Yüksek rakımlı yaylalardaki göçer arıcılar zorlu bal hasadında

Zorlu geçen kış mevsiminin ardından ilkbaharda karların erimesiyle zengin bitki örtüsüne sahip 2 bin 500 rakımdaki Aladağ, Sinek ve diğer yaylalarda çadırlarını kurarak konaklayan gezgin arıcılar, doğal ve kaliteli bal üretmek için sezon boyunca büyük emek harcadı.

Ailelerinden uzakta 3 ay yaylalarda yaşamlarını sürdüren arıcılar, ürettikleri balı hasat etmenin heyecanını yaşıyor.

Sabah saatlerinde özel kıyafetlerini giyerek çalışmaya koyulan arıcılar, arıları uzaklaştırmak için duman çıkaran körük yardımıyla kovanlardaki petekleri çıkarıyor.

YURDUN BİRÇOK BÖLGESİNE PAZARLANACAK

Sıcak havada peteklerin üzerini temizledikten sonra sağım yapan arıcılar, elde etikleri balı kovalara doldurup sipariş üzerine yurdun birçok bölgesine gönderecek.

Arıcılar, yağışların az olması ve beraberinde yaşanan kuraklık nedeniyle önceki yıllara göre bekledikleri verimi alamasalar da hallerinden memnun.

Giresunlu arıcı Osman Uzun, bu sene yağış azlığı ve kuraklık nedeniyle önceki yıllara göre bal hasadının daha erken yapıldığını söyledi.

Zorlu bir sezon geçirdiklerini ifade eden Uzun, şöyle konuştu:

"41 yaşındayım ve doğduğum günden bu yana arı peşindeyim. Bulunduğumuz bölge çok rüzgar alıyor ama bal kalitesi diğer illere göre iyi oluyor. Bu sene kuraklık nedeniyle randıman çok düşük. Mahsulümüz çok zayıf ve masrafımızı zor alırız. Önceki yıllara göre bal üretimi beşte bire kadar düştü. Biz şekersiz ve katıksız bal üretiyoruz. Dışarıda çiçekte ne varsa arı onu getiriyor."

'İLAÇ GİBİ BAL ÜRETİYORUZ'

Kentin el değmemiş doğasında üretilen balın çok kaliteli olduğunu ve tüketicilerce çok beğenebildiğini anlatan Uzun, "Elde ettiğimiz balı ilaç niyetine birkaç kilo şeklinde isteyenlere satıyoruz. Kuraklık nedeniyle doğa çok erken bitti. Yağmur yağmadığı için çiçeğin ömrü kısa kalıyor ve bal vermiyor. Burada 180 kovan arım var. Normalde 5-6 ton bal alırdık ama bu sene kuraklık nedeniyle en fazla 700 kilo bal alabildik." diye konuştu.

Ordulu arıcı Ali Karaman da arıcılığın hem zor hem de güzel bir meslek olduğunu dile getirdi.

Yaklaşık 20 yıldır bal sezonunda Ağrı'ya geldiğini aktaran Karaman, şunları kaydetti:

"Ağrı'nın balı Türkiye'de hemen hemen bir numaradır. Ben kime bal sattıysam, sonraki sezonlarda sürekli benden bal istediler ve yetiştiremediğim dönemler oldu. Petekleri kovandan çıkarıp bal sağımına bugün başladık. Bal rekoltesi Ağrı'da geçen yıla göre yarıya düştü ama başka yerlerde de dörtte bire düştü. Kurak olduğu zaman çiçekler kuruyor ve arıda bal alamıyor. İzmir'e 2 ton bal gönderdim yine istediler. Bir ton süzme bal da köyüme göndereceğim."