Yazın çadır alırken dikkat edilmesi gerekenler
Yazın çadır alırken nelere dikkat edilmeli? Yazın ilk defa kamp yapacak kişiler için işte yazlık çadır alırken dikkat edilmesi gerekenler...
Daha önce kamp, çadır ve malzeme bilgisi olmayan ya da çok kısıtlı olan bu kesim, özellikle çadır seçimi konusunda ciddi bir kafa karışıklığı yaşıyor. Bu yazı, yaz mevsiminde deniz kenarında ya da çok yüksek olmayan yayla gibi yerlerde tamamen tatil ve keyif amaçlı gidilen, sırtta kamp yükü taşınmayan, zorlu doğa koşullarının hiç birinin olmadığı kamplar için hazırlanmış kısa bir rehber niteliğinde olacak.
YAZLIK ÇADIRLARDA AĞIRLIK
Yazın yapacağınız, kamp yükünü sırtınızda taşımayacağınız keyif ve tatil amaçlı kamplarda satın alacağınız çadırın ağırlığı ve paket hacmi inanın hiçbir önem arz etmiyor. Kendi aracınızla ya da bir şekilde vasıtayla (bisiklet hariç) ulaşacağınız bir kamp yerine götürdüğünüz çadır 2 kilo olmuş 12 kilo olmuş çok da önemli değil. Geniş, ferah, yüksek, içinde rahat hareket edebileceğiniz, kolay kurulumlu ve en önemlisi içinde hava sirkülasyonuna izin veren bir çadır edinmeye bakın. Hemen tüm doğa sporlarında malzeme ne olursa olsun hafifledikçe pahalanacağını ve cüzdanı da hafifleteceğini unutmayın.
ÇADIRLARDA SU GEÇİRMEZLİK
Yaz mevsiminde deniz kenarında ve büyük ihtimalle kamping alanlarında yapacağınız kamplarda sizi deli dehşet yağmurlar, fırtınalar, tsunamiler beklemiyor. Su geçirmezlik değerlerine çok takılmayın. Marketlerde satılan markası belirsiz, tabiri caizse uyduruk çadırların bile çoğu sıradan bir yağmurda su geçirmez, rahat olun. Gidip outdoor mağazaları ya da sitelerinden tomarla para ödeyip 8000mm, 10000mm gibi uç su geçirmezlik değerlerine sahip pahalı çadırları almayın. “Ben belki severim bu işi, ilerletirim, kışın da yaparım almışken kışın da beni götürsün” düşüncesi bence son derece yanlış. Zaten bu işi ilerletirseniz farklı mevsim ve doğa koşullarında farklı malzemelere sahip olmanız gerektiğini göreceksiniz. Doğu Karadeniz’in yüksek yaylalarında yapılacak yaz kamplarını tabi ki hariç tutuyorum.
YAZLIK ÇADIR KURULUMU
Daha önce hiç çadır kurmadıysanız ya da çok sınırlı tecrübeniz varsa, kurulumu basit çadırları tercih edin. Son derece karmaşık, çok sayıda pole (çubuğa) sahip çadırlar kurulum aşamasında size zorluk çıkarabilir. Klasik kubbe tipi, çift pollü çadırlar kurulumu en kolay olanlardır. Hiçbir tecrübesi olmayan biri bile bu tip çadırları rahatlıkla kurar. Sizin hiçbir şey yapmanıza gerek olmayan, kendinden kurulan (Dechatlon’un 2 seconds serisi gibi) çadırlar da piyasada mevcut. Kılıfından çıkarmanız çadırın kurulması için yetiyor, ancak bunların geri katlanması, eğer ki iyi ezberlememişseniz sizi çileden çıkarabilir. Kurulum konusunu şu hatırlatmayı yaparak kapatayım; ne tür ve ne özellikte bir çadır almış olursanız olun, kampa gitmeden önce evde ya da bir parkta bahçede çadırınızı kurun. Bu hem size çadırın kurulumuyla ilgili tecrübe kazandıracak, hem çadırın bir sorunu yırtığı kırığı varsa görmenizi sağlayacak hem de çadırın kurulu hali size ihtiyaçlarınız konusunda fikir verecektir.
HAVALANDIRMA
İşte yazlık çadırlarda en can alıcı konu. Yazlık bir çadırın havalandırmasının çok ama çok iyi olması gerekiyor. İyi hava sirkülasyonu olmayan bir çadırda gecenizin kabusa döneceğini, dahası günün ilk ışıklarıyla çadırın içinin sauna kıvamına geleceğini aklınızdan çıkarmayın. Peki bir çadırın havalandırması nasıl iyi olur? İlk olarak tek tenteli çadırlarda eğer kapısında sineklik varsa ve sadece sinekliği kapatıp kapı açık yatmayacaksanız, hava sirkülasyonu iyi değildir. Ufak havalandırma pencereleri yazın Ege ve Akdeniz’de yeterli gelmez.
Çift tenteli çadırlar genellikle havalandırma konusunda daha iyidir. Ama burada da çok önemli bir nokta var. Çift tenteli bir çadır alacaksanız iç tentenin mümkünse kafa hizasına kadar tamamen öyle değilse bile büyük kısmının tül olması gerekiyor. Çadırın dış tentesinin de zeminden yaklaşık bir karış yukarıda kalacağı şekilde kurulum yapıldığında iyi bir havalandırma sağlanacaktır. Ayrıca alacağınız çadırın çift girişli/kapılı olması da havalandırma konusunda önemli bir avantaj sağlar. Tabi ki yine kapılarda sineklik olmak kaydıyla. Öte yandan çift tenteli ve iç tentesi tülden mamul bir çadır alırsanız, çadırın içinde görünmenizin sorun olmayacağı durumlarda, sadece iç tenteyi kurup püfür püfür bir gece geçirebilirsiniz.
