Yaşamlarını öğrencilerine adadılar

Nevzat Can, 16 yıldır köy öğretmeni. Diyarbakır'ın Güzel köyünde ilkokul öğretmeni olan Can, köy çocuklarının kaderini değiştirdi. Görev yaptığı köylerde, 2-3 yıl zorunlu hizmet yapıp eğitimlerini yarıda bırakmak yerine onları mezun etti. O öğrenciler, liseye hazırlanırken de üzerlerinden elini çekmedi. Güzel Köyü'nün öğretmeni Can, köyünün sınırlarını aştı, örnek projelerle her yıl yüzlerce öğretmene yol gösterdi.

Yıldız Uçan, öğretmenlik idealiydi. İstediği bir köyde küçük bir okulda öğretmen olmaktı. Öyle de oldu. Şanlıurfa'nın Birecik ilçesine bağlı Duyduk köyünde öğretmenliğe başladı. Geldiği yıl okulun kütüphanesinin olmadığını gören Uçan, çevresini ve sosyal medyayı harekete geçirdi binlerce kitap topladı. Matkabı eline aldı, kütüphanesini de elleri ile yaptı. Baktı ki başka okulların da ihtiyacı var, Adana'ya ve Şanlıurfa'nın bir köyüne daha uzandı.

Onlar, sınıflarını, okullarını, köylerini aştı. Başka hayatlara dokundu, örnek oldu. 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde iki öğretmenin konuğu olduk.

KIDEMLİ KÖY ÖĞRETMENİ

Nevzat Can, kıdemli köy öğretmeni. Dile kolay 16 yıl. Deneyimlerini, köylerde yeni görevlendirilen meslektaşlarıyla paylaşıyor. Öğrencilerine kıyamayıp bırakamayan Can, eğitimlerini tamamlamadan onlardan elini çekmemiş. Koordinatörlük, AR-GE biriminde çalışma gibi tekliflere de öğrencilerini bırakmamak adına yanaşmamış. Can, kendi öğrencilerinden başlayarak öğretmenlerin ve onların da öğrencilerinin hayatına dokunuyor. Kodlama eğitimi, robot tasarımı, nesli tehlike altındaki hayvanlar ve çaresiz hastalıklarla ilgili sosyal sorumluluk projeleri ve daha niceleri ile 120 haneli bir köyde, öğrencilerine yeni ufuklar açıyor.

Nevzat Can, salgın döneminde okullar kapalıyken gruplar halinde öğrencilerini çalıştırdı. Bazen bir bahçe bazen de bir evin salonu sınıf oldu

KÖYÜN ÖNDERİ

Can, köy öğretmenliğini, “Köy okulunda öğretmenlik, öğretmenliğin üzerinde bir iş. Bir aidiyet kurduğunuzda, köylü sizden yol göstericilik istiyor. Öğretmen köyüne öncülük ediyor. Siz değer verdikçe onların size verdiği değer katlanıyor” dedi.

Salgın döneminde okullar kapandığında öğrencilerine tablet ve internet sağlayan Can onları evlerinde ziyaret etti, gruplar halinde eğitim vermeye çalıştı. Can, “Salgın döneminde öğrencilerim geri gitmedi. Sürekli yanlarında oldum, grupladım, kitap götürdüm, etkinlik götürdüm, zeka oyunları götürdüm onlarla oynadım” dedi. Nevzat Can, okulunda, yurt dışındaki başka okullarla birlikte yılda 100’e yakın etkinlik yürütüyor. Azerbaycan’la yürüttükleri masallar projesi de bunlardan biri… Bu projelerin, mesleki gelişimine katkısını başka öğretmenlerle de paylaşıyor. Öğretmenlere eğitim veriyor, onlarla deneyim paylaşımında bulunuyor. Geçen yıl 500 kadar öğretmenle etkileşim içine giren Can’ın bu yılki hedefi bin öğretmen. Can, “Okulumuzda öğrencilerim için yaptığımız projeleri, etkinlikleri başka öğretmenler de kendi okullarında uyguluyor” dedi.

MEZUNLARDAN DA ELİNİ ÇEKMEDİ

Nevzat Can’ın 4 yıl önce mezun ettiği öğrenciler, şimdi Liselere Geçiş Sınavı’na hazırlanıyor. İş insanları ile konuşarak onlara kaynak desteği sağladı. Önceki mezunlarından güzel sanatlar lisesini kazananlar, bursluluk sınavını kazananlar da oldu. Bunları görenler etkileniyor, destek olmak istiyor. Can, “Çocuklara giysi vermek istediler. ‘Giyisi geçici olur, daha kalıcı bir şey yapalım’ dedim. Okul aile birliğine 30 bin liralık bağış aldık. Onunla kütüphane kuracağız” diye konuştu.

DAHA YAPACAK ÇOK İŞ VAR

Yıldız Uçan, cıvıl cıvıl. Telefonla konuştuk. Sesinde mesafelerin alt edemediği bir enerji var. Bir köy okulunda öğretmen olmak istemiş. Adanalı Yıldız öğretmen Şanlıurfa’nın Birecik ilçesi Duyduk köyünü bu istekle tercih etmiş. Görev yaptığı okulda, kütüphanenin olmaması onu hareke geçirmiş. Yıldız Uçan, “Sosyal medyadan kampanya başlattım. Baktım insanların bana güveni oluştu, başka okullar için de devam ettim” dedi. Önce kendi okuluna, ardından Adana’da bir başka okula iki hafta önce de Birecik’in Çiçekalan köyüne kütüphane kurdu.

BİR ELİNDE MATKAP BİR ELİNDE ÇEKİÇ

İş sadece kitapların gelmesi ile bitmiyor, kitaplıklar oluşturulacak, monte edilecek, kütüphanenin kurulacağı oda düzenlenecek, boyanacak. Montaj için çok yüksek ücret istenince de pes etmemiş. Yıldız öğretmen “Aldım elime matkabımı kitaplıkları ben monte ettim. Arkadaşlarım da yardımcı oldu” diye anlattı. Kütüphaneleri, sıcak bir ev ortamına dönüştürüyorlar.

Öğretmen Yıldız Uçan, kitapları bulmakla yetinmedi. Montaj pahalıya mal olunca, matkabı aldı eline, başladı kitaplık yapmaya

KIZLARA KİTAP

Sadece köyün öğrencileri değil gençleri de bu işten yararlanmış, Yıldız Uçan, “Kızlara kitap desteği sağladık. Onlara da yardımcı olmaya çalışıyorum. Zaten bizimle iletişime geçiyorlar. Yardıma ihtiyacı olan biri olduğunda buluyor, buluşturuyoruz” dedi.

Yıldız öğretmen sınıfını yuvası gibi görüyor. “Titizleniyorum, öğretmenim ama sadece sınıfımın öğretmeni değilim. Şimdi okula laboratuvar kurmaya çalışıyoruz. Okula sahaya yapacağız. Tatillerde evime gitmiyorum. Zaten işlerim de oluyor, köyde olmaktan da çok mutluyum.”