33 köylümüze NATO kurşunu sıkıldı
5 Temmuz 1993'te Başbağlar'da şehit edilen 33 vatandaşımız anıldı. Törende muhtardan sonra ilk konuşmayı Vatan Partisi yaptı. Gençer, 'PKK’ya o silahları NATO Gladyosu verdi. NATO'dan çıkalım bu acılar yaşanmasın.' dedi
Erzincan’ın Kemaliye ilçesinin Başbağlar köyünde terör örgütü PKK’nın şehit ettiği 33 vatandaşımız törenle anıldı. Köy muhtarı Ali Akarpınar, katliamın milli birlik ve bütünlüğü hedef aldığını söylerken Vatan Partisi Genel Sayman Vekili Yıldırım Gençer de Başbağlar halkının 33 şehit verdiğini ancak eğilmediğini vurguladı.
5 Temmuz 1993’te Başbağlar köyünde 33 köylümüz, terör örgütü PKK tarafından kurşuna dizildi. Katliamın üzerinden 29 yıl geçmesine rağmen acılar hala dinmedi. 33 şehit için Başbağlar Kültür Evi önündeki anma töreninde köy Türk bayraklarıyla donatıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan törene Erzincan Valisi Mehmet Makas, 3. Ordu Komutanı Korgeneral Yavuz Türkgenci, Jandarma İl Komutanı Hüsamettin Erol, Erzurum Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Mehmet Çimen, Erzincan Emniyet Müdürü Kenan Kurt, Ak Parti Milletvekili Süleyman Karaman, CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Vatan Partisi Genel Sayman Vekili Yıldırım Gencer, çok sayıda siyasi parti temsilcisi, belediye başkanı ve kitle örgütü temsilcisi katıldı.
‘ADALET İSTİYORUZ’
Törende ilk konuşmayı Başbağlar Köyü Muhtarı Ali Akarpınar yaptı. Akarpınar, “Halkımıza korku vermek isteyen Haçlı zihniyetlerinin uşakları hain saldırılarını, 2 Temmuz 1993 tarihinde Sivas’ta, akabinde 5 Temmuz’da Başbağlar’da önceden hazırlanmış ve kurgulanmış olarak sahneye koydular. Asıl amaçlarının milletimizin birlik ve bütünlüğünü vatandaşlarımızın arasına ayrılık tohumları atarak devletimizi zayıf düşürmek ve bölmek olduğunu gördük. 29 yıldır adaletin tecelli etmesini bekliyoruz. Faillerin ve arkasındaki hainlerin hesap vermesini bekliyoruz. Adalet istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
‘ABD TARAFINDAN PLANLANDI’
Akarpınar’ın ardından siyasi parti temsilcileri kürsüye geldi. Vatan Partisi Genel Sayman Vekili Şehmus Yıldırım Gencer, “PKK terör örgütü tarafından 33 yurttaşımıza sıkılan kurşunlar hala yüreğimizdedir. Başbağlar şehitlerimizi rahmetle anıyoruz” dedi. Gençer, şöyle devam etti: “29 yıl önce göğsümüze saplanan o kurşunların, o silahların nereden geldiğini çok iyi biliyoruz. PKK terör örgütünü büyüten, ellerine o silahı veren ve Başbağlar köylümüze doğrultan NATO Gladyosudur. Önce 2 Temmuz 1993 günü Sivas Madımak’ta FETÖ tertibiyle aydınlarımız yakıldı, üç gün sonra Kemaliye Başbağlar’da vatan evlatlarımız şehit edildi. İki eylemde ABD/NATO tarafından planlanmış ve uygulanmıştır. Failler bellidir. Bu gerçeği en iyi Başbağlar köylümüz bilmektedir. Hiçbir köy yok ki NATO Gladyosuna karşı 33 şehit versin. Başbağlar halkımızı kutluyoruz, 33 şehit verdiler ancak eğilmediler, terör örgütü PKK’nın kurşunları sizlere diz çökertemedi. Başbağlar köylüsü dimdik ayaktadır.” şeklinde konuştu.
Gencer, 29 yıl önce NATO tarafından üzerimize çevrilen namluların hedefinde Türk milletin bölünmez bütünlüğü ve birliği olduğunu, o namluların bugün de hedef aldığını belirtti.
‘SİLAHLAR AYNI’
Gencer, Başbağlar’daki silahların bugün Doğu Akdeniz’de Mehmetçiği doğrultuğunu söyleyerek, “Başbağlar’da üzerimize doğrultulan silahları, 15-16 Temmuz Darbe girişiminde gördük. Aynı silahlardı. Başbağlar köylümüzü hedef alan silahlar bugün Doğu Akdeniz’de, Ege’de, Suriye’nin kuzeyinde Mehmetçiğimizi hedef almaktadır. O silahların markası, modeli değişebilir ancak silahları tutan el ve tutturan el aynıdır. Başbağlar’da köylümüze uzanan silahlar, bugün PKK/HDP’nin elindedir” dedi.
