21 Aralık 2024 Cumartesi
İstanbul 11°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Uzmanlar Putin'in tarihî konuşmasını değerlendirdi: Liberalizmi tasfiye mesajı verdi

Putin'in 24 Şubat'taki konuşması bir program ilanıydı. Küreselciliğe karşı çok kutupluluk, serbest piyasaya karşı kamuculuk... Prof. Dr. Hasan Köni ve Dr. Mehmet Perinçek, Rusya'nın her alanda Batıcılıkla hesaplaştığını ifade etti.

Uzmanlar Putin'in tarihî konuşmasını değerlendirdi: Liberalizmi tasfiye mesajı verdi
A+ A-
IŞIKGÜN AKFIRAT

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 24 Şubat 2022’de başlattığı özel askeri harekatın yıldönümü sebebiyle Federal Meclis’te yaptığı ulusa sesleniş konuşması tüm dünyada yankı uyandırdı. Batı’ya karşı net mesajlarıyla öne çıkan tarihi önemdeki konuşmayı, İstanbul Kültür Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Köni ve Moskova Devlet Üniversitesi Misafir Öğretim Görevlisi Dr. Mehmet Perinçek gazetemize değerlendirdi.

BATI’NIN ARSIZLIĞI VE KURAL TANIMAZLIĞI

Uzmanlar Putin'in tarihî konuşmasını değerlendirdi: Liberalizmi tasfiye mesajı verdi - Resim : 1
Hasan Köni

Prof. Dr. Hasan Köni, Putin’in konuşmasında Batı’nın açtığı “enformasyon savaşıyla” ilgili etraflı bir muhasebe yaptığını belirtti. ABD’nin bu savaşı uzun süredir hazırladığını belirten Köni, Putin’in 2007 yılında yaptığı Münih Güvenlik Konferansı konuşmasını hatırlattı. Burada Rus liderin NATO’nun genişlemesine açıkça karşı çıktığını belirten Köni, Gürcistan ve Ukrayna’yı ittifaka dahil etmekte ısrar eden Washington’un bugünkü çatışmanın temellerini döşediğine işaret etti. Batı’nın özellikle Sırbistan’dan ayrılan Kosova’nın bağımsızlığını tanıma kararıyla uluslararası devlet hukuku açısından çok tehlikeli bir adım attığını belirten Köni, ayrılıkçı hareketleri de teşvik ettiğini kaydetti.

İktidara gelen Demokrat Biden hükümetinin “Batı’yı tekrar birleştirdiğini kendi kamuoyuna göstermek için” Ukrayna’da bir savaş körüklemeye mecbur olduğunu dile getiren Köni, Rus liderin de konuşmasında 2014 yılında Ukrayna’nın meşru başkanını devirme planını yürüten ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Victoria Nuland’dan özellikle bahsettiğini kaydetti.

Köni, “Putin, konuşmasının bütününde Batı’nın tutarsızlığından, arsızlığından, kural tanımamazlığından bahsediyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Uzmanlar Putin'in tarihî konuşmasını değerlendirdi: Liberalizmi tasfiye mesajı verdi - Resim : 2

KÜRESELCİ ELİTLERE KARŞI BİR SİYASET

Putin’in “Erkek evliliğine bile izin veriyorlar. Aile kavramını karşılarına alıyorlar. Ulusal

temelden gelen tarihi kültürlerin değişmesine çalışıyorlar.” dediğine vurgu yapan Köni, Putin’in buna net bir şekilde karşı çıktığını kaydetti. Rus liderin tüm cephelerden gelen bu kuşatmalara “Rusya’nın yenilmeyeceğini bilmiyorlar.” diyerek meydan okuduğunu belirtti.

Putin’in Batı’yla uzlaşan kesimleri ve liberalizmi hedef aldığını da tespit eden Köni, “Üretim ekonomisi vurgusu, küreselleşmenin yarattığı zenginlere karşı. Bu topluma yayılan bir politika değildi, Batılı elitlerin izlediği bir politikaydı.” dedi. ABD hükümetini seçilmişlerin yönetmediğini, “askeri sınai kompleks” de denilen şirketler zümresinin yönettiğini belirten Köni, Putin’in de buna işaret ettiğini vurguladı. Kapitalizmin yayılmasıyla Rusya’da da oligarkların ortaya çıktığına işaret eden Köni, Putin’in bu sistemi derli toplu bir denetim altına almak zorunda olduğunu kaydetti.

ÇOK KUTUPLU DÜNYA KUŞATMAYA DİRENECEK

Uzmanlar Putin'in tarihî konuşmasını değerlendirdi: Liberalizmi tasfiye mesajı verdi - Resim : 3
Mehmet Perinçek

Moskova Devlet Üniversitesi Misafir Öğretim Görevlisi Dr. Mehmet Perinçek, Putin’in önceki gün Rusya’nın Batı tarafından karşı karşıya bırakıldığı meydan okumalara yanıt veren oldukça programatik bir konuşma yaptığını söyledi. Askeri ve siyasi açıdan bakıldığında Putin’in “Batı’yı artık tam olarak Rusya’ya düşman kampta konumlandırdığını” kaydeden Perinçek, burada hem Atlantik kampına hem de Rusya içindeki Batı’yla uzlaşma yanlılarına yönelik bir mesaj olduğuna dikkat çekti.

