Uzmanlık dalları diyabete karşı birleşti
Türkiye'de yaklaşık 8 milyon insan diyabet hastası. Çok sayıda insanda diyabet hastası olduğunun farkında değil. 4 büyük uzmanlık derneği bir araya gelerek diyabet hastalığının tanısı, tedavisi ve önlenmesi için 'Endokronoloji Kardiyoloji Nefroloji (EnKarNe) Uzlaşı Raporu' hazırladı
Kovid-19 salgınıyla birlikte hareketsizlik arttı, diyabetli hasta sayısı da artıyor. Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği (TEMD), Türk Kardiyoloji Derneği (TKD), Türk Nefroloji Derneği (TND) ve Türk Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıkları Derneği (THBHD) bir araya gelerek büyümekte olan tehlikeye karşı tanı, tedavi ve önlenmesi amacıyla 'Endokronoloji Kardiyoloji Nefroloji (EnKarNe) Uzlaşı Raporu' hazırladı. Raporla, Tip 2 diyabet hastalığının multidisipliner bakış açısıyla doğru yönetiminin sağlanması, böylece hastalığın yarattığı sağlık sorunlarının ve topluma getirdiği maliyetlerin önlenmesi amaçlanıyor. İstanbul’da The Marmara Otel'de düzenlenen basın toplantısında diyabet hastalarında kalp, böbrek ve göz sorunlarına, erken tanı ve tedavi yöntemlerine ve önleyici tedavilere dikkat çekildi.
AVRUPA’DA İLK SIRADAYIZ
Türk Nefroloji Derneği Genel Sekreteri ve Sağlık Bakanlığı Diyaliz Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Kenan Ateş, Türkiye'deki hastalarının yarısının diyabetli olduğunu, diyabete harcanan maliyetin yaklaşık yüzde 75'inin ise diyabet komplikasyonları yani vücuttaki diğer organlarda yol açtığı hasarlar için kullanıldığını söyledi. Ateş, 4 farklı uzmanlık derneğinden 7 bin bilim insanının yaklaşık 1,5 yıl süren emek dolu bir çalışmayla bu protokolü ortaya çıkardığını aktardı.
İKİ YETİŞKİNDEN BİRİ RİSK ALTINDA
Türkiye'de 2 yetişkinden 1'i diyabet öncesi dönemde ya da diyabet teşhisi almayla karşı karşıya diyen Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği (TEMD) Genel Sekreteri Prof. Dr. Sibel Güldiken, “Farkındalığımız çok az. Tedavi etsek bile başarı oranlarımızı maalesef yüksek seviyeye çekemiyoruz. Dolayısıyla çok büyük bir popülasyona hizmet etmeye çalışıyoruz ve komplikasyonlarla mücadele etmeye çalışıyoruz” dedi. Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği (TEMD)'nden Prof. Dr. Serpil Salman, diyabet hastalarının neredeyse yüzde 70'ini kalp ve damar hastalıklarıyla kaybettiklerini ifade etti. Diyabetli hastaların çoğunluğunun komplikasyonlar yaşadığını aktaran Prof. Dr. Salman “Hastalarımızın yaklaşık yarısında kalp yetmezliği var. Yaklaşık 4'te 1’inde de böbrek hastalığı var. Kan şekerini kontrol altında tutarsak hastalarımızı komplikasyonlardan ve dokulara verdiği zarardan kurtaracağız. Ama tüm dünyada olduğu gibi bizde hastalarımızın sadece yarısında şeker kontrolü konusunda başarılıyız. Şekeri kontrol edebilsek bile büyük damarlara ait komplikasyonları önleyemiyoruz” dedi.
Türk Kardiyoloji Derneği (TKD) Koruyucu Kardiyoloji ve Aterskleroz Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Öner Özdoğan diyabetik hastalarda kalp sağlığı ve taramaya dikkat çekti.
‘ERKEN TEŞHİS İLERLEMEYİ ÖNLER’
Türk Nefroloji Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Alaattin Yıldız, diyabetli hastaların böbrek hastası olmaması için erken teşhisinin önemini vurguladı. Prof. Dr. Yıldız şunları söyledi: “Normalde diyabetin böbrekleri bozması aylar ya da yıllar alır. Bunun erken fark edilmesi son derece önemli çünkü uygun tedavilerle bu hadisenin ilerlemesini engellemek mümkün. Diyalize giren 70 bin hastanın yüzde 40'ı diyabet hastası. Kan tahlilinden çok daha önce idrarda protein kaçağına bakılmasıyla erkenden saptanabilir. Hatta en erken aşamada yakalamak için mikroalbumin dediğimiz bir test var. Ne kadar erken yakalarsak o kadar başarılı oluyoruz. Bu tarama açısından çok önemli.”
‘5 DAKİKA MUAYENE DİYABETLİ İÇİN ÇOK YETERSİZ’
Prof. Dr. Kenan Ateş, muayene sürelerinin 20 dakikadan 5 dakikaya düşürülmesinin kronik hastaları olumsuz etkilediğini ifade etti. Ateş “İdeal süre 20 dakika denir ama diyabetli hastalar için 20 dakika bile yetmez” dedi. Kronik hastalıklar konusunda hasta takibinin birinci basamak sağlık hizmeti olan aile hekimlerinin de aktif olacağını ifade eden Prof. Dr. Sibel Güldiken, bakanlığın aile hekimlerinin üzerindeki yükü almak için hekim başına düşen 4000 hasta sayısının 2500'e düşürmeyi planladığını söyledi.