23 Aralık 2024 Pazartesi
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

‘Zirvenin hedefinde Türkiye’nin dostları var’

NATO’nun 2022 Madrid Zirvesi bugün başladı. 12 yılın ardından yeni bir Stratejik Konsept Belgesi’nin ilan edileceği toplantının gündeminde, Türkiye’nin bağımsızlık rotasındaki stratejik dostları Rusya ve Çin’in ‘düşman’ ilan edilmesi var

‘Zirvenin hedefinde Türkiye’nin dostları var’
A+ A-
DIŞ HABERLER SERVİSİ

NATO’nun 2022 Liderler Zirvesi, bugün İspanya’nın ev sahipliğinde başlıyor. Batı’da Ukrayna Savaşı’na dair çatlak seslerin çıkmaya başladığı bir dönemde yapılan Madrid Zirvesi’nin ana gündeminde, NATO’nun “Rus saldırganlığına” karşı safları sıklaştırması ve “Çin tehdidine” karşı Asya-Pasifik’te genişlemesi var. Toplantının en önemli özelliği, Zirve’nin sonucunda 12 yıl sonra ilk defa yeni bir Stratejik Konsept Belgesi ilan edilecek olması. Bu belge, NATO’nun önümüzdeki on yıl boyunca stratejik faaliyet çerçevesini ve yol haritasını çiziyor.

Zirve’de Türkiye’nin gündeme getireceği konu başlıkları, Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliği ile Yunanistan’ın artan kışkırtmaları olarak öne çıkıyor. Ancak bu konularda bir ilerleme sağlanması beklenmiyor. Çünkü NATO, Vatan Partisi’nin sürekli vurguladığı gibi bir çözüm mercii değil, tehditlerin kaynağı. Üstelik Transatlantik İttifakı, Türkiye’nin bağımsızlaşma rotasında stratejik dostları olan Rusya ve Çin’i açıkça “düşman” ilan etmeye hazırlanıyor.

‘Zirvenin hedefinde Türkiye’nin dostları var’ - Resim : 1

STOLTENBERG’İN MESAJLARI

Madrid Zirvesi’nden bir hafta önce ABD’li Politico gazetesinin etkinliğinde konuşan NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Zirve’nin gündemine dair önemli mesajlar verdi. Zirve’nin NATO için bir “dönüşüm zirvesi” olacağını söyleyen Stoltenberg, Avro-Atlantik İttifakı’nın karşı karşıya olduğu mücadelenin demokrasi ile otoriterlik arasında olduğunu ve buna uygun olarak hazırlandıklarını söylüyor. “Moskova ve Pekin, kurala dayalı uluslararası düzene açıkça meydan okuyor.” diyen Stoltenberg, özellikle doğu cephesinde savaşa hazır NATO güçleri sayısının arttırılacağını ve silah cephaneliğinin güçlendirileceğini ifade ediyor. NATO’nun Stratejik Konsept belgesinde Rusya’nın en önemli tehdit olarak yer alacağını belirten Stoltenberg, Çin’in ortaya koyduğu tehditlerin de ilk defa ele alınacağını belirtiyor.

ZİRVEDEKİ ASYA-PASİFİK ÜLKELERİ

28-30 Haziran tarihleri arasında yapılacak Zirve’nin birinci günü (bugün), akşam saatlerinde İspanya Kralı Felipe’nin vereceği sembolik bir liderler yemeğiyle başlayacak. Toplantının yarın sabah yapılacak olan ilk oturumunda ise Ukrayna Savaşı ele alınacak. Burada Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy de video konferans yöntemiyle bir konuşma yapacak.

NATO’ya üye olmayan ülkelerle ortaklık ilişkilerinin geliştirilmesinin masaya yatırılacağı bir sonraki oturuma, ilk defa Avustralya, Yeni Zelanda, Japonya ve Güney Kore liderlerinin katılacağı bildirildi. Aynı oturumda İsveç, Finlandiya ve Gürcistan liderleriyle birlikte AB Komisyonu ve AB Konseyi de başkanları tarafından toplantıda temsil edilecek.

Madrid Zirvesi kapsamında müttefik ülkelerin dışişleri ve savunma bakanları ayrı ayrı toplantılar da yapacak. Güneydeki sınamaların değerlendirileceği dışişleri bakanlarının toplantısına Moritanya ve Ürdün de katılacak. Savunma bakanlarının toplantısında ise Balkanlar konuşulacak ve Bosna Hersek bu bölümde yer alacak.

Madrid Zirvesi’ne ABD Başkanı Joe Biden dahil birçok devlet başkanının katılacak olması sebebiyle en üst düzeyde güvenlik önlemi alınmış. Polis, jandarma ve diğer yerel güvenlik birimlerinin personeli dahil 10 bin güvenlik görevlisinin görev alacağı Zirve için ABD’den Biden’la birlikte katılacak bin kişilik heyet için üç otel kapatılmış durumda.

