ZÜCDER Başkanı Öksüz: Yüksek enflasyon ve faiz mutfaktaki büyümeyi kesti
Sıkılaşma politikalarının ve yüksek enflasyonun etkisinin züccaciye sektöründe de görülmeye başladığını belirten ZÜCDER Başkanı Öksüz, 'Öngörülebilir faiz ve kur olması lazım ki ona göre yatırım yapılsın' dedi
Züccaciyeciler Derneği (ZÜCDER) Başkanı Mesut Öksüz, döviz kurlarının sabit seyrettiğine dikkat çekerek, enflasyon oranında artan öngörülebilir bir kur rejimi taleplerini yineledi. Antalya'da ZÜCDER tarafından düzenlenen 12. Uluslararası Ev Eşyaları Zirvesi'nde konuştuğumuz Öksüz, “Sıkışan kur birden patlıyor.” diyerek daha önce yaşanan hızlı devalüasyonlara dikkat çekti.
Para politikasındaki sıkılaşmanın etkilerinin hissetmeye başladıklarını anlatan Öksüz, “İç pazarda adet bazında ilk altı ayda yüzde 30-35 büyüme vardı ama seçimden sonra bıçak gibi kesti. Kasım ayı indirim ayı. Bir parça hareket oldu fakat istediğimiz oranda değil. Kiralar yüksek, giyim yüksek, gıda pahalı... Bizim ürün grubuna yönelik çok bir talep yok. Tabak çanaktan keser hale geldik! Ama en uygun ürün tabak, çanak. İnsanlar pahalı alışveriş yerine mutfağında evinde ufak paralar harcayarak değişiklik yapabiliyorlar.” ifadelerini kullandı. “TL'yi değerli tutmaya ihtiyacımız da var.” diyen Öksüz, “Gerçek değerine ulaşması lazım. Bolluk olunca ne güzel, dengeli bir kurun ve öngörülebilir faizin ve kurun olması lazım ki sanayici ve üretici de ona göre yatırım yapsın.” mesajı verdi.
ÇİN'E RAĞMEN TUTUNDUK!
Hükümet tarafından açıklanan evlilik kredisi paketini de değerlendiren ZÜCDER Başkanı Öksüz, “150 bin liralık tutar alımları hareketlendirir. Düğünlerle ilgili ertelemeler oluyordu. En azından ertelemelerin önüne geçerek çeyiz alışverişlerine yönelecektir.” değerlendirmesini yaptı.
Son on yılda sektörün ihracat tarafında yüzde 98, son beş yılda da yüzde 55 büyüdüğüne dikkat çeken Öksüz, “İhracatta pandemideki ivmeden sonra bile son 2-3 yıl aynı tutarlarda kalmamız artık burada tutunduk demektir. Bu yılı ise yüzde 3 küçülme ile kapatacağız gibi görünüyor.” bilgisini verdi. Dış pazarlar anlamında en büyük düşüşün Avrupa tarafında olduğunu anlatan Öksüz, “Çin'in devreye girmesinin de etkisi oldu. Lojistikte büyük destekleri var. Bedavaya konteyner geliyor. Buna rağmen yine aynı tutarlarda kalmak önemli. Bunun üzerine nasıl çıkabiliriz? Geçen yıldan beri altı ülkeye gittik. Çin'den yeterince mal geliyor; Vietnam ile ilgili gümrük vergisi var yüzde 25 civarında. Onlar da sofra kültürü pek yoktu ama artık evde de yemek yapmaya döndüler. Mutfak eşyaları bu anlamda takep görmeye başladı.” diyerek, Türk üreticilerin en sert rakiplerine bile ürün satabildiğini kaydetti.
RAKİPLER ZORLAMAYA BAŞLADI
Pandemideki mecburi yöneliş sayesinde Türkiye'nin kazandığı nüfuzun bir kalıcı olamadığına değinen ZÜCDER Başkanı Öksüz, “Çin bizim yakınızdan geçemez diyorduk; plastikte, çelikte ve camda.. Ama bizi geçtiler. Ham madde de dışa bağımlı değiller. En sıkışık dönemde dünyaya kendilerini kapattılar ne kadar ham madde varsa çektiler. O dönemde yeni fabrikalar kurmuşlar, üretim kapasitelerini artırmışlar. Çin ile rekabet etmek artık daha zor. Çin geride derken altyapıya ve üst yapıya önem vermişler. Hindistan geliyor, Mısır geliyor, Endonezya da geliyor... Züccaciyede iyiyiz, kalitemiz iyi bir yere kadar gidiyoruz ama şimdi onlar da kaliteli olmaya başladı.” ifadelerini kullandı.
ROTAYI UZAK DOĞU'YA ÇEVİRDİLER
ZÜCDER'in 22-25 Kasım tarihleri arasında Antalya Royal Seginus’te düzenlediği zirveye başta Almanya, Kuveyt, Mısır, ABD, Rusya, Arjantin olmak üzere 50 ülkeden 80’i yabancı olmak üzere 120’den fazla yerli ve yabancı satın almacı firma katıldı. Yaklaşık 5 binin üzerinde görüşmenin yapıldığı zirvede ZÜCDER Başkanı Mesut Öksüz, ABD, Japonya ve Kanada’ya ihracata yoğunlaştıklarını belirterek züccaciye sektöründeki ek gümrük vergilerine dikkat çekti.
Uzak Doğu pazarlarına ağırlık verdiklerini ve bu yüzden geçtiğimiz günlerde Vietnem’a bir ticari heyetle gittiklerini kaydeden Mesut Öksüz, “En büyük hedef pazarımız Uzak Doğu. Hedef pazarlarımız arasında, en fazla ithalat yapan ülke ABD, Japonya ve Kanada, bu ülkeleri önemsiyoruz. Çünkü bu ülkelerde onların toplam ithalatından aldığımız pay binde 3, on binde 3, on binde 5'ler seviyesinde. Dolayısıyla buraya yapacağımız her ciro, ihracattaki büyümemize önemli katkı sağlayacaktır.” dedi.