Vatan Partisi İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Serhan Bolluk: Seçmen devrimci çözümlere yakın
Vatan Partisi İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Serhan Bolluk... Neden aday oldunuz, dedim Bolluk’a. ‘Devrimci çözümleri anlatmak için’ diye yanıt verdi. Ne farkınız var, dedim. ‘Memleketin lehine tek bir işlerini göremiyorum’ dedi. İzmirli farkında mı? ‘Tepkilerini gözlerinden okuyoruz’ dedi.
Bizim Aydınlık okuru, Ulusal Kanal izleyicisi, Vatan Partisi kadroları, gençleri, dostları, Ergenekon tutsakları, yakınları… Son 30 yıl Türk siyasetiyle ilgilenmiş kim varsa Serhan Bolluk’u tanır. Aslen tıp doktoru, ama ömrünün üçte ikisinde Aydınlıkçı gazeteci, siyasetçi. Kalan üçte birinde de daha çocuktu… Geçen yıl İzmir İl Başkanı oldu. Ortalıkta henüz hiçbir aday yokken, CHP aday adayları kavgaya tutuşmuş, AK Parti’de sessiz sedasız pazarlıklar sürerken Vatan Partisi Büyükşehir Belediye Başkanı adayı oldu. Geçen yıl Ekim ayından beri İzmir kazan onlar kepçe, ekibiyle propaganda çalışması yürütüyor. Ancak boş bir aralık bulduk, odasına sızdık, adaylığını, gözlemlerini, beklentilerini konuştuk.
YOLA ERKEN ÇIKTIK
-
Uzun yıllar gazeteci olarak tanıdık sizi. İl Başkanı oldunuz, kısa süre sonra adaylığınızı açıkladınız. Hangi saikle bu kadar hızla adım attınız?
Örgütte ilk değil, daha önce Genel Sekreterlik, Genel Saymanlık gibi görevlerde bulundum. Adaylık konusunda ise, İl başkanı olduğumda zaten kafamda bu vardı. Partimizin fikirlerini anlatalım, oy alalım düşüncesiyle hareket ettik. Bugüne kadar üslendiğim görevler, aldığım eğitim, yaşadığım pratik buna müsait. Bunlardan bir adaylık çıktı, Genel Merkezimiz destekledi, teşvik etti. Onun üzerine adaylığımızı ilan ettik. Tabi bunun şöyle bir faydası da oldu, yola erken çıktık ve daha çok insanla temas etme şansımız oldu.
-
Sizi zor yakaladık, her gün programınız dolu. Seçim çalışmasında nasıl bir strateji izliyorsunuz?
İş bölümü yaptık ister istemez. İl sekreterimiz, il başkan vekilimiz, saymanımız, Propaganda Büro Başkanımız örgütü seferber etmek, seçim faaliyetlerini düzenlemekle uğraşıyor. Bense dış temaslara yoğunlaşıyorum. Parti dışındaki İzmirlilere ulaşmayı hedefliyoruz. Ne kadar çok insana ulaşabilirsek, izmir'de o kadar oy alacağız. Onu görüyorum çünkü tablo şu: Çok ciddi bir arayış var seçmen.
CHP’DEKİ İSYANIN NEDENİ
-
Nasıl bir arayış var?
Altılı masa ve başta CHP olmak üzere bütün bileşenlerine çok ciddi bir tepki var. Adaylar ilan edildiğinde hep isyanlar oldu. Ben onun salt bir adaylığa itiraz olduğu kanaatinde değilim. Çünkü CHP şimdiye kadar adaylıklarını hep böyle belirliyordu. Ya orada değişen bir şey yok. Yani İzmirlinin eğilimini yoklayarak aday tespiti diye bir şey bugüne kadar olmadı. Hep Genel Merkezleri adaylar belirledi
-
Bu kez çok ayyuka çıktı ama… Sahada gözlemleriniz nedir?
Tepkinin kaynağı CHP’nin bugüne kadar izlediği politikalar. Türkiye'nin aleyhinde, tamamen Amerika tarafında! Özetle böyle söyleyeyim. Türkiye'nin lehine yaptıkları bir tane iş göremiyorum ben. Gerek yerel yönetim düzleminde gerekse merkezi politikaları itibariyle ne yaparlarsa yapsınlar bu ülkenin aleyhine çalışıyor. Tabi bunun bilinçlere çıkması diye bir durum var artık.
