13 Ocak 2025 Pazartesi
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Viyana’daki kilise baskını Türklere yönelik tertip

Basında ‘Türk gençleri’ tarafından yapıldığı iddia edilen saldırı, hem kiliseye hem de burada yaşayan Türklere yapılmış bir saldırıdır. Türklerin suçlandığı diğer olaylar gibi bu da aydınlığa kavuşmadan gündemden silinip gidecek... Gazete haberinin her satırında olayın bir tertip olduğu görülüyor.

Viyana’daki kilise baskını Türklere yönelik tertip
A+ A-
KADİM ÜLKER / VİYANA

Viyana’da ikamet ettiğimiz mahalle hakkında yazdığım yazının henüz mürekkebi kurumadan yeni bir sorunla karşı karşıya kalıyoruz. Olayların merkezi olarak belirtilen yerler o kadar yakın ki, elimi uzatsam yakalayacağım. Zira otuz yıldır ikamet ettiğim ve çocuklarımı büyüttüğüm mahallem “Favoriten, Türkler” deniliyor sürekli. İşte bunlardan birisi yine gündeme düştü. Çok yakınımızda bulunan bir kiliseye Türk gençlerinin baskın düzenlediği basına konu oldu.

Avusturya’nın çok okunan gazetelerinden Kurier, Fransa'daki karikatür olaylarının Viyana’ya da sıçradığı ve mahallemiz Favoriten’de bulunan Antons Kilisesi’nin 29 Ekim 2020 tarihinde bir grup Türk genci tarafından basıldığını yazdı. Viyana'nın en büyük ilçe ve mahallesi Favoriten’de bulunan Antons Kilisesi’nin, 50 kadar Türk genci tarafından basıldığı ve gençlerin kilisedeki oturakları ve masaları tekmeledikleri yazıldı. Kurier gazetesinin bu haberi Avusturya’nın bütün medya kurumlarında yer aldı. İşin ilginç tarafı kilisede bulunan video kayıtlarına rağmen henüz faillerden yakalanan olmadı.

Antons Kilisesi’ni Favoriten’de bulunan Türk dernekleri iyi tanırlar. Kilisenin bulunduğu Antons meydanında her yıl Türk derneklerinin de katıldığı tanışma etkinliği yapılır. Bu tanıtım, tanışma ve kaynaşma etkinliğinin dışında, kilisenin papazı uyum ve sosyal konulu konferanslara da ev sahipliği yapmıştır. Avusturya Atatürkçü Düşünce Derneği (AADD) lokali, Anton Kilisesine en yakın komşu Türk derneğiydi. AADD’nin yönetim kurulu üyesi olarak Antons Kilisesi papazı ile ne tür çalışmalar yapılacağını konuşur, karşılıklı düşünce alışverişi yapardık. Bu etkinliklerden dolayı kilisenin papazı birçok dernek temsilcisini, dernek temsilcileri de papazı yakından tanımışlardır.

DİKKAT ÇEKEN KIŞKIRTMALAR

Başında Türklerle yakınlığı ile tanınan ve Türklere saygılı bir papazın bulunduğu kilise, Türk gençleri tarafından neden tahrip edilir? Böyle bir saldırının Türkler veya Müslümanlara ne faydası olur? Bu sorulara cevap bulmak zor… Zira hem Viyana'nın Favoriten mahallesinde hem de Avusturya’nın genelinde Türklerin yaptığı ve yapacağı irili ufaklı her yanlış davranışın bire bin katarak Türk karşıtlığında kullanıldığı bilinmektedir. Bundan dolayı da kilise basıp, kiliseyi tahrip etmek kelimenin tam anlamıyla Avusturya'da yaşayan Türk ve Müslümanlara ihanetten başka bir şey değildir. Aklı dengesi bile yerinde olmayan Afganlı bir kişinin Anton Kilisesi’ne yapılan saldırıdan sonra, Viyana kentinin merkezinde bulunan Stephansdom Katedrali’nde “Allahu Ekber” diye bağırması, Avusturya medyasında geniş yankı buldu. Tutulup akıl hastanesine gönderilen Afganlının bu eylemi olayın boyutuna örnektir.

Avusturya, Müslümanlar ve onların temsilcileri ile yıllar yılı yakın ilişkiler içinde bulundu. Avusturya’nın bazı istisnai siyasi temsilcilerinin dışında siyasetçiler, meslek odası temsilcileri Ramazanda iftar yemeklerine katıldılar. Kısa birer konuşma yaparak, Avusturya’daki Müslümanlarla nasıl bir uyum içinde yaşadıklarını dile getirdiler. Bu bir arada yaşamanın Avrupa’nın diğer ülkeleri için de örnek olması gerektiği, çeşitli platformlarda dile getirildi. Bundan dolayı da Avusturya’nın gurur duyduğu biçimindeki ifadeler hep dikkat çekmişti. Siyasi parti temsilcileri de seçimler öncesinde camilere giderek seçim çalışmaları yaptılar, hatta bu çevrelerden özellikle yerel seçimlerde aday gösterdiler.

