Yeni bir devir yeni bir Çin
Çin, teknolojinin daha iyi bir dünya yaratmaya hizmet etmesi gerektiğini savunmaktadır. Çin’in, teknolojinin bazı alanlarında Batılı ülkeleri yakalaması hatta aşması bu yaklaşım sayesindedir ve Çin’in bilim ve teknolojideki yenilikleri tüm dünyaya yarar sağlamaktadır.
Ulusal gücünü çok yönlü olarak ve hızla artıran Çin, bilimsel ve teknolojik yeniliklerle dünya ekonomisine yeni bir ivme kazandırdı. Son yıllarda Çin’de, bilim ve teknoloji alanında yatırımlar hızla artıyor ve ciddi bilimsel ve teknolojik yenilikler ortaya çıkıyor. 2018’de Çin’in Ar-Ge harcaması, milli gelirinin yüzde 2,19’una ulaştı.
TEKNOLOJİ KÜMELERİYLE DÜNYADA İKİNCİ SIRADA
Çin’de bilim ve teknoloji kümeleri (araştırma ekseninde örgütlenmiş işletmeler ve kurumlar- ABD’deki Silikon Vadisi gibi), giderek artmakta ve gelişmektedir. Geçen yıla göre iki kat artarak 18’e ulaşan bilim ve teknoloji kümesiyle Çin, dünyada ilk 100 arasında yer aldı. Çin, ilk 100’de 26 projeye sahip olan ABD’den sonra ikinci sırada. Küme sıralamasında ise Shenzhen-Hong Kong kümesi ikinci sırada ve Pekin projesi dördüncü sırada. Neredeyse tüm Çin projelerinin sıralamadaki yeri, geçen yıla göre yükseldi. Bloomberg’in yaptığı bir ankete göre, deneklerin yüzde 39’u Pekin’in 2035 yılına kadar dünyanın en iyi teknoloji şehri olacağına, yüzde 26’sı ise Şanghay’ın gelecekte teknolojik yenileşme (inovasyon) merkezi olacağına inanıyor.
İNOVASYON KALİTESİNDE ZENGİN ÜLKELERİ YAKALIYOR
Çin’de inovasyon kalitesi giderek artıyor. Çin, inovasyon kalitesi açısından 15. sırada ve son yedi yıldır orta gelirli ekonomiler arasında ilk sırada yer alıyor. Aynı zamanda, üniversitelerin kalitesi, yerel buluşların dünyaya açılması, bilimsel yayınların kalitesi ve uluslararası bilimsel yayınlarda yapılan alıntı-gönderme sayıları açısından Çin, yüksek gelirli ekonomilerle arasındaki açığı daraltan tek orta gelirli ekonomidir. Çin üniversitelerinin kalitesi ABD ve Birleşik Krallık’ın ardından üçüncü sırada. Çin, uluslararası patentler ve bilimsel yayınların kalitesi açısından orta gelirli ekonomiler arasında ilk sırada yer alıyor. Çin’in inovasyon girdi-çıktı performansı, bazı yüksek gelirli ekonomilere sahip olan ülkelere yakın ya da daha yüksektir ve inovasyon çıktısı (üretime yansıtma-inovasyon performansı) bakımından Almanya, İngiltere, Finlandiya, İsrail ve ABD ile eşit düzeydedir. Çin’in endüstriyel tasarımları, ticarî marka uygulamaları, ileri teknoloji ve yaratıcı ürün ihracatı ön plana çıkmaktadır. Çin’deki buluşlar için patent başvurusu sayısı 1990’da yaklaşık 10 bin iken, bu sayı 2017’de 1.38 milyon’a çıkmıştır.
FUXİNG YÜKSEK HIZLI TRENLERİ
Sadece ülkenin raylı sisteminin hızla, yüksek hızlı trenlerle yenilenmesi değil, söz konusu trenlerin mimarisindeki Çin yenilikçiliği de dikkat çekicidir. Tasarımdan üretime kadar milli unsurlarla yapılan Fuxing, Hexie’nin (“uyum” demektir) ulaştığı yüksek standardın ürünüdür ve Çin’in yüksek hızlı demiryolu taşımacılığında kaydettiği ilerlemeyi, başarıları temsil etmektedir. Fuxing, ilk kez 26 Haziran 2017 tarihinde Pekin-Şanghay hattında çalışmaya başlamıştır. Fuxing’in gövdesi, buji, çekiş, frenleme ve yol ağı gibi tasarım ve çekirdek teknolojiler, Çin’in tamamen kendi olanaklarıyla geliştirilmiştir. Çin, tüm bu teknolojinin fikri mülkiyet haklarını almıştır. Çin bu alandaki 254 temel standardın, yüzde 84’ünü oluşturmuştur.
