ABD'den Türkiye'ye Suriye bakışı
Türk-Rus yakınlaşmasının ABD’de bir panik havası yarattığı gözleniyor... Derin çatlağı Suriye ile sınırlı tutup Türkiye’nin Avrasya yolculuğunu bir başka bahara bırakmak istiyorlar. Gölge CIA STRATFOR Türkiye’yi analiz etmiş! 700 rakımlı tepelerin bu analize katkısı olmuş mudur; bilemiyoruz! Kısaltarak ve ara başlıklar ekleyerek naklediyorum:
TÜRKİYE NİÇİN KİLİT ÜLKE
San Petersburg’daki Erdoğan-Putin buluşması Türkiye, Rusya ve İran’ı birbirine yaklaştırdı. Suriye ve müttefikleri için Türkiye ile bir pazarlık kapısı açmak altın bir fırsattır. Türkiye, Esad karşıtlarına verilen destek için pivot ülkedir. Türkiye desteğini keserse, Halep’in güneyinde zemin kaybeden isyancılar kuzeyde de tutunamaz! Rusya ve İran’ın da etkisi ile iyice zayıflarlar! Türkiye ile bir anlaşma olursa, isyancılar tutunamayacağı gibi Suudi Arabistan ve Katar’ın da yardım zinciri kırılır. Şam, Ankara’nın Suriye politikasını değiştirmeyi başarırsa, bu kendisi açısından zafer anlamına gelir! Ancak böyle bir durum pek de muhtemel gözükmüyor.
TÜRKİYE DENGE POLİTİKASI İZLER
Türkiye Esad karşıtlarına desteğini kesmeksizin Rusya ve İran’la ortak çıkarlar etrafında buluşabilir; IŞİD ve Kürt isyancılara karşı birlikte planlamalar yapabilir. Hâlihazırda iç ve dış koşullar Türk Hükümeti’ni baskı altında tutmaktadır. Bu nedenle Türkiye bazı alanlardaki görüş ayrılıklarını bir kenara bırakarak Rusya ve İran’a yaklaşacaktır.
Türkiye ılımlı muhalifler ve Sünni merkezli politikalarında büyük bir değişikliğe gitmeden Rusya ve İran’ı teskin etmeye çalışacaktır. Erdoğan kendini Putin’e göre konumlandıracaktır. Türkiye, Rusya ve İran ile ortak hedefler üzerinde pazarlıklar yapabilir. Bu suretle, askeri girişimlerine Rusya’dan kaynaklanacak misillemeleri de önlemiş olacaktır. Bu pazarlıklar sonucu Suriye’deki harp sahasına daha derin nüfuz etme şansını elde ederse, Kuzey Suriye’de hava gücünü IŞİD ve YPG’ye karşı daha fazla kullanabilir.
TÜRKİYE’NİN YENİ POLİTİKA ARAYIŞI
Türkiye büyük bir ihtimalle Suriye konusunda İran ve Rusya’ya tavizler verecektir. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, “Rusya’nın desteği olmadan bir çözüm şansının bulunmadığını” ifade etmiştir. Türkiye ayrıca, “daha aşırı grupları hedef aldığı takdirde, Rusya’nın hava taarruzlarına yeşil ışık yakabileceğini” vurgulamıştır. Türkiye’nin, geçici de olsa bir sınır kapısını kapatması Rusya’ya verilen bir taviz olabilir! Hangi anlaşma olursa olsun, IŞİD ortak hedef olacak, IŞİD’in sonu yaklaşınca her tarafın talebi daha büyük bir netlik kazanacaktır. Türkiye, Kuzey Suriye’deki IŞİD ve PYD hedeflerini vurmak için önüne çıkacak engelleri aşmaya çalışırken, ekonomisi için de fırsatlar arayacaktır. Buradaki en önemli husus, Rusya ve İran’ın bir NATO ülkesi olan ABD’nin müttefiki Türkiye ile yakınlaşarak ABD’yi Suriye’deki çözüm sürecinden dışlamasıdır. Bu kapsamda yapılacak pazarlıklar Suriye’deki sürecin geleceğini belirleyecektir.
NELER OLABİLİR
Türkiye Esad’lı bir geçiş hükümetine rıza gösterebilir. Ama en muhtemel olasılık Türkiye ve Suriye’nin PYD karşıtlığında anlaşmasıdır. Türkiye, Rusya, İran ve Suriye’den biri ile çok yakın ilişki kurarsa, desteklediği muhalif gruplarla arası açılır. Onlarla vekâlet savaşı sürdüremez! Ancak daha da önemlisi, Türkiye’nin zaten gergin ilişki içinde olduğu ABD ve NATO ile arası açılır. Türkiye’nin NATO üyeliği hem kendisi hem de ittifak için hayatidir. Ancak şüphesiz ki Türkiye, NATO’nun düşmanı olan Rusya ve İran ilişkilerini geliştirirken azami dikkat sarf edecektir.
SONUÇ VE DEĞERLENDİRME
Analiz bire bir ABD devletinin bakış açısını yansıtıyor. Türkiye’nin kilit ülke olduğu çok net anlaşılıyor. Türkiye adım attığı takdirde sürecin Suriye için zaferle biteceği belirtiliyor.
Türkiye’nin sınırlarını muhaliflere kapadığı ve yardımı kestiği anda tiyatroda perdenin kapanacağı görülüyor. Türkiye’yi sınırlayan faktörler belirtilmiş; kıvır zıvır: “Sünni hassasiyet, muhaliflerin Türkiye’den kopması!” Türkiye doğru mevzilenirse, “ABD’nin sahanın dışına, taca çıkacağı” vurgulanıyor. Aba altından da sopa gösteriliyor: “NATO, müttefiklik falan filan!”
Eğer her türlü çıkar alanımıza tecavüz eden bir merkezin yaptığı bu kadar açık ve net bir durum tespitinden sonra bile Suriye politikası saptayamıyorsak, hiçbir hekim bize reçete yazamaz!