Vatiyye'ye Hisar takviyesi

Libya’da son günlerde tehlikeli bir askeri hareketlilik yaşanıyor.
Önceki gün Trablus'un doğusunda yer alan Tacura bölgesinde, milis güçler arasında çatışmalar yaşandığı bildirildi. Libya İlk Yardım ve Ambulans Servisi’nden yapılan açıklamada, çıkan çatışmada 9 kişinin öldüğü, aralarında sivillerin de bulunduğu 25 kişinin yaralandığı kaydedildi. Askeri hareketliliğin arkasındaki ismin ise darbeci general Halife Hafter olduğu öğrenildi.

Libya Devlet Yüksek Konseyi, Hafter'e bağlı güçlerin son günlerde ülkenin güneybatısında hareketlendiğini duyurdu. Konsey’den yapılan açıklamada, Hafter güçlerinin ülkenin güneybatısında komşu ülkelerle stratejik öneme sahip bölgelerde kontrolünü genişletmeye çalıştığı belirtildi.

Libya Ordusu ve ilgili makamların bilgisi dışında gelişen bu askeri hareketliliğin Devlet Yüksek Konseyi tarafından reddedildiği kaydedilen açıklamada, “Bu hareketliliklerin, ateşkes anlaşmasını ve askeri kurumları birleştirme çabalarını tehdit eden silahlı çatışmaya dönüşebileceğini ve siyasi sürecin çökmesine yol açabileceğini düşünüyoruz.” ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, Libya Ordusu Başkomutanı sıfatıyla Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi’ye, Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı ve Savunma Bakanı Abdulhamid Dibeybe’ye ve Genelkurmay Başkanlığına güvenlik tedbirlerini artırma çağrısı yapıldı.

Bu çağrının ardından da Libya Genelkurmay Başkan Yardımcısı Selahaddin en-Nemruş'un ülkenin güneyindeki Şuveyrif bölgesinde olası bir saldırının püskürtülmesi için hazırlık seviyesinin artırılması talimatı verdiği bildirildi.

Ayrıca Trablus Üniversitesi bir sonraki duyuruya kadar tüm fakültelerde eğitimin askıya alındığını, sınavların ertelendiğini ve idari işlerin durdurulduğunu açıkladı. Acil Tıp ve Destek Merkezi ise vatandaşlara Tacura ve Qarabulli bölgelerindeki çatışmaların yaşandığı noktalardan uzak durmaları çağrısında bulundu.

‘KAPSAMLI BİR PLANIN PARÇASI’

Hafter ise söz konusu askeri hareketliliği, “liderliğinin sınırlarını güvence altına almak ve ulusal güvenliği güçlendirmek için kapsamlı bir planın parçası” olarak tanımladı. Bu görevi yerine getirmek üzere güneybatıya doğru hareket ettiklerini söyleyen Hafter, “kimseyi hedef almadıklarını” ileri sürdü.

Ancak Libya'daki diğer askeri güçler, Hafter'e karşı koymak üzere Misrata ve Zaviye'de teyakkuza geçti. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre, Misrata'daki Ortak Operasyon Gücü mensuplarına, tüm malzeme ve teçhizatlarıyla birlikte "derhal" karargâha gelmeleri için yapılan acil çağrının ardından, askeri araçlar kentte geniş bir alana yayıldı.

VATİYYE’YE HAVA SAVUNMA

Türkiye’nin de ülkedeki güvenlik önlemlerini artırdığı bildirildi. Bu kapsamda Türk Silahlı Kuvvetlerinin konuşlu olduğu Vatiyye Üssü’nün hava savunma kapasitesinin artırıldığı kaydedildi. Libya medyasında yer alan haberlere göre üs, daha önce ABD menşeli Mim-23 Hawk hava savunma sistemi ile korunuyordu.

Ancak Türkiye, üsse Mim-23 Hawk yerine ASELSAN üretimi son teknoloji ürünü olan Hisar-O100 hava savunma sistemini getirdi. Buna ek olarak “Korkut-100/35S Spaag” hava savunma sistemi de üste konuşlandırıldı. Bu sistem de 35 mm döner topları ve "Atom" mühimmatıyla havadaki tehditlere karşı ek koruma sağlıyor.

Ayrıca Military Africa sitesi, aynı üsse helikopterler, yüksek hızlı saldırı uçakları, kanatlı füzeler ve İHA'lar dahil olmak üzere havadan gelen tehditlerin tespit edilmesi, izlenmesi, tanımlanması, sınıflandırılması ve raporlanmasına katkıda bulunan AN/MPQ-64 Radar Sistemi’nin de kurulduğunu yazdı.

JETLER ÜSSÜ HEDEF ALMIŞTI

Vatiyye Üssü, Trablus'un 127 kilometre güneybatısında ve Tunus sınırına 28 kilometre uzaklıkta yer alıyor.
2020 yılında Hafter güçlerine karşı kazanılan zafer sonrasında Trablus merkezli meşru hükümetin kontrolüne geçen üs, Türk Ordusu’nun kullanımına sunulmuştu. Ancak 5 Temmuz 2020'nin ilk saatlerinde kime ait olduğu bilinmeyen savaş uçakları üssü hedef aldı.

Üssün vurulmasından kısa süre sonra Middle East Eye'a konuşan bir Türk yetkili, “Sadece şunu söyleyebilirim: Bu saldırıyı kim yaptıysa büyük bir hata yaptı, bu saldırının bir cezası olacak.” derken, başka bir Türk yetkili de saldırıyı gerçekleştiren savaş uçaklarının Hafter'e hava desteği veren Birleşik Arap Emirlikleri Hava Kuvvetlerine bağlı olduğunu düşündüklerini ve üste herhangi bir can kaybı olmadığını söyledi.

Muhammed bin Zayid el-Nahyan'a danışmanlık yapmış siyasal bilimler profesörü Abdulkhaleq Abdulla ise saldırıdan kısa süre sonra “Birleşik Arap Emirlikleri onurlu Araplar adına Türkiye'ye hak ettiği dersi verdi.” şeklinde bir tivit attı ancak gelen tepkiler sebebiyle bu tiviti sildi. Türkiye ise saldırının ardından bölgedeki hava savunma kabiliyetlerine ek takviyeler yaptı.

LİBYA’YA AKINCI VE HÜRKUŞ

İngiltere merkezli Middle East Online sitesi ise Dibeybe yönetiminin Türkiye’den Akıncı SİHA ve HÜRKUŞ tipi eğitim ve hafif savaş uçaklarını satın almayı planladığını yazdı. Trablus yönetimi, daha önce de Türkiye’den onlarca Bayraktar SİHA satın almıştı.

15 Temmuz’da Trablus’a bir ziyaret gerçekleştiren Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak, burada Libyalı yetkililer ile askeri işbirliğinin derinleştirilmesi ve ortak tatbikatları ele almıştı.
Bu ziyaretin ardından Türkiye’nin bölgeye askeri takviye yapabileceği değerlendiriliyor.