Yüksek maliyet üretimi de ihracatı da zora soktu! Rusya pazarını kaybediyoruz

Tarımda yüksek maliyet nedeniyle tezgâhlarda ucuz sebze-meyve kalmadı. Pazarlar eskisi gibi canlı değil, kilo kilo alınan sebze meyveler, artık fileleri doldurmuyor. Üretimin de ihracatın da önemli merkezlerinden olan Antalya’da üreticiler, maliyetlerden şikâyet ettiler. Rusya pazarının, maliyetin ucuz olduğu Ortadoğu’ya kaydığını belirten Antalya Toptancı Hal Komisyoncuları Derneği Başkanı Nevzat Akcan, üretimde ve ihracatta yaşanan sorunları anlattı.

Tarımsal üretimin zor bir iş olduğunu belirten Akcan, “Yoktan var ediyor üretici. Sürdürülebilir bir tarım politikamız yok. Fiyat dalgalanmaları inanılmaz. İhracatta sorunlarımız var, iç piyasada sorunlarımız var. Planlama yok. Ben bir üretici olarak çok zor şartlar altında üretiyorum. Maliyetler altında eziliyorum. Üretmekten korkuyorum. Pazara çıkıyorum, gerçekten insanların alım gücü yok. Bir tarafta üreten kesim ağlıyor öteki tarafta tüketen kesim de ağlıyor. Kimse sorun yok diyemez. İhracata giden domates 10-15 gün önce 5 ila 15 lira arasındaydı. Hepimiz isyandaydık. Soğuk havalardan dolayı seralarsa soba yaktık. Üretici ürün toplayamıyor. Fiyatlar 40 liraya kadar çıktı. Korkuyorum yine domates fiyatları düşecek diye.” diye konuştu.

‘DOMATESİ DE İTHAL EDERİZ!’

Ortadoğu ülkelerinden geçen günlerde ülkeye kışlık sebze girmesini eleştiren Akcan, ihracatta yaşanan sıkıntıları da şöyle anlattı:

“Üretici de ihracatçı da maliyetten dolayı ürün satamıyor, rekabet edemiyor. Her şeyimiz ithale bağlanmış. Tarım girdilerinde yurt dışına bağlıyız. Maliyeti düşürme şansımız, ucuz sebze satma şansımız yok. Onun için gelecekten kaygılıyım. Bizim rakiplerimiz İran, Fas, Mısır oldu, çünkü üretim maliyeti bu ülkelerde düşük. Bir ihracatçı firmamızın İran’da da tezgâhı var, Ürdün’de de Mısır’da da var. Ne yapsın? Burada girdi maliyetleri yüksek, burada ucuz üretme şansı yok. Gelecekte bizi felaket bekliyor.

“Yeşillik girdi İran’dan. Yanlış politikalar bunlar. Bir ürünün fiyatı düştüğü zaman üreticiye sahip çıkmamız gerekir. O yeşilliği ithal ettiğimiz gibi 3-5 sene sonra domatesi de ithal etmek zorunda kalırız.

“Pazarı kaybettik. Rusya’ya mal satamıyoruz. Her geçen gün pazarımız daralıyor. Bu sıkıntı bu senenin sıkıntısı değil. Yılların birikimi.”

‘BAKKAL AMCA GİBİ ÇİFTÇİ DE BİTER’

Önlem alınmazsa küçük aile işletmelerinin tarihe karışacağını ifade eden Nevzat Akcan, “Bakkal amca nasıl bitti, çiftçi de öyle bitecek... Ne oldu mahalledeki bakkallara, küresel sermayeye teslim ettik. 10 seneye kalmaz küçük çiftçi de biter. O zaman vay halimize.” dedi.

Akcan, üretim odaklı tarım politikası çağrısı yaptı, şöyle konuştu:

“Sektörün paydaşlarıyla oturup sıkıntıları; ihracatçı, çiftçi, üretici kooperatifleriyle bir masaya oturup felaket başa gelmeden tatışmamız lazım. Ortak noktada buluşmamız lazım. Bugün 40 liraya alınan domates Anadolu’da 80 lira. 80 liraya bir domates yiyebilir mi bizim tüketicimiz. Üretim odaklı siyaset yapmamız lazım. Ülke hepimizin, kan kaybediyoruz.

“Tarım Bakanlığını buraya davet etmek istiyorum. Türkiye’nin en büyük hali burası. Olayın merkezi. Sıkıntılardan kaçamayız. Sıkıntıları halının altına süpürerek engelleyemeyiz.”