‘ŞEHİT OLMAYA HAZIRIZ’
ABD/NATO’nun yeni Başbağlar tertiplemek, Mehmetçiği şehit etmek için PKK’ya binlerce tır silah verdiğini ve Yunanistan’a üsler kurduğunu ifade eden Gencer, şöyle devam etti:
“Başbağlar ve Madımak şehitlerimizin kanları yerde kalmadı. Devletimiz, ordusuyla ve polisiyle PKK terör örgütüne kök söktürmektedir. Türk Milletinin verdiği bu mücadele başarıyla sonuçlanacaktır. Başbağlar’ın acısı derindir, bin yıl geçse de yüreklerimizden silinmez. Ancak o büyük acılarla terörle mücadeleye daha sıkı sarılıyoruz, önümüzdeki görevleri aklımızdan hiç çıkarmıyoruz. Başbağlar’ı, Madımak’ı, 15-16 Temmuz darbesini tekrar yaşamak istemiyorsak NATO’dan çıkalım. Başbağlar’da yüreklerimiz bir daha yanmasın istiyorsak HDP’yi kapatalım. NATO’dan çıkalım, bir daha Başbağlar’da 33 canımız şehit olmaz. NATO’dan çıkalım, PKK’nın kökünü kazırız. Hepimiz vatanımız için Başbağlar köylüsü gibi şehit olmaya hazırız. 33 şehidimizin emaneti bilinçlerimizde ve yüreklerimizdedir.”
‘BERABER YÜRÜDÜĞÜMÜZÜ HESAPLAYAMADILAR’
Erzincan Valisi Mehmet Makas da törendeki konuşmasında şunları kaydetti: “Tarih değil hatalar tekerrür eder. Bir daha aynı hatalar yapılmasın ve yürekler toplu vursun diye bu anma törenlerini yapıyoruz. Bu millet, merhameti ile dünyaya iz bırakmış bir millet. Bizim milletimiz Atatürk’ün tarifiyle ‘Ne Mutlu Türküm’ şiarıyla hareket edip, kendini Türk hissedebilen bir millet. Milletimiz tarihin hiçbir safhasında hiçbir zaman zulmetmemiş bir millet. Madımak’ta yürekleri yakan kimse Başbağlar’da kurşunu sıkan kimse bu milletin ferdi olmaz. Bu milletin fertleri hiçbir zaman mazluma silah çekmemiş, mesele vatan millet olmadığı müddetçe silah çekmemiştir. Bir şeyi hesaplayamadılar. Bizim milletimiz merhametin, adaletin ve hoş görünün timsali olarak en büyük hasreti birlik ve beraberlik olan bir millettir. O beraberlik etle tırnak gibi birbirine geçmiş. Alevinin Sunninin kardeşliğini hesaplayamadılar. Kürt’ün Türk’le beraber yürüdüğünü hesaplayamadılar.”
Konuşmaların ardından Şehitler Anıtı ve Şehitlik ziyaret edilerek dualar okundu.
PERİNÇEK’TEN ‘ÖN CEPHEDEYİZ’ MESAJI
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek de Başbağlar Köyü Muhtarı Ali Akarpınar’a bir mektup gönderdi. Perinçek, mektubunda şu ifadeleri kullandı: “29 yıl geçti. Ancak acısı 29 bin yıllıktır. Ama o kurşunları o teröristlere ABD ve İsrail devletlerinin verdiğini unutmadık, unutmayacağız. Başbağlar’dan üç gün önce Sivas Madımak Oteli’nde aydınlarımızı yaktıklarını da unutmadık ve unutmayacağız. Şehitlerimizi vatan toprağına ve bağrımıza gömdük. Onların aziz hatıraları, bize güç veriyor, bize cesaret veriyor. Her yıl şehitlerimizi sizlerin önderliğinde rahmetle ve saygıyla anıyoruz. Bu anma toplantıları, bizlerle birlikte Türk milletinin vatana bağlılık bilincini aydınlatıyor. “Başbağlar ve Madımak katliamları, NATO’nun Türkiye Cumhuriyeti Devletimizi ve Türk milletini hedef alan tertipleridir. NATO’ya bağlı Gladyo denen örgütü en son 15-15 Temmuz 2016 gecesi tanıdık. O gece sahnelenen FETÖ Darbesi, aslında Başbağlar ve Madımak katliamlarının devamıydı. Ancak Türkiye artık ABD emperyalizmine de NATO’suna da FETÖ’süne de ve PKK’sına da gereken uygulamayı yapmaktadır. Bugün Türkiye hapishanelerinde NATO generalleri yatıyor.
