07 Kasım 2024 Perşembe
İstanbul 12°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Hep sahnede parlayacak...

Usta sanatçı Yılmaz Gruda, son kez çok sevdiği tiyatro sahnesine çıktı ve sevenlerinin omuzlarında uğurlandı. Gruda’yı Aydınlık’a anlatan mücadele arkadaşları, emperyalizme karşı mücadelede en kritik zamanlarda öncü görevler aldığını söyledi.

Yılmaz Gruda son yolculuğuna uğurlandı: Zor günlerin neferi
HABER MERKEZİ

Tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu, şair, oyun yazarı ve tiyatro yönetmeni Yılmaz Gruda, sağlık sorunları nedeniyle, önceki gün 93 yaşında hayatını kaybetti. Vatan ve Cumhuriyet sevdalısı Gruda için İBB Şehir Tiyatroları Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi'nde tören düzenlendi. Gruda’nın tabutuna tiyatrocu arkadaşları Türk bayrağı serdi. Hayat öyküsü sinevizyonda gösterildi. Sevenleri büyük usta için bir dakikalık saygı duruşunda bulundu. Son kez sahneye çıkan Gruda’yı ailesi, sanat camiasından meslektaşları, siyasi parti temsilcileri, üyesi olduğu Vatan Partisi’nin İstanbul İl, ilçe yönetici ve üyeleri, Ulusal Kanal, Aydınlık Gazetesi ve Görev Vakfı yöneticileri yalnız bırakmadı. Törenin ardından ikindi vakti kılınan cenaze namazından sonra Gruda'nın naaşı Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verildi.

Törende Gruda’nın ailesi, meslektaşları ve Devlet Tiyatroları yöneticileri konuşmalar yaptı. Mücadele arkadaşları da Gruda’yı Aydınlık’a anlattı. Büyük ustanın en kritik dönemlerde kritik görevler aldığını anlattılar.

‘DUYGULARIMI KONTROL ETMEYİ ÖĞRETTİ’

Kürsüye ilk önce torunu Emre Gruda çıktı ve dedesini anlattı: "İlginç bir an yaşıyorum. Burada benim için bir baş hoca yatıyor, sanat adına kendi adıma pek çok şey öğrendim. Bana duygularımı kontrol etmeyi öğretmişti, o yüzden şu an ağlamıyorum. Ben onu seviyorum, hepinizin sevdiğine eminim... Türk halkının başı sağ olsun."

‘BAZI DEĞERLERİN YERİNİ DORLDURMAK ÇOK GÜÇ’

Devlet Tiyatrosu Genel Müdürü Mustafa Kurt da törende bir konuşma yaptı. Kurt şunları söyledi:

"Hepinize başsağlığı diliyorum. Bakanımızın, Bakan yardımcımızın da başsağlığı mesajını iletiyorum. Çok değerli bir ustaydı. Çok sevdiğimiz bir ustaydı... Bazı değerlerin yerini doldurmak maalesef çok güç. Bu dünyadan canlı çıkmış hiç kimse yok, hepimiz öleceğiz ama bazı boşluklar öyle yaralar açıyor ki yerini dolduramıyoruz. Şehir Tiyatroları'nda çok değerli ustalar var, onlarla konuştuğumuz zaman adeta deniz derya... Son dönemlere baktığımız zaman hepsi birer filozof... Bazı çeviriler var, oynarken sahnede çok zorlanıyoruz. Çok değerli, sanatı, edebiyatı, felsefeyi bilen çok değerli insanların çevirilerini oynarken adeta büyük bir haz alıyoruz, zevk duyuyoruz. Biz de ustamızın eserlerini devlet tiyatrolarında hep oynuyoruz."

Yılmaz Gruda’nın mücadele arkadaşları da onu şu ifadelerle anlattı:

‘GÜÇLÜ BİR AYDINLIKÇIYDI’

Vatan Partisi MKK üyesi Ferit İlsever: “Sanat dünyamızın ve Türk edebiyatımızın çok önemli isimlerinden birini kaybettik. Onun için derin üzüntü içindeyim. Milletimizin ve yakınlarının başı sağ olsun. Saygı ve büyük özlemle anıyorum. Ağabeyimiz, aynı zamanda güçlü bir Aydınlıkçı ve Vatan Partisi üyesi olması dolayısıyla siyasi düzlemde ABD emperyalizmine karşı en kritik dönemde verilen mücadelede öncü görev almış kıymetli arkadaştı. Kritik dönem diyoruz çünkü onunla beraber çalıştığımız 2000’li yılların başı ABD emperyalizminin bölgemize yeni saldırısının başladığı dönemdi. Ona karşı da ciddi şekilde mücadele eden parti ve yayın organlarıydı. Orada seve seve gönüllü oyarak yer almayı kabul etmiş bir arkadaşımızdı.

O günlerde televizyonumuz yok… 29 Ekim 2000. Ulusal Kanal’da işin başından beri rol alan en önemli isimlerden birisi Yılmaz Gruda ağabeyimizdi. Seve seve bu görevin altına giren insandı. Onunla çalışmaya başladık. İmkansızlıklara rağmen. Olgun kişiliğiyle kolektif çalışmaya, yaratıcı özellikleri ve bilgi birikimiyle çok önemli katkıları olan ağabeyimizdi.

