Üretici dertli: Üzümü yiyelim ama bağını da soralım
Manisa’da üzüm hasadına sayılı günler kaldı. Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç, üretim maliyetlerinin yüzde 400 arttığını belirterek, “Kuru üzümün, taban fiyatı en az 27 lira olmalı” dedi.
Türkiye üzüm üretiminin önemli bölümünü karşılayan Manisa’da 15 gün sonra bağlarda hasat başlayacak. Üreticilerin en büyük sıkıntısı maliyetlerin aşırı artması. Her koşulda üretime devam eden Manisalı üreticiler, devletten destek bekliyor, alım fiyatının ise maliyetleri karşılamasını istiyor.
Kuru üzümün çiftçiye olan maliyetinin yüksek olduğunu belirten Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç, “Çiftçiye destek olun” çağrısı yaptı. “Çok verimli topraklara sahibiz” diyen Yalvaç, geçen yıldan bu yana yüzde 250 ile yüzde 400 arasında maliyet artışları olduğuna vurgu yaparak, “Geçen yıl DAP gübre 142 liraydı bu yıl 850 lira, Üre gübre 113 liraydı bu yıl 650 lira, Mazot 6 liraydı bu yıl 25 lira. Bağlarımızda kullandığımız tüm ürünlerde artış var” diye konuştu.
‘FİYAT DÜŞÜK OLURSA BAĞLARI KÖKLERİZ’
Üzüm bağlarında incelemelerde bulunan ve mahalle mehelle çiftçileri dinleyen Yalvaç, artan fiyatlar nedeniyle üzüm üreticisinin mısır ve pamuk üretimine dönmeyi düşündüğünü ifade etti. Yalvaç, üreticinin talebini şöyle özetledi: “Kuru üzümün taban fiyatı en az 27 lira olmalı. Ancak bu fiyatla üretime devam edebiliriz. Üreticimiz bu fiyattan aşağı olursa ‘bağları köklerim’ diyor. Pandemi sürecinde çiftçi yatmadı, uyumadı, eve kapanmadı, hasatta çalıştı, koşturdu. Dünyayı doyurmak için çalışıyor, sadece emeğinin karşılığını istiyor” dedi.
Üzüm üreticisinin zor durumda olduğunu belirten Yalvaç, Cumhurbaşkanı ve Tarım Bakanlığına şu çağrıyı yaptı: “Devlet ve hükümetin artık vefa zamanı geldi. Taban fiyat 27 liranın altında olursa, çiftçinin işi çok zor. Bu bağları kökleriz. Gübre, ilaç, elektrik ve mazot gibi ihtiyaçlarımızda da büyük oranda artış var. Üzümü olgun hale getirmek için tam bir sene uğraşıyoruz. 12 ayın 11 ayı biz bağın içindeyiz” diye konuştu.
‘BAĞLARIMIZ İPOTEKLİ’
Üzüm üreticisi Namık Kavas da “Tarımsal sulama, elektrik faturaları çok yüksek, ilaçlama maaliyetleri çok yüksek ne yapacağımızı şaşırdık. Fiyat 27-28 liranın altında olursa masraflarımızı alamamaktan korkuyoruz. Bağlarımızı, bankaya ipotek olarak veriyoruz ve kredi kullanıyoruz. Borçları ödedikten sonra elimizde para kalmıyor ve kredi kullandığımızdan faiz yükü biniyor. Bütün bu ek maaliyetlerimizi göz önünde bulundurup ona göre üzüm fiyatını iyi açıklamalarını talep ediyoruz” dedi.
‘TÜRKİYE’NİN YAŞAMASI İÇİN ÜRETMELİYİZ’
Ziraat Odası Meclis üyesi ve üretici Hüseyin Dinç de şöyle konuştu: “Yağın, mazotun ve işçinin çok ağır bir maliyet taşıdığı bir ortamdayız. Geçen yıl işçi ücretleri 150 liraydı, bugün 200 lira. 20 gün boyunca bu bağda üzüm keseriz. Ortalama günlük maliyetimiz 8-10 bin lira arasında. Üzümün 27 liranın altında olması bizi kurtarmaz. Benden sonra gelen çocuğum da bu işi yapacak. Bizim yaşamamız için Türkiye'nin yaşaması için üretime devam etmemiz gerekiyor. Bizi görmelerini, duymalarını istiyoruz.”
