyal destek hizmeti veriyor. YEDAM’a kurulduğu günden bu yana 1 milyonu aşkın çağrı geldi.

“Bursa ve Diyarbakır’da bulunan 40 yataklı Rehabilitasyon Merkezlerimizde alkol veya madde kullanan danışanlara ücretsiz yatılı tedavi hizmeti sağlıyoruz. Bursa Rehabilitasyon Merkezimizde yatışı onaylanan danışan sayımız 65, Diyarbakır Rehabilitasyon Merkezimizde yatışı onaylanan danışan sayımız 88. Bu sene içerisinde Kayseri'de de yeni bir rehabilitasyon merkezimiz hizmete girecek. Uyuşturucuyla mücadele hepimizin sorumluluğunda. Bu soruna ancak birlikte ve kararlılıkla çalışarak çözüm bulabiliriz.”

‘YÜZDE 87,6’SININ ARKADAŞ ÇEVRESİNDE’

Uyuşturucunun ilk olarak yüzde 75’lik oranla arkadaş veya yakın çevreden temin edildiğini söyleyen Doç. Dr. Mehmet Dinç, parçalanmış veya iletişim problemleri yaşanan ailelere mensup çocuklarda uyuşturucu kullanma riskinin yüksek olduğunu söyledi:

“Uyuşturucu madde kullanmaya başlama yaşı bakımından 15-24 yaş döneminin en riskli grup olduğu söylenebilir. Bu noktada gençlerin sağlıklı ilişkiler kurması çok önemlidir. YEDAM verilerine göre, madde kullanımı olanların yüzde 87,6’sının arkadaş çevresinde uyuşturucu veya yoğun alkol kullanımı bulunmaktadır.

“Yeşilay olarak bağımsız gençlik kültürü oluşturmayı çok önemsiyor, bu konuda YeşilayFest başta olmak üzere birçok etkinlik düzenliyoruz. 2019 yılında hayata geçirdiğimiz Okulda Bağımlılığa Müdahale Programı da, Türkiye’nin okul temelli ilk ve tek müdahale programı olma özelliğini taşıyor. Bu kapsamda bugüne kadar 5 bin 994 öğrenciyle görüşüldü.”

KENEVİR ŞİZOFRENİ BAĞLANTISINA DİKKAT!

Toplantıda madde kullanım bozukluklarının ruh sağlığı sorunlarıyla ilişkisini de ele alan Doç. Dr. Mehmet Dinç,“Kenevir kullanım bozukluğuna bağlı şizofreni oranı son 50 yıldır artmakta. Özellikle genç erkekler arasında kenevir kullanım bozukluğu ve şizofreni arasında bağlantı kuran güçlü kanıtlar bulunuyor. Buna göre 21-30 yaş arası erkekler arasında, kenevir kullanım bozukluğuna bağlı önlenebilir şizofreni vakaları yüzde 30'a kadar ulaşabilir. 2021 yılında kenevir kullanım bozukluğunun önlenmesi, 16-49 yaş arası erkeklerde şizofreni vakalarının yaklaşık yüzde 15'ini önleyebilirdi” dedi. Dinç, şöyle konuştu:

SUÇA YATKINLIK GÖRÜLÜYOR

Madde bağımlılığı ile suça yatkınlık arasında açık bir ilişki var. Dolayısıyla madde bağımlılığıyla mücadele, toplumu, toplumsal huzuru korumak açısından da önemli. Narkolog 2023 Profil Analizi’ne göre, örneklemin yüzde 50,7’si, haklarında farklı bir suçtan adli işlem yapıldığını ifade etmiştir. Farklı suçlardan adli işlem gördüğünü söyleyen örneklemin yüzde 52,7’sinin cinayet, darp, yaralama gibi kişilere karşı suçlar, yüzde 37,9’unun ise hırsızlık, yağma gibi mala karşı suçlara karıştığı belirlenmiştir.

‘KADIN-ERKEK MAKASI KAPANIYOR’

T.C. İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığının 2023’te yayımladığı ‘Türkiye Uyuşturucu Raporu, Eğilimler ve Gelişmeler’ başlıklı raporda cinsiyet temelinde de bir inceleme yapılmış.

Uyuşturucu kullanımında kadınlar ile erkekler arasındaki makasın kapandığına dikkat çeken Dinç, ‘Madde Kullanıcıları Profil Analizi 2022 Yılı Narkolog Raporu’nda örneklemin cinsiyetine baktığımızda, yüzde 93,8’i erkeklerden, yüzde 6,2’si kadınlardan oluşmaktadır. Bu sonuç bir önceki yıl ile karşılaştırıldığında, örneklemin cinsiyeti bakımından kadınlarda artış yaşandığını göstermektedir” dedi.

Rapordan özetle şu bilgi aktarıldı:

- Kadınlarda erkeklere göre lise ve üniversite-yüksekokul mezunlarının fazla olduğu, benzer şekilde kadın kullanıcıların anne ve baba öğrenim durumlarına bakıldığında, erkek kullanıcıların ebeveynlerinden daha yüksek bir öğrenim durumu gözlemlenmektedir.

