Vatan Partisi Çin’de dünyaya müjdeledi: ‘Türkiye Atlantik bloğundan koptu’

Dördüncü Deniz İpek Yolu Uluslararası Think-Tank Forumu, Çin’in Guangzhou kentinde “21. Yüzyıl Deniz İpek Yolu ve Kaliteli Gelişme” başlığıyla toplandı. 61 ülkeden 283 katılımcının olduğu Forum, Türk-Çin İş Der’in üyesi olduğu İpek Yolu Uluslararası Think Tank Derneği ve Guangdong Eyalet Hükümeti’nin evsahipliğinde; Çin Komünist Partisi Uluslararası İlişkiler Bakanlığı’nın ve Guangdong Uluslararası Araştırmalar Üniversitesi’nin örgütlemesiyle düzenlendi.

HİNDİSTAN KUŞAK VE YOL’A KATILACAK
Açılış oturumunda Çin Komünist Partisi Uluslararası İlişkiler eski Bakan Yardımcısı Bayan Xu Luping, Kuşak ve Yol Girişimi’ni ilerletmek, anlaşmazlıkları çözmek ve tarafların haklarını korumak için mekanizmeler kurmak aşamasına gelindiğini belirtti. Hindistan’ın eski bakanlarından, Başbakan Mori’nin danışmanı ve milletvekili, Subramanian Swamy ise, Hindistan’ın Kuşak ve Yol Girişimi’ne mutlaka katılacağı müjdesini verdi. İnsanlığın Asya çağına girdiğini, geçen yüzyılın yoksul ülkeleri olan Çin ve Hindistan’ın, geleceğin yenilikçi ülkeleri olduğunu, Asya’nın Asyalılara ait olması gerektiğini söyledi.
Dünya Bakanı eski Başkan Yardımcısı ve baş ekonomisti Prof. Lin Yifu, gelişmiş ülkelerin yoksul ülkelere yardım etmediğini, eşitsizliği giderek artırdığına dikkat çekerek, Kuşak ve Yol Girişimi’nin gelişen ülkelerin yeni gelişme mekanizması olduğunu belirtti.
Çin Ulusal Kalkınma ve Reform Komisyonu Kuşak ve Yol Girişimi Tanıtım Merkezi Genel Müdürü Zhai Dongsheng, yüksek kaliteli gelişme için, yüksek kaliteli bir iç işleyiş gerektiğini vurgulayarak, Kuşak ve Yol ülkelerinin ortak şirketler kurması çağrısını yaptı. Çin Sosyal Bilimler Akademisi Dünya Ekonomi ve Siyaseti Enstitüsü (IWEP) Başkanı Prof. Zhang Yuyan açılış oturumunun en dikkat çeken konuşmasını yaptı. İngiltere Sanayi Devrimini incelediğini söyleyen Prof. Zhang, devrimin nedeninin yeni teknoloji ve icat olmadığını, mevcut teknolojinin yeni bir bağlam içinde kullanılarak devrim yapıldığını belirtti. Gelişmede belirleyici olanın fikir ve yetenek olduğunu, mevcut teknolojinin, insanlığın çoğunluğu için kullanılması tercihinin ve bunun başarıyla uygulanmasının değişimin itici gücü olduğunu söyledi. IWEP Başkanı, ABD Başkanı Trump’ın doları bir silah gibi kullandığını hatırlatarak, bu politikanın dolardan uzaklaşmayı hızlandırdığını, artık yeni bir uluslararası para sisteminin kurulmasının şart olduğunu vurguladı.

EN ÇOK TÜRKİYE KONUŞULDU
Öğleden sonraki 13 paralel oturumdan en kalabalığı birinci oturumdu. Arjantin, Ermenistan, Gürcistan, Haiti, İtalya, Kamboçya, Kenya, Meksika, Moğolistan, Rusya Federasyonu, Tayland, Tonga, Türkiye, Vanuatu, Yeni Zelanda’dan temsilcilerin bulunduğu oturuma, Çin Komünist Partisi Uluslararası İlişkiler Bakanlığı yetkilileri ve Guangdong Uluslararası Araştırmalar Üniversitesi, Guangdong Uluslararası Stratejiler Enstitüsü, Sun Yat Sen Üniversitesi ve Jinan Üniversitesi öğretim üyeleri ile Halkın Günlüğü gazetesi Yazı İşleri Müdürü Xin Benjian da katıldı.
Bu oturumda en çok Türkiye konuşuldu. Adnan Akfırat’ın sunuşu iki kez alkışlandı, salonda heyecan yarattı. Akfırat, 70 yıllık NATO üyeliğinin sonucunda Türkiye’nin toprak bütünlüğünün ve ekonomisinin tehlikeye girdiğini ancak Barış Pınarı Harekatı’yla, bölücülüğün arkasındaki esas güç olan ABD’nin büyük darbe yediğini belirtti. Türkiye’nin önünde daha çetin bir görev olan üretim devrimi olduğunu vurgulayan Akfırat, Türkiye’nin toprak bütünlüğünü ve üretim devrimini ancak Asya ülkeleriyle birlikte gerçekleştirebileceğini, bunun bir ideolojik veya konjonktürel tercih olmadığını, ekonomi politiğin zorunluluğu olduğunu açıkladı. Türkiye’nin en büyük iki ticaret ortağının Rusya ve Çin olduğunu hatırlattı.
Akfırat, Barış Pınarı Harekatı’nın sadece Türkiye için değil Asya ülkelerinin güvenliği için yapıldığını olgularla anlattı. Vatan Partisi Çin Temsilcisi de olan Akfırat, Barış Pınarı Harekatı’na ilişkin Çin’in izlediği politikayı eleştirdi ve Çin’in Kuşak ve Yol’un güvenliği için aktif olarak Türkiye’nin yanında olması gerektiğini söyledi.