Sakın ola sakın gidip 5 mevsim bir çadır alıp deniz kenarında kamp yapayım demeyin, içinde sıcaktan havale geçirirsiniz. Geçenlerde Mersin’de bu özellikte bir çadırda deniz kenarında kamping alanına çadır kurmuş genç arkadaşlar gördüm, içim parçalandı, hem gençlere hem çadıra. Özetle, alacağınız çadırın havalandırmasını gerçekten dikkatle gözden geçirin, mümkünse kurulu halini inceleyin. Gerçekten havalandırma konusu yazın yapılacak tatil kıvamında çadır konaklamaları için çok önemli.
ÇADIRIN GENEL ÖZELLİKLERİ VE EBATLARI
Sınırlı taşıma kapasitesine sahip olduğunuz kamp yüklü uzun mesafe yürüyüşleri ya da bisiklet turu yapmıyorsunuz arkadaşlar. Alacağınız çadır geniş olsun. Kamp yapacak kişi sayısı kadar kapasitesi olan çadırlarla bu tür deniz/keyif kamplarına gitmemeye çalışın. 2 kişi mi gideceksiniz, alın 3 veya 4 kişilik bir çadır, ferah ferah yatın.
Çadırın iç yüksekliği bir diğer dikkate alınması gereken konu. İçinde ayakta durabileceğiniz yükseklikte bir çadır ciddi konfor sağlar. Böyle bir çadır bulamıyorsanız bile iç yüksekliği 1,40’ın altında olan çadırları bu tip kamplar için önermiyorum. Üzerinizi değiştirirken şekilden şekle girmeye hacet yok. Belirlediğiniz alternatifler arasında en yükseğini almaya gayret edin.
Balkon ya da bagaj olarak adlandırılan ve her çadırda olmayan özellik ise yapacağınız keyif kampının konforunu arttırır. Bu alana fazla eşyalarınızı, ayakkabı yada terliğinizi, çantalarınızı koyabilir, yine bu alanda yemek yapabilir hatta balkonu büyük kimi modellerde masa sandalye koyup oturabilirsiniz bile. Oturma alanı sunacak kadar geniş balkonu olan modeller tabi daha hacimli ve ağır(ki önemli değil) ve daha pahalı olacaktır. Bu noktada belirleyici çadır için ne kadar bütçe ayırdığınızdır. Ama kaç liralık olursa olsun, büyük yada küçük, balkonu/bagajı olan bir model edinmenizi tavsiye ederim.
Artık satılan çadırların çoğunda var ama yine de belirteyim. Çadırın tepesinde aydınlatma asmak için kanca, file, ip vs olması, yine çadırın içinde ufak tefek eşya gözleri olması küçük ama işe yarayan detaylardır.
Bir paragraf da çadırın ayakta durma şekli üzerine açayım. Yaz ve tatil kampları için alacağınız çadır mutlaka kendi kendine ayakta durabilen (free standing) bir model olsun. Nedir bu free standing derseniz; kazıklarla sabitlemeden ve gerdirme ipleri ile germeden de kurulu halini alabilen çadırlardır. Diğer türlü olanlarında ise çadırı ayağa kaldırmak için önce kazıklarla yere sabitlemek ardından pollerini takıp iplerle gerdirmek gereklidir. Genelde oldukça küçük ve hafif olan bu ikinci türü yazın yapılacak keyif kampları için hiç tavsiye etmem. Hem çok küçük ve dar olurlar hem de zeminde kazığı çakmanıza engel taş, kaya bir durumla karşılaşırsanız, çadırın yerini değiştirmeniz gerekir.
Çadırın üretildiği malzemeye bakacak olursak, genelde bir takım işlemlerden geçmiş, naylondan mamul kumaşlar görürüz. Bunun dışında dokuma bezden üretilmiş yüksek geniş kamping çadırları da vardır. Bu ikinci söylediğim aslında çok iyi hava alır ve ebatları bakımından konforludur, ancak gerçekten devasa kapalı hacme ve ağırlığa sahip olurlar. Çadır polleri ise fiberglas, duralüminyum gibi malzemelerden üretilirler. Kalitelileri sağlam ve pahalıdır. Polleri mümkün mertebe kaliteli bir ürün almaya çalışırsanız iyi olur. Zira kırılan bir pol o tatil ortamında onarılamayacağı ve kimi durumlarda çadırın kurulmasını imkansız hale getireceğinden önemli bir konu. Bu noktada yanınıza yapı marketlerde satılan şu gümüş rengi ve oldukça sağlam olan bantlardan alırsanız geçici çözümlerle idare edebilirsiniz. Ayrıca yine nalburlardan temin edeceğiniz, çadırınızın ve balkonunun ölçülerinde kestirebileceğiniz bir branda da hem çadırınızın ömrünü uzatacak hem de daha az kirlenmenize katkı sağlayacaktır.
MALİYET
Son olarak tamamen göreceli bir konu olan bütçe meselesine gelelim. Tabi ki temel olarak bütçenizin el verdiği en iyi çadırı alın. Hatta bu tüm malzemeler için geçerli. Ancak ilk tecrübeniz olacaksa tomarla para dökmek yerine daha ekonomik alternatifleri değerlendirmenizi öneririm. Belki de bu işten hiç zevk almayacak hatta kamp yapmanın hiç de size göre bir şey olmadığını fark edeceksiniz. Basit bir modelle bu işe girip, baktınız hoşunuza gitti ben her sene birkaç kere yaparım bunu dediniz, ondan sonra daha özellikli, konforlu ve pahalı modellere yönelmeniz akıllıca olacaktır.
Kaynak: Outdoorhaber