Van Gölü kıyısından iktidara

Türkiye’nin her bölgesi her ili ayrı güzellikleri saklıyor. Doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine dokunulmamış doğal güzellikler ve bir de insan güzellikleri var.

Türkiye Gençlik Birliği geleneksel yaz kampları başladı. Kamplar bu sene Balıkesir Edremit, Muğla Marmaris, Van Gölü, İzmir Seferihisar’da yapılıyor. Marmaris kampı devam ederken Van Gölü ve İzmir Seferihisar kamplarının hazırlıkları devam ediyordu. Marmaris kampındaydık ama aklımız bir yandan Van’daydı. Çünkü Van’da yapacağımız kampa ağırlıkla Güneydoğu Anadolu bölgesinden arkadaşlarımız gelecekti. Terör örgütü PKK’nın en fazla zarar verdiği, acı çektirdiği illerden... Yatırımın ve istihdamın en düşük olduğu, işsizliğin yüksek olduğu yerlerden... Sorunların yığıldığı çözümün üretilmediği kentlerden geliyor kardeşlerimiz, arkadaşlarımız.

Sorumluluğumuz ağır, işimiz çok, içimiz kıpır kıpır. Marmaris kampını bitirir bitirmez düştük yollara. Marmaris’ten Van’a 26 saat yolculukla hayaller kurarak, kimi zaman rüyalar görerek geldik. Yepyeni yüzlerle tanışacak olmanın, arkadaş olmanın heyecanını taşıdık. Onlar da nasıl heyecanlıdır şimdi. Bavullarını tatlı bir telaşla hazırlamış belki de hayatlarında ilk defa ailelerinden uzağa bir yere gidiyorlar. Biliyorum aralarında ilk defa yaşadığı yerden başka bir yere yolculuk eden var. İlk defa yüzecek olan, ilk defa yüz kişinin karşısında konuşacaklar var. Heyecanımız ikiye katlanıyor. Birbirimizden öğreneceklerimiz, birbirimizle paylaşacaklarımız belki de hayatımızı değiştirecek.

HAYALLERİMİZİ GERİ ALACAĞIZ

Türkiye Gençlik Birliği’nin yaz kamplarının kapısından giren, o kapıdan girdiği gibi çıkmaz. O kapı mutluluğa, umuda, özlemlere götürür. O kapıdan giren arkadaşlar dünyasında kendini bulur. Kendini ve başka bir dünyayı keşfeder. Anadolu’nun bağrındaki saklı cevherler TGB yaz kamplarında ortaya çıkar. Yalnızca kendini keşfetmekle kalmaz yanındakinin içindeki cevheri de ortaya çıkartır.

En önemlisi TGB yaz kamplarına katılan genç hayal kurar. Hayal kurmak deyip geçmeyin, hayali olmayanın hedefi de yaşamak için bir nedeni de olmaz. İnsan hayalleri kadar yaşar ve yapar. Marmaris kampında Türkiye’nin önündeki zorlukları, sorunları ve çözümleri tartışırken bir arkadaşımız “Bu sistem benim hayallerimi aldı. Hayalini kurduğum mesleği yapamayacağım.” dedi. Kim, hangi güç hayallerimizi elimizden alabilir? Gel hayallerimizi geri alalım. Hayallerimizi gerçekleştireceğimiz bir dünyayı beraber kuralım. Bu çürümüş sistemi, bu insanların birbirinin üstüne bastığı düzeni yıkalım dedik. Geldi. Nilgün, şimdi TGB’li. Söz verdik beraber hayallerimizi geri alacağız.

Van Gölü kampının ilk akşamı kampa katılan arkadaşlarla tanışmaya başladık. Kampa katılan arkadaşların ağırlığı liseli ya da liseden yeni mezun olmuş. Bir arkadaş daha lise ikinci sınıfta okulu bırakmış. Nedenini sordum “Sevmiyorum, bir şey öğrenmiyorum, boştur…” dedi. Peki ne yapmak istiyorsun diye sorduk. “Hiçbir şey, hayal kurmayı bıraktım.” dedi. 16 yaşında bir gencin hayal kurmasını engelleyen nedir?

İŞSİZLİK GARANTİLİ EĞİTİM

Her şey bir düşle başlar. Düşlerimizi süsleyen bir dünya var. Emeğin üstün olduğu, arkadaşlığın hakim olduğu bir dünya. Bu dünyayı kurmak için mücadele ediyoruz. Bu dünyayı kurabileceğimizi Türk gençliğine hatırlatıyoruz.

Çürüyen ve çürüten emperyalizm eğitim sistemimizi niteliksiz hale getirdi. Oysa eğitim yeni insanın yaratılması demektir. Bırakalım yeni insanın, yani Cumhuriyet insanının yetişmesini, bu sistem gençliğin heyecanını öldürüyor, hayallerini söndürüyor. Bize neden eğitim aldığımızı bile unutturuyor. Sonunda işsiz kalacağıma, mesleğimi yapamayacağıma eminim neden okuyayım diye soruyor arkadaşlar. İşsizlik garantili devlet eğitimi! Tarlalarımız var, ekip biçeyim diyor. Sonra hesaplıyor mazotu, gübresi, tohumu… Altından kalkamam diyor.

VAN GÖLÜ KIYISINDA KURULAN HAYALLER

Her yerde gençlerin hayallerinin söndüğünden, geleceklerinin karanlık olduğundan söz ediliyor. Bizlerin de buna inanması, kabul etmesi bekleniyor.

Oysa durum hiç mi hiç öyle değil. Buradaki gençler hiç umutsuz olmadı. Buradaki gençler hiç yalnız kalmadı. Gençlerin engin denizler kadar büyük hayalleri var. Gençlerin ırmaklar gibi coşkun iyimserliği var. Van Gölü’nün kıyısında yükselen kahkahalar, kurulan hayaller, başlayan arkadaşlıklar Doğu’nun dağlarına sıkışıp kalmayacak. Zılgıtlarımız dağları aşacak, halaylarımızdaki birliğimizi yarınlara taşıyacağız. Van Gölü’nün kıyısında attığımız adımlar, diktiğimiz fidanlar birkaç yıl içinde Türkiye’nin her yerine saçılacak.

Biz şimdiden başladık. Birkaç sene içinde okuyacakları üniversiteleri, tercih edecekleri bölümleri, edinecekleri meslekleri konuşmaya başladık. En önemlisi ellerimizde yükselecek yarınları, bağımsız, üreten ve mutlu bir Türkiye’yi kurmaya başladık. Ağustos ayının ilk haftasını, yazın en sıcak günlerini geçirdiğimiz Van kampımız sadece bir başlangıç. Türkiye’nin önünde zorluklar var, bizim ise o zorlukları yenecek gençliğimiz, heyecanımız, gücümüz var. Şimdi Van’dan bir başlangıç daha yaptık. Doğu’nun gençlerini, Doğu’nun sıcaklığını, Doğu’nun incilerini ve yiğitlerini iktidar yapacağız! Van’ın ve Doğumuzun çelik yüreklerini, inci kalplerini, aydınlık zihinlerini iktidar yapacağız.