Vatan Partili sanatçılardan ortak çağrı: Popüler kültüre değil gerçek sanata kaynak
Vatan Partisi Sanat Büro Üyesi Ekrem Ataer, ABB’nin konser israfının ardından çağrıda bulundu. Yapılan israfı Şah Hatayi’nin şiiriyle eleştiren Ataer, popüler kültüre, organizasyon şirketlerine değil gerçekten sanata kaynak ayırılması gerektiğini söyledi.
Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin yüksek bütçelerle düzenlediği konserler tartışılmaya devam ediyor. Vatan Partisi Sanat Büro Üyesi Ekrem Ataer, yerel yönetimlerin konser ve kutlama organizasyonları için yapılan harcamalarla ilgili İstanbul İl Başkanlığı’nda basın açıklaması yaptı.
Ataer açıklamasında, başta büyükşehir belediyeleri olmak üzere yerel yönetim noktalarında düzenlenen konserler için ayrılan bütçelerin kamuoyunda büyük bir tepkiye yol açtığını belirtti.
YAVAŞ KONSER İSRAFINI DOĞRULADI
Yavaş’ın konserlerle ilgili düzenlediği ve soru kabul etmediği basın toplantısında iddiaları doğruladığını kaydeden Ataer, “Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mansur Yavaş’ın söz konusu konserlerle ilgili yaptığı açıklamayı dikkatle dinledik. Sayın Yavaş ünlü sanatçılar için düzenlenen konser bütçelerini kalem kalem açıkladı ve iddia edilen bütçeleri bir noktada doğruladı” ifadelerini kullandı.
Yavaş’ın düzenlediği basın toplantısında bir gerçeği açıkladığını kaydeden Ataer, o gerçeğin ise belediyelerin ve kamu kurumlarının popülist sanat anlayışını desteklemesi olduğunu belirtti;
"Ne yazık ki Türkiye’de belediyeler ve bazı kamu kurumları popülist sanat anlayışını maddi olarak desteklemektedir. Popüler sanatçılarla düzenlenen konserler, iddia edildiği gibi kültür ve sanat hayatına katkı sunan bir tür kamu hizmeti değil, belediyelerin reklam ve şov çalışmalarıdır”
BU BÜTÇELERLE NELER YAPILMAZDI
Söz konusu organizasyonlarla kamu kaynaklarının kültür ve sanat faaliyeti adı altında israf edildiğini vurgulayan Ataer, “Kamu kaynakları kültür ve sanat faaliyeti adı altında açıkça israf edilmektedir. Böylesine dev bütçelerle neler yapılmazdı ki” ifadelerini kullandı.
İsraf edilen kaynaklarla kültür ve sanat için yapılabilecekleri sıralayan Ataer, “Popüler sanatçılara, menajerlik ve aracı firmalara alenen akıtılan bu kaynaklarla, etkinliklere harcanan bu bütçelerle; yüzlerce sanat merkezi, daha iyi orkestralar ve tiyatrolar, sinemalar yapılabilirdi. Çocuklar ve gençlerin sanata ulaşımı artırılabilir, eğitim merkezlerinin daha iyi koşullarda faaliyet yürütmesi sağlanabilirdi. Ayrıca bu sayede binlerce sanatçı geçim kaygısından kurtulup, güven içerisinde sanat faaliyeti sürdürülebilir mekanlara kavuşturulurdu. Bu bütçelerle, uyuşturucu bağımlısı olan vatandaşlarımız, sanat ve spor aracılığıyla topluma yeniden kazandırılabilirdi” dedi.
Açıklamasında organizasyon şirketine değinen Ataer, belediyelerin etkinlikleri neden kendisinin düzenlemediğini sorguladı. Ataer, “Diğer bir mesele ise organizasyon şirketleri meselesidir. Yerel yönetimler bir etkinlik düzenlemekten aciz midir ki, piyasayı tekeline almış organizasyon şirketlerine bu faaliyetleri ihale etmekte ve onlara yüksek miktarda ödemeler yapmaktadır?” ifadelerini kullandı.
Kamu kurumlarının “arpalık” olmadığını kaydeden Ataer, “Aslında bugün tartışılan sistemdir. Sadece Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde değil maalesef birçok belediyede ve diğer kamu kurumlarında benzer durumlar yaşanmaktadır. Kamu kurumları “arpalık” değildir. Bu noktada kamu vicdanı mağdur edilmiş, incinmiş, incitilmiştir” diye konuştu.
KAYNAKLAR GERÇEKTEN SANATA AYRILSIN
Açıklamasının devamında sanatçıların emeğinin karşılığını alırken töhmet altında bırakıldığını kaydeden Ataer, “En önemlisi gerçekten sanat ve sanatçılar incitilmiştir. Bundan sonra gerçek emeğinin karşılığını almak durumunda olan sanatçılar da töhmet altına alınmış ve şüpheli hale getirilmiştir. Bir diğer konu bölge seçmeni bir anlamda aldatılmış, mağdur edilmiştir” ifadelerini kullandı.
Açıklamasında hem sanatçılara hem de sanatseverlere ortak çağrı yapan Vatan Partisi Sanat Büro Üyesi Ekrem Ataer, atılması gereken adımları tek tek sıraladı;
• Halkın ödediği vergilerden oluşan ve yerel yönetimlerin kasasından kültür sanata ayrılan bütçeler, gerçekten kültür ve sanatı desteklemek için kullanılmalı.
• Yeni sanat merkezleri, orkestralar, korolar, şehir tiyatroları gibi, yönetmeliklerle idare edilen, sürdürülebilir sanat kurumları şehirlerimize kazandırılmalıdır.
• Bütçelerin bu yönde harcanması için gerekli yasal düzenlemeler bir an önce yapılmalıdır.
• Bu konuda bundan önce yapılmış ve kamu vicdanında soru işaretlerine sebep olacak tüm etkinliklerin süreçleri ve reel sonuçları inceleme altına alınıp, kamunun yüksek anlayış ve idrak seviyesi göz ardı edilmeden ivedilikle açıklanmalıdır.
Açıklamasının sonunda Ataer, kamu kaynaklarının israf edilmesine Şah Hatayi’nin şiirini hatırlattı;
Ezel bahar olmayınca
Kırmızı gül bitmezimiş
Kırmızı gül bitmeyince
Sefil bülbül ötmezimiş
Dost bülbüller gelir ötmeye
Güle sarılıp yatmaya
Bağıban gülü satmaya
Gül kadrini bilmezimiş
Gel ey bağban satma gülü
Haramdır parası pulu
Ağlatma sefil bülbülü
Gözyaşını silmez imiş