DÜNYA LİDERİ OLDUĞU SEKTÖRLER
Çin yüksek teknoloji alanında çağı yakaladı ve ilerliyor. Kuantum telekomünikasyon, süper bilgisayarlar, havacılık, yapay zeka, beşinci nesil mobil ağ teknolojisi (5G), mobil ödeme, yeni enerji araçları, yüksek hızlı tren ve finansal teknoloji, Çin’in dünya lideri olduğu sektörlerdir. Çin bilim ve teknolojideki yenilikleri yaygın olarak uyguladı, diğer ülke insanlarının çalışmalarına ve günlük yaşamlarına daha fazla kolaylık getirdi ve dünya ekonomisine yeni bir ivme kazandırdı.
Çin’in yüksek hızlı demiryolları dünya ulaşımını da geliştirmektedir. Kuşak ve Yol Projesi'nden bu yana, Çin’in hızlı tren demiryolları dış pazarlara artan bir hızla girmiştir. Çin hızlı trenleri Asya, Avrupa, Afrika ve Amerika’da onlarca ülkeye ulaşmıştır ve yurtdışı pazar payı artmaya devam etmektedir. Bu da o ülkelerde ekonomik kalkınmayı ve istihdamı teşvik etmiştir.
HUAWEİ ÜCRA BÖLGELERDE İLETİŞİM SORUNUNU ÇÖZDÜ
Çin’in iletişim teknolojisi, küresel “dijital uçurumu” kapatıyor. Çin telekomünikasyon şirketleri aktif olarak “küreselleşiyorlar” ve dünya çapında daha fazla insana fayda sağlamak için küresel dijitalleşmeyi teşvik etmeye çalışıyorlar. Huawei 2018 yılında 170’ten fazla ülke ve bölgede 1.500’den fazla ağı destekleyerek dünyadaki 3 milyardan fazla kişiye düzgün iletişim sağlamıştır. Gana, Nijerya, Kenya ve Cezayir dahil onlarca ülkenin ücra dağlık bölgelerinde 40 milyon insanın iletişim sorunu çözülmüştür. Huawei Haziran 2019 itibariyle dünya çapında 50 adet 5G ticari sözleşmesi imzalamış ve 150 binden fazla baz istasyonu kurmuştur.
Teknolojik yenilik konusuna iyimser bir yaklaşımla Çin, teknolojinin daha iyi bir dünya yaratmaya hizmet etmesi gerektiğini savunmaktadır. Çin’in, teknolojinin bazı alanlarında Batılı ülkeleri yakalaması hatta aşması, bu yaklaşım sayesindedir. Çin’in bilim ve teknolojideki yenilikleri tüm dünyaya yarar sağlamaktadır. Daha istikrarlı bir ekonomiye, daha yüksek büyüme kalitesine ve büyüme beklentilerine sahip olan Çin, uzun vadede dünya ekonomisinin gelişimine katkıda bulunmaktadır.
ÇİN 5G TELEFONLARI OYUN DEĞİŞTİRİCİ OLACAK
Çin Halk Cumhuriyeti’nin telekomünikasyon endüstrisi, kuruluşundan, özellikle de reform ve dışa açılma döneminden bu yana hızla gelişti. Cep telefonu kullanım oranı 1992’de 100 kişide 0,02’den 2017’de 100 kişide 102’ye yükseldi. Bugün birçok Çin şirketi, yoğun ilgi gören 5G tabanlı cep telefonunu piyasaya sürmüştür.
17 Eylül 2019’da Çin’in Şanghay şehrinde düzenlenen 21. Çin Uluslararası Endüstri Fuarı’nda China Telecom, China Mobile ve China Unicom gibi telekomünikasyon hizmet sağlayıcıları, endüstriyel alanda 5G’nin en son uygulama sonuçlarını senaryo uygulaması ile gösterdi.