‘PKK VE FETÖ’YÜ TEMİZLEYECEĞİZ’
“Başbağlar’dan bütün Türk milletine ve insanlığa sesleniyoruz: Kararlıyız, devlet ve millet olarak PKK ve FETÖ terörünü temizleyeceğiz. Biz Kemaliyeliler, bu mücadelede şehitlerimizle ve kahramanlarımızla her zaman en ön cephedeyiz. Bununla gurur duyuyoruz. “Bizleri birbirimize bağlayan bu unutulmaz günde aranızda olamadığım için üzgünüm. Lütfen bağışlayın. Bu törende Vatan Partisi’ni ve hemşerinizi partimizin önde gelen liderlerinden Genel Sayman Vekilimiz Sayın Yıldırım Gençer temsil etmektedir. Bugün belki uzaktayım, ancak yüreğimle ve umutlarımla sizlerle birlikteyim. Başbağlar şehitlerimizi rahmetle ve saygıyla anıyorum. Bütün köylülerimizin ve milletimizin acısını yürekten paylaşıyorum. Hepimiz, Başbağlar şehitleri gibi vatanımız için gerekirse canımızı vermeye hazırız.
‘DAĞLAR VE KAYALAR UĞRUNA CAN VERİRİZ’
“Değerli Köylülerimiz, değerli komşularımız, biz Kemaliyeliler gerçi toprağımız yoktur, dağlar ve kayalar uğruna can veririz. Biz Kemaliyelilere, vatanımızın dağları ve kayaları emanet edilmiştir. Her zaman emanetin sahibiyiz. Vatan ve millet davasında her zaman en öndeyiz. Siz aziz köylülerimizi, bütün komşularımızı yürekten duygularla selamlıyor, saygılarımı yolluyorum.”
‘BİZİ BÖLMEK İSTEYENLERİN İŞİ’
Katliamdan yaralı kurtulan Başbağlar köyü muhtarı Ali Akarpınar, 100 kişilik terörist grup tarafından 29 yıl önce baskına uğradıklarını, yaşanan acı olayın izlerini yıllar geçse de hafızalarından silemediklerini ifade etti. Aydınlık’a konuşan Akarpınar, köyün imarı konusunda çok önemli çalışmalar yapıldığını ama haklarını helal etmedikleri bir konu olduğunu belirterek şöyle konuştu: “Adli süreç, Başbağlar için kanayan bir yara. Başbağlar köyü yalnız kendi için adalet istemiyor. Zulme uğramış herkes için istiyor. Terörün arkasında bulunan hain güçlerin ortaya çıkarılmasını istiyoruz. Davalar takipsizlikle sonuçlandı. Komisyonlar kuruldu, Meclis’te ifadelerimizi aldılar ama ondan da sonuç alamadık. Sivas’la ilgili bir rapor düzenlendi ama Başbağlar için bir tek satır yok. Adalet herkese eşit olsun, dağdaki çobana da Ankara’da oturan Cumhurbaşkanına da eşit olsun. Bizim intikam alma, kin gütme niyetimiz yok. Zulme uğrayanlar adına adalet istiyoruz.”
‘KÖYÜMÜZÜ TERK ETMEDİK’
Yaşanan katliamın sorumlusunun haçlı zihniyetleri olduğunu ifade eden Akarpınar şöyle devam etti: “Türkiye’nin zayıf düşmesini amaçlayan, Türkiye’nin bölünmesini isteyen kişilerin işi. Türkiye’nin 7 parçaya bölünmesini isteyenlerin işi. Bugün Suriye’de, Kuzey Irak’ta olan dış düşmanlarımızın işi. Bu, kurgulanmış bir senaryo. Biz korkmadık, köyümüzü de terk etmedik, buradayız. Tekrar ölmek gerekirse de ölürüz. Dünyanın süper gücü belli. PYD ve PKK’yı kim silahlandırdıysa o. Dünyanın bir ucundan gelmiş burada ne işi var ABD’nin. Onu bilmeyen yok zaten. Bizim zayıf düşmemizi ve onların mandasına girmemizi istiyorlar.”
‘İNSANLARI KIŞKIRTMAK HAİNLİKTİR’
Köyün hocası Hüsamettin Pınarlı da “Sünni Alevi kışkırtması için bunu yaptılar. Cennetin tapusunu verseniz Başbağlar’da bir tane bile tarikatçı bulamazsınız. Mezhepçilik burada sökmez. İnsanları kışkırtmak hainliktir” dedi.