Yarım asırdır her limanda el emeği var

Balıkçı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen İbrahim Karakaş, gençlik yıllarında denize olan tutkusu nedeniyle tekne üretmeye karar verdi. Evinin bahçesindeki atölyede yaptığı teknelerin beğenilmesiyle bu alana yönelen Karakaş, 51 yılda boyları 8 ila 15 metre arasında değişen 240 ahşap tekne üretti. Çırak yetişmemesine üzülen İbrahim Karakaş, mesleğini emanet edeceği birisini bulmayı arzuluyor. İbrahim Karakaş, ailesinden kendisine kalan tek mirasın balıkçılık ve tekne ustalığı olduğunu anlattı. Denizin kendileri için çok ayrı bir dünya olduğunu vurgulayan Karakaş, "Denizlerde büyüdük, baba mesleğimiz balıkçılık. Ben de kendime tekne yapacağım diye başladım mesleğe. Birkaç tekne yaptım, sonra tekne ustası oldum. Arkadaşıma yaptığım tekne çok güzel oldu, herkes tekneyi konuştu. O bizi ön plana çıkardı, daha sonra yürüdük gittik meslekte. 240 tekne yaptım. Ege'den Karadeniz'e kadar her limanda yaptığım bir tekne vardır" diye konuştu.

KAYBOLMAYA YÜZ TUTTU

Kendisi gibi birkaç ahşap tekne ustasının kaldığına, mesleklerinin kaybolmaya yüz tuttuğuna dikkati çeken Karakaş, yaptıkları işin sanat değeri olduğunu kaydetti. Ahşap işiyle uğraşmanın insanı dinlendirdiğini ifade eden Karakaş, "İlkokul mezunu bir genç gelsin yanıma, yanında bir tekne yapayım, ikinci teknede o da öğrenir yapmayı. Gençlerin o kadar zaman çalışmaya tahammülü yok, sıkılıyorlar hemen. Hemen işi yapmak istiyorlar. Bu iş aceleye gelmez, yavaş yavaş gözünle bakacaksın ve yapacaksın. Gözün keskin olacak, göz keskinliğin olmazsa yapamazsın bu işi. Kafanda kuracaksın ve gözünde canlandıracaksın, daha sonra tekneyi yapmaya başlayacaksın." şeklinde konuştu.