STRATEJİK BELGENİN HEDEFİ RUSYA VE ÇİN DÜŞMANLIĞI

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Stratejik Konsept belgesinin, “kuruluş anlaşmasından sonra en önemli İttifak belgesi” olduğunu söylüyor. En son 12 yıl önce Lizbon’da ilan edilen 2010 Stratejik Konsept belgesinde, Rusya “tehdit” değil, Avrupa’yla bütünleşmesi sağlanacak bir “ortak” olarak yer almış; hatta dönemin Rusya Devlet Başkanı Dmitri Medvedev, bizzat Lizbon’daki NATO Zirvesi’ne katılmış ve dönemin NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen ile görüşmüştü. Çin ise neredeyse hiç yer almıyor.

Özellikle 2014’te Ukrayna’da Maidan Darbesi’nin yapılması ve Kırım’ın Rus toprağı olmasıyla hava tamamen tersine döndü ve ilerleyen yıllarda Batı’daki Rus düşmanlığı şiddetlendi. Geçen sene Brüksel’de toplanan NATO Zirvesi’nin sonuç bildirisinin büyük bölümü ise “Rus tehdidine” ayrıldı. Madrid Zirvesi sonunda açıklanacak Stratejik Konsept belgesinde Rusya’nın NATO’nun varoluş amacını yeniden meşrulaştıran bir stratejik tehdit olarak yer alması bekleniyor.

Geçen senenin sonuç bildirisinde Çin de “uluslararası düzene ve İttifak güvenliğine sistemsel medyan okumalar ortaya koyan” bir ülke olarak tarif edilmişti. ABD Başkanı Joe Biden’ın Çin’e yönelik çok daha sert ve suçlayıcı sözleri, Avrupa ülkelerinin direnişiyle karşılaşmış ve bildiride Çin, “tehdit” olarak anılmamıştı. Bugün başlayan Madrid Zirvesi’ne Asya-Pasifik’ten dört ülkenin çağrılması, Çin’e yönelik tavrın da şiddetleneceğini gösteriyor. Japonya Başbakanı Kişida Fumio’nun da Çin karşıtı bir konuşmayla NATO üyelerini daha Çin düşmanı bir tutuma ikna etmeye çalışacağı kaydediliyor. ABD Başkanı Biden, geçen ay yaptığı Asya-Pasifik çıkarmasıyla NATO’nun bu bölgede genişlemesinin temellerini atmıştı. Sonuç bildirgesinde, “yükselen Çin tehdidine karşı” Asya-Pasifik ülkeleriyle kapsamlı ortaklığın yer almasına kesin gözüyle bakılıyor.

FİNLANDİYA VE İSVEÇ’İN NATO ÜYELİĞİ ÇIKMAZDA

Zirve’de herkesin merakla beklediği konulardan biri de Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliği başvurusu. Türkiye, bu iki ülkenin NATO üyeliğini, FETÖ ve PKK’ya güvenli liman olmayı sürdürdükleri ve NATO müttefikine silah ambargosu uyguladıkları gerekçesiyle engelliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Finlandiya ve İsveç’in ülkede barındırdıkları terör örgütü mensuplarını Türkiye’ye teslim edip silah ambargosunu kaldırmadıkları takdirde Ankara’nın tutumunda bir değişiklik olmayacağını söyledi. Ancak böyle bir durum söz konusu değil. İsveç’te hükümet koalisyonunu belirleyen oya sahip olan PKK destekçisi milletvekili Aminah Kakabaveh, PKK/YPG’ye desteğin sürmesi sözü karşılığında mevcut hükümetin düşmesini engelledi. Daha önemlisi PKK ve FETÖ’yü koruma ve silah yaptırımları, İsveç ve Finlandiya’nın münferit tavrı değil. Başta ABD olmak üzere NATO liderliğinin en temel siyaseti. Dolayısıyla Atlantik liderleri de zirve öncesinde bu konuyla ilgili beklentileri düşüren ve bir “dönüm noktası beklemediklerini” ifade eden açıklamalar yaptılar.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in önerisiyle Zirve’de Türkiye, NATO, İsveç ve Finlandiya arasında bir Dörtlü Zirve yapılacağı bildirildi. Fakat bunun da “sorunları İttifak içinde çözmeye çalışıyoruz” görüntüsü vermekten öte bir anlam taşımadığı düşünülüyor.

‘YALNIZLAŞMA’ SÖYLEMİNDE BİRLEŞTİLER

‘Zirvenin hedefinde Türkiye’nin dostları var’ - Resim : 2‘Zirvenin hedefinde Türkiye’nin dostları var’ - Resim : 3

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, yaptığı açıklamada Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliğiyle ilgili olarak “Türkiye'nin uluslararası değerlere uymak yerine terör algısını dış dünyaya kabul ettirmeye çalıştığını” savundu. Türkiye'nin dayatmasını, herhangi bir Avrupa ülkesinin kabul etmesinin mümkün olmadığını öne süren Beştaş, "Türkiye'nin bu yaklaşımı, ülkenin NATO içinde yalnızlaşmasını sürdürüyor." dedi.

CHP’nin dış politikada en üst düzey kurmayı olan Ünal Çeviköz, Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliğinin desteklenmesi gerektiğini savunmuş ve Türkiye’nin tutumunu “taktik hata” olarak nitelemişti. “NATO ortaklarımızdan güçlü tepkiler almasına şaşmamalı.” diyen Çeviköz, Türkiye’nin bu dış politika çizgisi yüzünden “yalnızlaştığını” söylemişti.

NATO Liderler Zirvesi Finlandiya İsveç