97. Oscar Ödülleri: En İyi Film'i kim kazanacak?

2 Mart’ı 3 Mart’a bağlayan gece Oscar Ödülleri 97. kez sahiplerini bulacak. Bu yıl da yine son yıllarda olduğu gibi 10 film En İyi Film kategorisinde yarışacak. Peki bu filmlerden hangisi daha iddialı?

18 yıl sonra yine bir Yahudi propagandasının yapıldığı filmde karşımıza çıkan ve mimar László Toth’u oynayan Adrien Brody’nin başrolünde olduğu The Brutalist mi? 13 dalda adaylıkla dikkatleri üzerine çeken ve İngilizce olmayan bir film olarak en fazla adaylık elde eden film olarak bir rekora da imza atan ve son zamanlarda adı skandallara karışan Emilia Perez mi? Cannes’da Altın Palmiye’yi kucaklayan “Bir Rus’un Amerikan Rüyası” olarak tanımlayabileceğimiz Anora mı? Bob Dylan’ın hayatını anlatan A Complete Unknown mı yoksa son yılların en gözde yönetmenlerinden Denis Villeneuve’ün devamını da tıpkı ilki kadar başarılı bir şekilde sinemaya uyarladığı Dune: İkinci Bölüm mü?

Papa’nın ölümün ardından Katolik dünyasına yeni bir Papa seçimini konu edinen ve Ralph Fiennes’ın oyunculuğuyla dikkat çeken Conclave mi? Son yıllarda karşımıza sıkça çıkan fantastik temelli filmlerden biri olan ve OZ diyarında geçen renkli müzikal Wicked mi? Pulitzer Ödüllü romandan uyarlanan ve Florida’da zorlu reform okulu sınavlarına giren 2 gencin anlatıldığı Nickel Boys mu? Sıra dışı atmosferiyle Demi Moore’un yıldızlaştığı The Substance mı? Yoksa Brezilya sinemasının son yıllarda çıkardığı en dikkat çekici filmlerden biri olan I'm Still Here mı?

Şimdilik anketlerde Anora ve Conclave öne çıkmış durumda. Peki her iki film de Oscar kazanmak için yeterli mi? Öncelikle Oscar’ın tanımına odaklanmak gerekiyor burada zira son yıllarda bu tanım değişeli çok oldu. 12 Years a Slave, The Hurt Locker, Argo, Moonlight, Everything Everywhere All at Once, CODA gibi yapımlara En İyi Film Oscar’ı verildi. Peki bu filmlerden hangileri gerçekten “kült”? Şu an hafızalarımızda hangisi yer edinmiş durumda? Avatar, Arrival, Dune, Whiplash, Her gibi sinema tarihine geçen filmler dururken adını ve konusunu bir süre sonra unutacağımız ve bolca Amerikan propagandası kokan filmlere verilerek Oscar’ın zaten oldukça gözden düşen bir ödül olduğunu söylemek lazım.

Bu sebeple “Oscar almalı” tanımının da değişmiş olması gerekiyor. Oscar almalı diyeceğimiz filmi Akademi üyelerinin sevmesi gerekiyor sadece, hepsi bu. Cannes, Venedik, Berlin gibi büyük festivalleri takip etmek daha keyifli olsa da, Oscar’ın globalleşmesi onu takip edilebilir kılmış durumda. Eğlenceli bir tüketim malzemesi olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.

En İyi Film kategorisi adaylarından Anora’nın ödüle daha yakın olması elbette pek çok konuya parmak basmasından ileri geliyor. Bunun yanı sıra, Cannes’da Altın Palmiye’ye uzanması da onun Oscar’da elini güçlendirdiğini belirtmek gerek. Zengin bir Rus bir gencin Amerika'da uçuk bir hayat yaşamasını konu alan film, aile ve ilişkilere de odaklanıyor. Modern bir Külkedisi anlatısı olarak özetleyebileceğimiz yapımın seveni olduğu kadar sevmeyeni de çok. Ödül alması durumunda ileride pek fazla hatırlanmayacak Oscar Ödüllü filmler arasına adını yazdıracaktır muhakkak.

Conclave için de aynısını söylemek doğru olacaktır. Basit sayılabilecek bir konuyu iyi bir gerilimle işleyen ve Kurgu ile Müzik kategorilerinde öne çıkabileceğini düşündüğüm filmin kazanması durumunda "uzun yıllar hafızalardan çıkmayacak bir film" olmayacağını öngörmek zor değil.

Altın Küre’yi kazanmış olması sebebiyle The Brutalist’in de ciddi anlamda bir şansı bulunuyor. Akademi üyeleri, ABD-İsrail ortaklığını sinemada da kutlayıp Yahudi propagandası yapılan ve Kudüs’ün asıl sahibinin İsrailliler olduğunun söylendiği The Brutalist’e ödül verme fırsatını kaçırmayacaklardır diye düşünüyorum. En İyi Film Oscar’ı olmasa bile En İyi Yönetmen ve En İyi Erkek Oyuncu Ödülleri’ni kesin olarak görüyorum.

Emilia Perez'in şansı giderek azalıyor. Birkaç ay önce ödülü kazanmasına kesin gözüyle bakılan Emilia Perez'e Altın Küre'de En İyi Müzikal Film ve En İyi İngilizce Olmayan Film dallarında ödül verilmiş ve eli boş gönderilmemişti.

Wicked, fantastik temelli bir film olarak öne çıksa da, son yıllarda pek çok kez izlediğimiz "ötekileştirilmiş karakter" konusuna değiniyor ve bunu OZ diyarında yapmayı tercih ediyor. Dune gibi Wicked da birkaç teknik dal ödülüyle geceden ayrılabilir.

The Substance, Nickel Boys, A Complete Unknown ve I'm Still Here'ın En İyi Film'i kazanma ihtimali ise sıfıra yakın görünüyor.

Özetle, büyük ödülün ve yönetmen ödülünün ayrı 2 filme gideceğini düşündüğüm 97. Oscar Ödülleri'nde 3 filmin yarışacağını söyleyebilirim: Conclave, The Brutalist ve Anora. En İyi Film'i alan En İyi Yönetmen'i almayacaktır, son yıllarda bir gelenek haline dönüşen 2 film arasında paylaştırılacaktır. 3 filmin hangisi alırsa alsın şaşırtıcı olacağını fakat en az şaşırtıcı olanın The Brutalist olacağını söyleyebilirim.

İlişkilerin Geleceğine Dair Katı Bir Distopya: The LobsterSinema