EVLİ KADINLAR RİSKLİ GRUP

- Kadın kullanıcıların aile yapısı: anne-baba arası şiddet ve aile içi şiddet, erkek kullanıcılarına göre çok fazladır. Kadınların hem mevcut hem de maddeyi ilk denediği zamanki medeni durumunda evli veya boşanmış olanların yüksek olması, genel anlamda evli kadınların uyuşturucu kullanımı bağlamında daha riskli grup olduğu yönünde bir izlenim ortaya koymaktadır.

- İlk denenen maddelere bakıldığında kadın kullanıcıların, erkeklere göre çok daha ağır uyuşturucular ile başladığı ve devam ettiği dikkat çekmektedir. Metamfetamin, sentetik ecza, eroin, kokain ve ecstasy gibi uyuşturucu maddelerle kullanıma başlama ve devam etme erkeklere göre çok yaygındır. Erkeklerde ise kadınların aksine esrar ön plana çıkmaktadır.

- Madde kullanan kadınların erkeklere göre, uyuşturucu maddeye başlama yaş ortalaması daha yüksektir. Madde kullanmaya başlama sebeplerinde ‘bir sorun’’, ‘arkadaş ısrarı’ ve ‘eğlence/keyif’ sebebi ile başlama oranının kadınlar arasında yaygın olduğu görülmektedir.

‘SON 10 YILDA YÜZDE 23 ARTTI’

2023 yılında Avrupa Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi tarafından yayımlanan Avrupa Uyuşturucu Raporu’na göre esrarın, Avrupa’da en yaygın tüketilen yasa dışı uyuşturucu madde olmaya devam ettiğini söyledi. Dinç, “Birleşmiş Milletler Uluslararası Uyuşturucu ve Suç Ofisi’nin 2023’te yayımladığı Dünya Uyuşturucu Raporu’na göre ise 2021'de dünya genelinde 15-64 yaş aralığındaki her 17 kişiden biri uyuşturucu kullanıyor. Aynı raporda, dünya genelindeki uyuşturucu kullanımının son 10 yılda yüzde 23 arttığını görüyoruz. Dünya genelindeki bu artış endişe verici bir boyutta.” dedi.

YÜZDE 90,9’UNUN ANNESİ ‘EV HANIMI’

Emniyet’in ‘Hayatının herhangi döneminde madde kullandığını beyan eden’ 31 bin 406 kişinin verileriyle yaptığı araştırma ve anket çalışmasıyla hazırlanan ‘Madde Kullanıcıları Profil Analizi 2022 Yılı Narkolog Raporu’nda dikkat çeken bazı başlıklar şöyle:

- Örneklem arasında düzenli bir işim var diyenlerin (18.498 kişi) oranı yüzde 58,9’dur.

- Örneklemin yüzde 71,5’inin anne ve babası birlikte yaşamaktadır.

- Örneklemin yüzde 87,4’ü aile fertleriyle birlikte yaşamaktadır. Bir önceki yıla göre kısmi yükseliş mevcuttur.

- Örneklemin yüzde 90,9’unun annesinin ‘ev hanımı’ olması, literatürde ön kabul olan ‘çalışan ailelerin çocuklarının madde kullanımında daha çok risk altında olduğu’ görüşüyle uyuşmamaktadır.

- Literatürde parçalanmış veya ilişki ve iletişimin düzgün yürümediği ailelere mensup çocuklarda, uyuşturucu kullanma riskinin yüksek olduğu gibi bir tespit bulunmaktadır. 2022 yılında bu soruya verilen cevaplar literatürü kısmen doğrulamaktadır.

- Örneklemin mevcut medeni durumunu incelendiğinde; yüzde 61’i bekar, yüzde 30’u ise evlidir. Yüzde 34,1’inin çocuğu vardır.

- İlk kez madde kullanmaya başladığındaki medeni durum değerlendirildiğinde, bekarların hedef olma potansiyelinin daha yüksek olduğu görülmektedir.

- 15-24 yaş grubunda uyuşturucuya başlayanların oranı 2022 yılında yüzde 69,6, 2021 yılında yüzde 73,7 olarak ölçülmüştür.

- 2022 yılında 25 yaş üzeri yaş gruplarındaki oranlarda artış görülmektedir. Bunun da metamfetamin kullanımından kaynaklandığı düşünülmektedir.

- Örneklemin yüzde 72,4’ü madde kullanmaya ‘esrar’ maddesi ile başlamıştır. Metamfetamin ve sentetik eczalarda artış gözlemlenmiştir.

- Yüzde 50,7’si geçmişte de uyuşturucu suçlarından adli işlem gördüğünü, yüzde 49,3’ünün ise adli işlem görmediğini ifade etmiştir.

uyuşturucu Bağımlılık Kenevir İçişleri Bakanlığı Narkotik Suçlarla Mücadele