TEHDİT ALTINDAKİ ÜLKELERE MORAL VE CESARET KONUŞMASI

“Putin, ABD’nin dünyanın her yerindeki üsleriyle sadece Rusya'ya karşı değil tüm dünya ülkelerine ve hatta tüm insanlığa karşı bir saldırganlık içinde bulunduğunu ifade etmiştir.” diyen Perinçek, “Uluslararası planda siyasetten kültüre bütün meydan okumalara verilecek cevaplarında çok kutuplu bir dünyada gerçekleşeceğini ve ABD tehdidine karşı bütün dünyanın direneceğinin mesajını vermiştir.” ifadelerini kullandı.

“Putin’in bu açıklamalarının Batı tehdidiyle karşı karşıya olan Türkiye gibi Batı tehdidiyle karşı karşıya olan ülkeleri de aslında moral ve cesaret verdiğini hatta örnek olduğunu da söyleyebiliriz.” diyen Perinçek, “Kararlı bir tutum içerisindedir. Ve Rusya'nın ABD saldırganlığına direnmesi demek Türkiye'nin de aslında hem Suriye cephesinde hem Doğu Akdeniz'de hem Ege'de elini güçlendirecektir.” şeklinde konuştu.

“Türkiye Rusya, İran, ABD saldırganlığının yaşandığı cephelerin hepsini bir arada ele almak gerektiği de bu konuşmadan ortaya çıkmaktadır.” Perinçek, Batı planlarının Ukrayna’da başarısız olmasının “Türkiye'nin de Suriye'den Doğu Akdeniz'e, Ege'ye ve hatta karşı karşıya kaldığı ekonomik tehditler doların hakimiyeti karşı Türkiye'nin elini güçlendirecek ve başarı şansını arttıracağını” belirtti. Perinçek devamında şu vurguları yaptı:

“Çin, Türki Cumhuriyetler, Asya'nın Pakistan Hindistan gibi güçleri, Orta Doğu'da Suriye'si, Irak'ı, hatta Körfez ülkeleri dahi bunlar karşılaştıkları tehditleri ancak bir araya gelerek ve ortak bir güç sergileyerek çözebileceklerdir.”

RUSYA DAHA KAMUCU POLİTİKALARA YÖNELECEK

Putin’in bu konuşmasında üretim ekonomisine özel bir vurgu yaptığını belirten Perinçek, “Putin, Batı’nın ekonomik saldırısına karşı panzehir olarak milli ekonomiyi güçlendirmeyi ve üretim ekonomisinin canlandırılması gerektiğini söylemiştir.” şeklinde konuştu. Rus liderin “ekonomik kuşatma altındaki ülkesinin üreterek ve Batı’ya bağımlılığını tamamen ortadan kaldırarak bu tehdidi göğüsleyebileceğini ve aşacağını” vurguladığını belirten Perinçek, bu sözlerle ülkesinin içindeki “Batı’ya bağımlı iş çevrelerine de Batı’nın ekonomik anlamda da güvenilmez olduğuna dair açık bir mesaj verdiğini” kaydetti. Putin’in özel mülkiyetin korunması konusu da dahil Batı’nın hiçbir şekilde güvenli bir liman olmadığına daha önce de dikkat çektiğini, bu konuşmayla bir kez daha altını çizdiğini ifade etti.

Ülkedeki liberal çevreleri hedefleyen mesajlarıyla Putin’in “Rusya’nın daha kamucu politikalara yöneleceğinin işaretlerini verdiğini” öne çıkaran Perinçek, “Liberal kesimlerin ekonomik anlamda da önümüzdeki süreçte rolünü azalacağını Rusya'da azalacağını söyleyebiliriz.” değerlendirmesinde bulundu.

KÜLTÜREL YOZLAŞMAYA PANZEHİR VATANSEVERLİK

Ulusa sesleniş konuşmasında kültürel ve ideolojik planda da Batı saldırısına etraflıca değinildiğini belirten Perinçek, “Putin, ABD'deki veya Batı'daki bu yozlaşmanın sadece Rusya'ya karşı değil, Batı’nın kendi halklarına karşı da bir kötülük olduğunu belirtmiştir. Kültürel ve ideolojik yozlaşmayı Rusya'ya da dayattıklarını; pedofili, LGBT gibi insanı doğasından koparan müdahalelerin de tam olarak karşı duracağını göstermiştir.” dedi.

Rus liderin kültürel ideolojik yozlaşmaya panzehir olarak vatanseverlik ideolojisini gençlere aşılamayı öne çıkardığını belirten Perinçek, eğitime ve öğretmenlerin rolüne de bir vurgu yaptığını kaydetti.

Batı’nın toplumsal planda da Rus halkları içerisinde ayrılık yaratmayı, çatışma yaratmayı, haklı devlet arasında çatışmalar yaratmak istediğini söylediğini belirten Perinçek, “Putin’in buna verdiği yanıt da çok önemlidir. Bütün bu zorlukları aşacak esas gücün halk olduğunu, Rusya'nın bütün halklarının bunu aşacak birikime de sahip olduğunu ve kendilerinin de esas dayanacakları gücünde Rusya'daki halklar olduğunu söylemiştir.” ifadesini kullandı.

Putin’in halkı seferber etmeye, halkın ihtiyaçlarını karşılamaya ve bölgede savaşan askerlerin ailelerinin refahını sağlamaya da özellikle değindiğini aktardı.

Rusya Vladimir Putin Mehmet Perinçek Liberalizm Hasan Köni