22 Kasım 2024 Cuma
İstanbul 11°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

2. Hitler, 3. Dünya Savaşı’na hazırlanıyor

Rıza Zelyut

Rıza Zelyut

Eski Yazar

A+ A-

Dünya savaşları tarihine derinden bakın ve sonuçlarını düşünün: İki büyük savaşın tek kazananı ABD olmuştur.
Şimdi karşısına iki büyük güç çıktı: Ticari ve sınai gücüyle Çin... Askeri gücüyle Rusya...
İşte bu rakipleri durdurmak, hatta geriletmek için Amerikan derin devleti, ülkenin başına benim “İkinci Hitler!” dediğim Donald Trump’u oturttu. O da aldığı görev gereği Çin’e ekonomik savaş açtı. Yürütülen ticari savaş; askeri savaşın en önemli habercisidir. Bu amaçla ABD; donanmasını büyük ölçüde Çin’in doğusuna, yani Büyük Okyanus’a konuşlandırmıştır.
ABD derin devleti, Çin’i karıştırmak için bizim Doğu Türkistan dediğimiz bölgede yaşayan Uygur Türklerini kullanıyor. Uygurlar Türklükten uzaklaşıp İslamcı bir ideolojiye sarıldıkça militanlaşıyorlar ve dünyaya cihatçı ihraç ediyorlar. Bunlar Suriye’de Türk askerine kurşun sıkmaktan çekinmediler.
Trump, aslında Çin’den önce Rusya’ya karşı da hem ekonomik hem askeri kuşatma başlattı. ABD’nin Rusya ile yaptığı nükleer füzeleri sınırlama antlaşmasından çekilmesinin sebebi budur.
Almanya bu kutuplaşmada çekimser kalınca ABD İngiltere’yi kullanarak Avrupa Birliği’ni tehdit etti. Ekonomik bir gerekçesinin olmadığı belli olan İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden ayrılma girişimi, AB ülkelerine yapılmış bir Amerikan şantajından başka şey değildir.
İkinci Hitler’in savaş projesini engelleyecek güç; bellidir: Rusya-Çin-Hindistan-Türkiye-İran hattı... Alman milleti iki kez savaştığı ABD’nin savaşına alet olmayacaktır. Bu da 2. Hitler’i düşündüren bir konudur.
Umarız, Amerikan iç kamuoyu da bu çılgın adamın füzelerin başına oturmasına izin vermez.

ABD’NİN S-400 YARASI
Amerikan derin devletini en çok endişelendiren konunun Rus S-400 hava savunma sistemi olduğu artık çok belli oldu. Türkiye yıllar boyunca ABD’den buna eşdeğer hava savunma sistemleri almak istedi ama Amerikan tarafı hep reddetti. Sonunda Rusya ile anlaştık ve oradan S-400 alacağız.
Amerikan tarafı tutuştu. Uyarılar, tehditler hiç durmadı. Sonuncusu ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence’den geldi: “NATO müttefikleri Doğu’dan silah alırken, ABD buna seyirci kalamaz!”
Böylelerine söylenecek güzel bir sözümüz var: “Geçti Bor’un pazarı, sür eşeğini Niğde’ye...”

İMAMOĞLU’NUN YANINDAKİ SİVRİ AKILLILAR
Böyle bir şeyi, belediye başkanlığı yapmış ve büyükşehir belediyesini yönetmeye talip birisi, proje diye nasıl sunar aklım almıyor. Belli ki yanındaki sivri akıllılardan etkilenmiş. CHP Adayı Ekrem İmamoğlu, “Yürü be İstanbul!” diye kampanya başlatacakmış. İnsanlar yürüyecek, böylece puan toplayacak ve toplu taşıtlara bazen parasız binebilecekmiş.
Tam bir Zihni Sinir procesi...
Sayın İmamoğlu kardeşim; eğer proje istiyorsan, buyur benden sana etkili olabilecek birkaç proje önerisi... Hem de bedava:
“Çok yetersiz kalan metro ve metrobüs seferlerini, yeni araçlar ekleyerek yüzde 100 artıracağım” de.
”Yetmez... Toplu ulaşım ücretlerini indireceğim... Hem de yüzde 50... Yarı yarıya bedava bineceksiniz!” de.
Ara sıra iyi hazırlanmış kameralı ekiple bir metrobüse bin. İçerideki sıkış tepiş rezaleti yaşa ve halka da göster. Buna son vereceğini söyle...
”25 yıldır İstanbul’u Erdoğan ve Binali Yıldırım yönetti. Görüyorsunuz hiçbir sorununu çözemediler. İstanbul’u bu hale getiren Binali Yıldırım’dır. Ulaştırma Bakanı oldu çözemedi; Başbakan oldu yine çözemedi. Belediye Başkanı olursa hiç çözemez. Tek çözüm noktası biziz” de.
”Seçilirsem bu güzel İstanbul’u Suriyeli işgalinden kurtaracağım, bir Avrupa kenti yapacağım” de.
Hiçbir şey bilmiyorsan, Vatan Partisi adayı İlker Yücel’in projelerine bak, oradan bir şeyler al.
Ve çevrendeki hayattan kopuk Zihni Sinir hazretlerini uzaklaştır gitsin...

ERDOĞAN CAMİYE ŞEREF VERMİŞ
Haber şu: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Cuma namazı kılmak için Bursa Ulu Cami’ye gitmiş. Erdoğan’ın camiye girişi sırasında imam işini bırakıp şöyle bağırmış: “Milletimizin canından çok sevdiği, aziz bildiği Cumhurbaşkanımız camimize teşrif etmiştir. Dua ediyoruz, hürmet ediyoruz”
İmamın duasına, hürmetine karışamayız. Lakin Erdoğan’ın camiye şeref verdiğini iddia eden “camimize teşrif etti” sözü kişi putçuluğudur. Ey yağcılığı imanını örten imam bil ki Erdoğan da her Müslüman gibi oradan ancak şeref alır.

ANASINI DA ALIP GİDİNCE BAK NELER OLDU?
Bütün dünyanın gıptayla baktığı liderimiz, meydanlardan haykırıyor: “Şimdi de soğanla, patatesle, domatesle, biberle saldırıyorlar!”
Her başarısızlığını dış güçlerin saldırısı gibi göstererek aradan sıyrılan liderimize sosyal medyadan arkadaşımız Cihan Karaosmanoğlu soruyor:
“Çiftçi anasını alıp da gidince ne oluyormuş gördünüz değil mi?”