TAM BİR PROVOKASYON

İşte Anton Kilisesi papazı da bu tür davranışlardan etkilenmiş ve sıcak ilişkiler kurmayı amaçlamıştı. Türk ve Müslümanlara sıcak ve dostça yaklaşan bir papazın kilisesine hem de “Türk gençleri” tarafından yapıldığı basında dile gelen saldırı, hem kiliseye hem de burada yaşayan Türklere yapılmış bir saldırıdır. Türklerin önünde bu saldırıyı provokasyon olarak görüp, kınamaları görev olarak durmaktadır.

Yazımı bitirdiğim saatlerde Der Standard gazetesinin 2 Kasım 2020 tarihli sayısında, “Kilise saldırısına sebep aramak” başlıklı yazı ile T.C. Viyana Büyükelçisi Ozan Ceyhun’un sosyal medya hesabından açıklama yapması dikkat çekiciydi. Büyükelçi Ceyhun kısaca, “Resmi makamlardan açıklama yapılana kadar gazete haberlerine inanıp da üzülmemek gerekir” diyordu. Büyükelçinin bu açıklaması daha önceki yazılarımda dile getirmeye çalıştığım Türk karşıtlığına karşı düşüncelerimi onaylar nitelikteydi.

Zira bugüne kadar hep Türklere karşı söylemler ve açıklamalar, hem basında hem de siyasilerin ifadelerinde dile geldi. Türk karşıtlığında kullanılmak istenen olayların, haftalarca kullanıldıktan sonra iddialar yalan çıkınca üstü örtüldü.

GAZETENİN İDDİASI

Der Standard gazetesi, “Kilise saldırısına sebep aramak” başlıklı makalesinde Antons Kilisesi çevresinde olan biten olayları, görgü tanıklarının açıklamalarıyla işlemeye çalıştı. Makalede dikkat çeken noktalar, kilisenin yaklaşık 200 metre yakınında bulunan, Favoriten mahallesinin merkezi olan Reumanplatz’da polis, İslâmi sloganlar atan 20 ila 30 kişilik bir gruba müdahale ettiğini, grubun Afgan ve Suriye kökenli olduklarını yazdı. Der Standard makalesinde, polis sözcüsü video görüntülerini değerlendirdiklerini, kayıtlarda bu gruptan insanların kiliseye baskın düzenleyenler arasında olup olmadığına dair henüz bir açıklama yapacak durumda olmadıklarını dile getirdi.

Makalenin devamında isminin açıklanmasını istemeyen bir kilise çalışanın, “Saldırının Müslümanlar tarafından yapılmamış olabileceği” açıklamasına yer verirken, aynı kişinin kilisede de herhangi bir hasarın olmadığı bilgisini verdiği yazıldı. Aynı kişi, Favoriten mahallesinin başka bölgelerinde toplanıp, oradan çeşitli yerlere dağılan ve saldırgan davranışlar içinde bulunan bir gençlik grubunun olduğunu da açıkladığı belirtildi. Kilise çalışanı, kilise duvarlarına da her defasında orak çekiç sembolleri çizildiğini, “Nisan 2018” tarihinin yazıldığını, “Uyanın ve mücadele edin” yazılarının yazıldığını da gazeteye anlattığı görüldü.

TÜRKLER SUÇLANDI

Diğer taraftan gazete, kilise baskınından haberi olmayan Arap kökenli bir gençlik grubu üyesinin açıklamasını da sayfasına taşıdı. Arap kökenli gencin, “Kilise baskınının kendileri tarafından yapılmış olmasının mümkün olmadığını, Türklerin olabileceğini, zira peygamberimizin kiliseye saklanmış olduğundan saygılı oldukları” şeklindeki ifadesi de makalede yer aldı. Bu olay da Türklerin suçlandığı diğer olaylar gibi aydınlığa kavuşmadan gündemden silinip gidecek... Anlatımlardan da görüldüğü gibi olayın her aşamasında bir tertip olduğu görülüyor. Son zamanlardaki Türkiye-Fransa gerilimine denk gelmesi de düşündürücü.

Yazının kaleme alındığı sırada Viyana’da silahlı insanların, sinagog yakınında bulunan caddede rastgele ateş ettiği açıklandı. Olayın ayrıntılarını haberlerden izlemişsinizdir. Umarım bu olaydan sonra çıkabilecek kışkırtmada Türk vatandaşlarımız hedef alınmaz…

Son Dakika Haberleri