Zayıf talep sanayiyi yavaşlattı
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Türkiye İmalat Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) Mayıs 2024 dönemi sonuçlarını yaptığı açıklama ile duyurdu. İSO, endekste eşik değer üst üste iki ay geriledi.
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Türkiye İmalat Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) Mayıs 2024 dönemi sonuçlarını açıkladı. Eşik değer olan 50'nin üzerinde ölçülen tüm değerlerin iyileşme, altındakilerin de kötüleşme gösterdiği endeks mayısta 48,4'e gerileyerek üst üste ikinci ay eşik değer 50'nin altında kaldı. Endeks, nisan ayında 49,3 değerini almıştı. Yapılan açıklamada mayıs ayında Türk imalat sektörünün karşılaştığı zorlu talep ortamı, toplam yeni siparişlerde ve ihracatta yavaşlamanın sürmesine yol açtığı belirtildi. Buna bağlı olarak firmalar üretim ve istihdam düzeylerini azalttı. Öte yandan hem girdi maliyetlerinin hem de nihai ürün fiyatlarının çok daha düşük oranlarda artması, enflasyonist baskıların mayıs ayında da hafiflemeye devam ettiğini gösterdi.
Rapora göre mayıs ayında üretim, takip edilen 10 sektörün sadece 3'ünde artış gösterdi. Üretimde en hızlı artış makine ve metal ürünlerinde, en belirgin yavaşlama ise kara ve deniz taşıtlarında gözlemlendi. İstihdamda ise sektörler arasında farklılaşan bir tablo ortaya çıktı. Başta makine ve metal ürünleri olmak üzere 5 sektör istihdamını artırırken, en belirgin düşüş elektrikli ve elektronik ürünler sektöründe kaydedildi.
SİPARİŞLER 11 AYDIR YAVAŞLIYOR
Faaliyet koşullarındaki yavaşlamanın ılımlı olmakla birlikte 2024 başından bu yana en belirgin düzeyde meydana geldiği görüldü. Sektördeki ivme kaybı mayıs anketindeki birçok göstergeye yansıdı. Firmalar özellikle yeni siparişlerde keskin bir azalma yaşandığını ve düşüşün ocak ayından bu yana en yüksek oranda olduğunu bildirdi. Anket katılımcıları, siparişlerdeki yavaşlamanın büyük oranda zorlu talep koşullarından kaynaklandığını ve bazı müşterilerin yüksek fiyatlardan olumsuz etkilendiğini belirtti. Bu faktörler, yeni ihracat siparişlerinin üst üste 11 ay yavaşlamasında da etkili oldu.
Yeni siparişlerdeki yavaşlama, imalatçıların üst üste ikinci ay üretimi azaltmasına neden olurken, bu azalış 2024'ün başından bu yana en yüksek orana işaret etti. Bazı anket katılımcıları ise kapasite kısıtlarının üretimi artırma imkanlarını sınırladığına dikkati çekti. Sektörde istihdam hacmi art arda dördüncü ay daralırken, bazı firmalar iş yüklerindeki azalma nedeniyle işten ayrılan personelin yerine yenilerini istihdam etmeme eğiliminde olduklarını belirtti.
GİRDİ MALİYETLERİ BASKISI ZAYIFLADI
Satın alma faaliyetleri, girdi stokları ve nihai ürün stokları nisan ayındaki artışların ardından mayısta düşüş kaydetti. Enflasyonist baskılar mayıs ayında da zayıflamaya devam etti. Girdi maliyetleri enflasyonu son 5 ayın en düşük seviyesine gerilerken, nihai ürün fiyatları ise bir yıllık dönemin en sınırlı artışını kaydetti. Fiyatlarında artış bildiren firmalar ise bu durumu genellikle kur gelişmeleri ile ham madde maliyetlerindeki yükselişe bağladı.
Anketin öne çıkan pozitif gelişmesi, maliyet yönlü baskıların genele yayılı bir şekilde gevşemesi oldu. Girdi maliyetleri takip edilen 10 sektörden sadece 1'inde nisan ayına göre daha hızlı artarken, benzer bir durum satış fiyatlarında da gözlendi. Mayıs ayında maliyet artışının ivme kazandığı tek sektör giyim ve deri ürünleri oldu. Genel olarak girdi maliyetlerinde en yavaş artış makine ve metal ürünlerinde, en yüksek oranlı artış ise metalik olmayan mineral ürünlerde ölçüldü.
EN DÜŞÜK FİYAT ARTIŞI TEKSTİLDE
Nihai ürün fiyatlarında ise bir önceki aya göre artışın hızlandığı tek sektör makine ve metal ürünler oldu. Bu durum, sektörde yeni siparişlerin yeniden büyümeye geçmesine bağlı olarak firmaların fiyatlama gücünün artmasından kaynaklandı. Anket kapsamındaki en düşük oranlı artış ise satış fiyatlarının hafif şekilde yükseldiği tekstil ürünlerinde görüldü.
Açıklamada görüşlerine yer verilen S&P Global Market Intelligence Ekonomi Direktörü Andrew Harker, son verilerin Türk imalatçılarının giderek daha zorlu bir faaliyet ortamıyla karşı karşıya kaldığına ve yeni sipariş almanın güçleştiğine işaret ettiğini, öte yandan, enflasyonist baskıların hafiflemesinin ileriye yönelik iyimserlik sağladığını belirtti.