20 Eylül 2024 Cuma
İstanbul 25°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Yunan botuna kafa tutan İlker Reis Aydınlık’a konuştu: Biz de hudut bekçiliği yapıyoruz!

Yunanistan'ın uluslararası sularda Türk balıkçıları 'Tekneni batırırız' şeklinde tehdit ederek uzaklaştırmaya çalıştığı ortaya çıktı. Yunan sahil güvenliğin tehdidini videoya çeken balıkçı İlker Özdemir Aydınlık'a konuştu.

Yunan botuna kafa tutan İlker Reis Aydınlık’a konuştu: Biz de hudut bekçiliği yapıyoruz!
A+ A-
Ercan Küçük

Özellikle son 4-5 yıldır bu baskıların olduğunu vurgulayan Özdemir, korkmadıklarını hudut bekçiliği yaptıklarını belirtti.

Gökçeada ile Semadirek Adası arasındaki Zürafa kayalığında olta balıkçılığı yapan İlker Reis lakaplı İlker Özdemir, balıkçı teknesiyle uluslararası sularda olmasına rağmen Yunan Sahil Güvenliğinin taciz ve tehditlerine maruz kaldı. Tehditlere boyun eğmeyen İlker Reis lakaplı İlker Özdemir, Aydınlık'a yaptığı açıklamada, botları Yunanistan'a Avrupa Birliği'nin verdiğine dikkat çekti, daha önce de kendilerine silah çekildiğini söyledi. Özdemir şöyle konuya ilişkin şunları anlattı:

BOTLARI AVRUPA BİRLİĞİ VERDİ

"Avrupa Birliği bunlara mültecileri denetleyin diye yeni botlar verdi. Daha önce eski botları vardı, gelmiyorlardı. 4-5 sene önce mültecilerden dolayı Yunanlara bu hücumbotlar verildi. Onlar da sahil güvenlik botu yaptılar. Denetleme, devriye botu bunlar aslında. Ondan sonra bunlar azıttılar, bu şekilde baskılar uygulamaya başladılar. O gün de aynı şekilde baskılarda bulundular. Gücümüzün yetmediği günlerde sahil güvenliğimizi çağırdık. Bir keresinde silah çektiler. Sahil güvenlik botumuz 3 dakika içerisinde olay yerine intikal etti, bunlar gene kaçtılar. Onların alçakça gelmelerini tespit etmek zor oluyor. Biz de zaten çok zora düşmedikçe sahil güvenliklerimizi aramıyoruz. Halledebileceğimiz konularsa sahil güvenliklerimizi bu konularla meşgul etmiyoruz."

Avlandıkları yerin uluslararası sular olduğunu belirten Özdemir, kendilerine yapılan baskıların sonuçsuz kaldığını da ekledi: "Daha önce 3 kere saldırıda bulundular. Bizim kayığımız ağaçtan, vurmaya cesaret edemezler. Ama temas oldu, kayığımızın kamarası kırılmıştı. Ama sahil güvenliğe bildirmedik gene. Biz kendimiz hallettik. Sonrasında silah çektiler. Aramızda 5 metre mesafe kalmış, biz de sahil güvenliğe haber verdik. Bir keresinde de etrafımızda döndüler. Ama bunların hiçbiri bizim olduğumuz alanda hiçbir sonuç vermedi. Biz gene aynı yerimizdeyiz. Bulunduğumuz sular uluslararası sular. Hatta bizim karasularımız sayılabilir. Türkiye bunu teyit etmedi ama bizim karasularımız o bölge. Onların da bizim de kullanma hakkımız var. Bu haktan dolayı ben oralarda net bir şekilde duruyorum."

'BİR ANDA BİRLEŞİRİZ'

Hudutta göğüs göğse mücadeleye devam ettikçe Yunanistan'ın hiçbir şeye cesaret edemeyeceğini de belirtti:

"Biz balıkçılar olarak çoğumuz hudutlarda avlanıyoruz. Bazı balıkçılarımız geri adım atıyor, bunlar da bunu fırsat biliyor. Kendi mücadelemizi göğüs göğse o bölgelerde versek zaten haklı olduğumuz hiçbir şeye cesaret edemeyecekler. Haklıysak her yerde bir şekilde hakkımızı savunan çıkar. Yaptığımız işlerin içerisine hudut bekçiliğini de dahil edebiliriz. Çünkü bölgelerde sorun olursa bildiriyoruz. Özü öyle aslında. Biz avlanmaya gidiyoruz. Bizi devletin gönderdiği iddiasına gülerler. Devletin işi gücü yok da bizi mi gönderecek. Amacımız oralarda avlanmak, buralarda satıp ülkemize bir şeyler getirmek. Bir şeyler kazanmak. Ülkemiz devletimiz için ne yapılması gerekiyorsa onları da yapıyoruz. Bundan da gayet mutluyuz. "Öncelikle Türk halkının ne olduğunu herkes gördü. Bir anda hep beraber oluyoruz. Tüm yurttan destek geldi. Herkes sınırlarda üstüne düşen görevi yapmalı. İster sivil ister askeri olsun.

Kendi topraklarımızın her karışını savunmalıyız. Bizim de yaptığımız buydu."

AB Yunanistan Avrupa Birliği yunan botu ilker reis hudut bekçiliği ilker özdemir