Hep sahnede parlayacak... - Resim : 1

‘KANALIMIZIN KURUCULARINDANDIR’

İlk ekran yüzlerinden biriydi. Haberlerin sunum ve yorumlanması, kendisinin yazdığı tek kişilik oyunlarla ekranlarda yer aldı. Haberlerin en güçlü şekilde duyurulmasına katkıda bulundu. Çalışmalarımızı uzun yılar birlikte sürdürdük. Kanalımızın kurucularındandır. Çok katkıda bulunmuştur. Zorluklara, imansızlıklara rağmen en çok izlenen program haline getirmiştir. Onu unutmamız imkansızdır. Bugünlere gelmemizde çok önemli emekleri olmuştur. Özlem ve saygıyla anıyorum.”

‘AZ SÖZ, ÇOK VURUŞ… BAĞIMLISI OLDUK’

Vatan Partisi MYK üyesi Şule Perinçek:

“Hem şair, hem meddah…

Ulusal Kanal’ın ilk günleri. Yılmaz Gruda gelmiş. Papirüs dergisini soruyor, dediler. Ben en son uzun süre yayın yönetmenliğini yapmıştım. Hemen fırladım gittim.

Son sayıları çıkmıyor, diye hesap sormaya gelmiş. Elinde şiirleri var. Birlikte oturduk, sonradan çok takıldı bana. Selam verdim, o kalmadı buradan verelim, borçlu çıktım diye. Hemen oracıkta anlaştık. Ulusal Kanal’da neler yapabiliriz, diye. Fikirler geliştirdik.

Bütün duyarlı sanatçı vericiliğiyle neler yaşadık, neler yaşattı. Yaratıcılık vatan sorumluluğuyla birleşince ortaya bambaşka bir lezzet çıkıyor.

“Bir dakika!”

Haberlerin arasında yorumlar.

Gözükara. Tam 12’den. Hem şair, hem meddah. Az söz, çok vuruş.

Bağımlısı olduk. Türkiye’de bir ilk. Sanatın gücü.

O zamanlar hele daha soba borusu zamanlarımız. Yokluktan ne mucizeler yaratılabileceğini birlikte kanıtladık. Hem de her lafın başında bir kahkaha patlatarak. Bir gün yüzünden gölge geçtiğini görmedim.

Evi uzak... Eşi rahatsız… Kendi ayağı şişmiş… Para yetmiyor… Teknolojik sıkıntılar…

Engel tanımayan savaşçı.

Üstelik de onları bal eyleyerekten,

Bize örnek olaraktan,

Hoş sedasıyla yürüdü gitti.

Yolumuzu açtı.”

‘AYDIN SORUMLULUĞUYLA GELDİ’

Ulusal Kanal eski çalışanı ve tiyatro sanatçısı Mansur Erk, Gruda’nın Vatan Partisi’ne üye oluşunu şu ifadelerle anlattı: “Yılmaz Usta ile, Ulusal Kanal için hazırladığımız hicivli kısa oyunlardan tutun, ‘Bir Tayyareci Vecihi Hürkuş’ adlı oyunuma yönetmenliği ile yaptığı katkı, birlikte çıktığımız Avrupa turneleri elbette çok sayıda anıyı barındırır. Benim için hepsinden önemli olan, 2000 yılına beş kala tam gününü anımsamıyorum, bir parti toplantısındaydık. Hiç kimsenin dikkatini çekmeyecek bir köşede Usta'yı gördüm. Şaşırdım çünkü aydınlarımızın çoğu özel çağrılarla gelir. O ise böyle bir toplantıya kendi ayağıyla ve aydın sorumluluğuyla gelmişti. Yanına yaklaşıp selamladım. Ön sıralara buyur ettim. Böyle iyi dedi. Kenardan izledi ve gitti. Birkaç gün sonra duydum ki partiye üye olmuş. Yüksek tansiyonu vardı. Yere eğilmesi gerekiyorsa ya o şeyi siz vereceksiniz ya da iki üç dakika süren bir yavaşlıkla o şeyi alabiliyordu. Hiç kimseden hiçbir şey beklemeksizin, bir şarkı söyler gibi" geldi, üye oldu, katkılarını sundu ve partili olarak sonsuzluğa karıştı. Işıklar içinde uyusun.”

DOLU DOLU BİR ÖMÜR…

Hep sahnede parlayacak... - Resim : 2

Ahmet Yılmaz Gruda, 14 Temmuz 1930 tarihinde İstanbul'da dünyaya geldi. Ankara Ticaret Lisesindeki eğitim sürecini yarıda bırakarak devlet memuru olan Yılmaz Gruda'nın yazdığı şiirler, 1950'li yıllarda, çeşitli dergilerde yayımlanmaya başladı. 1956 yılında girdiği Cep Tiyatrosu'nda başlayan oyunculuk serüveni, Ankara Devlet Tiyatrosu'na ait Küçük Tiyatro'da devam etti. Ankara Meydan Sahnesi ve Nisa Serezli topluluklarında görev yaptı. 1968 Gençlik Hareketine destek verdi. Muammer Karaca Tiyatrosu'nu yönetti. Gruda, "Yabancı Damat", "İşler Güçler", "Kavak Yelleri" gibi dizilerde de rol aldı. Ulusal Kanal’ın da kurucularından olan Gruda, yıllarca kanala gönüllü olarak çeşitli alanlarda destek verdi. Aydınlık gazetesinde yazılar yazdı.

Ulusal Kanal Aydınlık Vatan Partisi