AB enerji ödemelerinde Çin yuanını kullanabilir
Geçen ay içinde Atlantik Cephesi Rusya’nın AB’ye yaptığı petrol ve doğal gaz ihracatını ruble olarak ödenmesi talebiyle büyük bir şok yaşadı. Yaşadığı şokun ardından AB sözcüleri, Rusya ile yapılan sözleşmelerde para biriminin avro olduğu şartını belirterek ödemelerin avro ile yapılacağını ifade ettiler. Rusya avro ödemelerini kabul etmeyeceğini ve ruble ile yapılması talebini net olarak bir kez daha belirtti. Bu restleşme rublenin değer artışında önemli bir etken oldu. Ruble, Ukrayna Operasyonu öncesindeki fiyat seviyelerine kadar yükseldi. Bu arada, Macaristan, Avusturya ve Slovakya gibi Avrupa ülkeleri ödemeleri ruble ile yapabileceklerini açıkladılar.
OMFIF’DE SÜRPRİZ ÖNERİ; ÖDEME YUANLA YAPILABİLİR
Bu tartışmalar yükselirken, BIS’in (Uluslararası Ödemeler Bankası) eski Baş Ekonomisti Prof. Dr. Herbert Poenisch, AB’nin krizi atlatabilmesi için Çin yuanını ödeme birimi olarak kullanılmasını önermesi dikkat çekti. Çin’in saygın Zhejiang Üniversitesi’nde de Akademik Komite üyeliği de yapan Poenisch, bu önerisini OMFIF’in (Resmi Parasal ve Finansal Kurumlar Forumu) web sitesinde yaptı. Prof. Poenisch, uluslararası döviz piyasalarında işlem hacmi ve kredisi her geçen gün artan yuanın krizi aşmada önemli bir işlev görebileceğini belirtiyor. OMFIF, Türkiye, Çin, AB, İngiltere, Fransa, Malezya, Endonezya merkez bankalarının ve FED’in katıldığı etkili bir uluslararası düşünce kuruluşu. Prof. Poenisch’in çağrısının OMFIF’in web sitesinde yayınlanması öneriyi daha önemli hale getirdi.
Makale yazarı yuanın uluslararası ölçekte bir para birimi veya “IMF para birimi” olarak da nitelendirebileceğimiz SDR’nin (özel çekme hakkı) bir parçası olduğunu ifade ediyor. Ayrıca Çin’in SWIFT’e alternatif olarak geliştirdiği CIPS’in (Sınır Ötesi Bankalar arası Ödeme Sistemi) yuanın geçerliliğini artıran öneminden bahsediyor.
CIPS YAPTIRIMLARA KARŞI KALKAN OLUYOR
CIPS’in SWIFT’e göre daha düşük bir işlem hacmine sahip olması CIPS’in önemini azaltmıyor. CIPS, Mart 2022’de dünyanın bütün kıtalarında, 103 ülkede, 76 adet doğrudan kullanıcıya (ağırlıklı olarak uluslararası bankalar) ve bin 228 adet dolaylı kullanıcıya ulaşmış bulunuyor. 2015 yılında kurulan CIPS 19 doğrudan katılımcı 176 dolaylı katılımcı ile yola çıkmıştı. Bu veriler bize CIPS’in hızla büyüdüğünü gösteriyor.
Prof. Poenisch, Gazprom gibi dev Rus enerji şirketlerinin CIPS aracılığıyla yuan bazında tahsilat yaptığının altını çiziyor. Yaptırımlardan kaçınmak isteyen Gazprom gibi diğer Rus şirketlerin Çin bankaları vasıtasıyla CIPS’i kullanmalarının mümkün olacağını belirtiyor.
Prof. Poenisch Çin’in, AB ithalat bedellerinin yuanla ödenmesi önerisine sıcak bakacağını belirtiyor. Makalede yuanın esasen uluslararası ticaret için yapılan ikili anlaşmalar aracılığıyla yaygınlaştırıldığı ve dolayısıyla AB’nin atacağı muhtemel adımın yuan işlemlerinde yeni bir dönemi açacağı tespiti yapılıyor. Böyle bir adım Çin ile bağlantısı olmayan üçüncü taraflar arasındaki işlemlerde yuanın kullanılmasını gerektirecek. Çin bankalarının kontrol alanının dışında gelişecek olan bu işlemlerde CIPS’in kullanımı yaygınlaşacaktır. Çünkü CIPS’in SWIFT sisteminden farklı olarak takasbank özelliği de bulunmaktadır.
YUANIN YAYGINLAŞMASI DÖVİZ PİYASALARINI ETKİLEYECEK
AB’nin enerji ödemelerini yuanla yapması yuanın uluslararası alanda daha da yaygınlaşmasında önemli bir adım olacaktır.
Yuanın bu şekilde kullanımı bir yandan uluslararasılaşmasını artırırken diğer yandan yuanın oynaklığında artışa neden olacaktır. Fakat yazar AB’nin Rusya’dan yaptığı ithalatın yıllık 108 milyar dolar olması ve CIPS’te yapılan işlemlerin çok küçük bir parçasını oluşturması nedeniyle yuanın seyrinde ve oynaklığında çok büyük bir etkisinin olmayacağını ifade ediyor.
AB açısından bakıldığında ödemelerin yuan bazında yapılmasının kabul edilmesinin cesur bir politik adım olarak görüleceği belirtiliyor. Makalenin en çarpıcı ifadesi ise şöyle; AB’nin artık dünyada değişen ekonomik dengeleri göz önüne almasının zamanının geldiğini ve buna uygun adımların atılması gerektiğidir. Bu adımın Rusya’nın ‘dayatması’ olarak değil değişen dünyaya uyum olarak algılanması gerektiğinin altı çiziliyor. Yuanın SDR sepetindeki ağırlığının yüzde 11 oranında olduğu hatırlatılıyor ve Çin’in dünya ekonomisinde GSYİH büyüklüğü açısından ikinci sırada olduğu belirtiliyor.
ÇİN’İN FİNANSAL GÜCÜ GÖZARDI EDİLEMEZ
Makale yazarına göre Çin'in finansal açıdan küresel önemi daha uzun süre göz ardı edilemez. Bu nedenle, bu yılın sonunda Polonya ve Bulgaristan’ın Rusya ile yapılan sözleşmeleri yenilenmek üzere masaya geldiğinde, AB’nin Rusya'ya enerji ithalatını yuan cinsinden ödemeyi önereceği beklentisi ifade ediliyor. Makalenin sonunda bu önerinin ‘Rusya’ya karşı duruş’ gibi algılanacağı veya lanse edileceği, Rusya’nın ise yuanla ödemeyi onaylayacağı beklentisi belirtiliyor. Eğer bu öneri kabul edilirse, bağımsız bir Avrasya ülkesi olan Çin’in para birimi ilk kez bu büyüklükte bir ödeme aracı olarak kullanılmış olacak. Atılması yüksek bir ihtimal olan bu adım dünya ekonomisinde yapı taşlarını yerinden oynatacaktır.