-
Burada Tunç Soyer'e tepki, CHP tepkisiyle eşleşti mi?
Kesinlikle hayır, çünkü Tunç Soyer aday olmadı bile. Ama tepkiler arşa çıktı. Bugüne kadar düzgün hizmet verememesi, İzmirlinin ondan memnun olmaması gibi faktörler var tabi, ama bunların hepsi ikinci üçüncü etkenler. Esas mesele izlenen politikalar! Mayıs seçimleri sonrası ben şu sözü çok duydum: İyi ki kazanmamışız. Tabi bunu diyen kendileri! Yani kazansaydık vay geldi memleketin başına, diyorlar.
SEÇMEN ARAYIŞ İÇİNDE
-
İzmir hep ‘sol’ diye biliniyor. Ak Parti ne durumda?
Daha önceden burada sağ yönetimler vardı, insanlar sağ diye bilinen önceki başkanlarını hayırla yad ediyor, ama artık sağ sol diye ayrım yok. Ak Parti tarafında şöyle bir tablo var, genel hayat şartları! Ak Parti İzmir'i yönetmemesine, İzmir halkı böyle bir tecrübe yaşamamasına rağmen, Ak Parti’nin izlediği hayat pahalılığı başta olmak üzere genel politikalara tepki var. Mesela dış politika! Bir türlü nereye oturduğu belli olmayan politikalar, o tarafa karşı çok ciddi bir tepki yaratıyor, onu da görüyoruz.
-
Arayış dediniz, Ak Parti seçmeninde de geçerli mi?
Orada da bir arayış var. Yani sadece CHP veya İyi Parti seçmeninde değil, Ak Parti seçmeninde de bir arayış var. Dolayısıyla vatan partisi'nin İzmir'de şansı yüksek.
-
Vatan Partisi'nin fikirlerini anlatıyoruz, dediniz. Tepkiler nasıl? Bu arayışı karşılıyor mu?
Bizden önceki il yönetimlerinin de çok çabası var elbette. Bazıları ilk olmak üzere ama çoğu daha önce partimizde temas etmiş. Burada önemli olan şu, atmosfer değişti. Yani bizim diyelim ki bir sene önce yaptığımız bir ziyaretle bugün yaptığımız ziyaret arasında fark var. Vatan Partisi değişmedi ama iklim değişti. Bize tepkiler son derece olumlu ve çok dikkatle dinliyorlar, ziyaretlerde etkilerini görüyorum. Çünkü kimsenin söylemediği şeyleri söylüyoruz. Zihinler Vatan Partisi’ne çok daha açık.
-
Hiç mi tartışma çıkmıyor?
Olmuyor mu mutlaka oluyor. Fakat bunların hepsi çok makul tartışmalar. Öğrenmeye, Vatan Partisi'ni tanımaya yönelik tartışmalar ve sorular. Bu da bizi tabi çok memnun ediyor.
İZMİR’DE CEBİNİ DOLDURMAYA BAKAN ADAYLAR VAR!
-
İzmir’e bir lider lazım: İzmir’de lider yok! Cebini doldurmaya, dar çevresinin menfaatine bakan adaylar var.
-
Plan varsa rant yok: Belediye başkanının görevini düzgün bir şekilde yapabilmesi için bir hedefinizin olması lazım. Bir planınızın olması lazım. Biz hükümetle rant kavgasına girmeyeceğiz. Çünkü bizim rant diye bir derdimiz yok. İzmir’de 5 yıldır bitmeyen metrolar, yarım kalmış opera binası, belediye binası inşaatları… İşler plan dahilinde yapılmıyor.
-
Kamucu belediye: Üretimin hizmetinde bir belediyecilik yapacağız. Tarımın, sanayinin, ticaretinin, turizmin hizmetinde bir belediyecilik yapacağız. Hedefimiz İzmir'i bölgede üretim şampiyonu yapmak. Kaynakları çarçur etmeden kullanacağız.