‘ABD’nin hainleri toprak altında bizimkiler görev başında’-(TAMAMI)

Bu haftanın mektupları Ulusalcı Gönüllüler’den. İlk mektup, Silivri’de 5 yıla yakındır yasa dışı tutuklu bulunan yurtseverleri anımsamak gerekliliğinden söz ediyor. Sitemin çoğu elbette ana muhalefet partisi vekillerine. Şehit sayısındaki artış düşünülünce, kahramanların artık neden içeride tutuldukları konusunda toplumdaki ulusalcıların biraraya gelerek harekete geçmesi önemli değil mi? Onlar milletvekillerine görevlerini hatırlatıyorlar. Atilla İlhan’ın deyimiyle işte “Dip dalgası” budur ve yavaş, yavaş yurdumuzu kaplayan kirliliği temizleyecek. Bu dalgaların artması, hem bıçağı kemiğe dayandığının hem de sabırların taştığı anlamına gelmez mi?

“Sayın vekiller,

Sizlere aylardır seslenmekte, Silivri’deki davalar ile yakından ilgilenmeniz gerektiğini haykırmaktayız.

Şimdiye kadar sizlerden ne rasyonel bir yanıt alabildik ne de konuyla ilgili rasyonel davranışlar görebildik. Varsa yoksa arada bir ortaya çıkıp, saptamalar yapmaktasınız.

Esenlikler. Melek Kaya Ulusalcı Gönüllü”

(Melek Hanım vekilleri uyarmak için mektubuna birde dosya eklemiş, uzun olduğu için yayınlayamıyoruz. İsteyenler Ulusalcı Gönüllüler’e internetten ulaşabilir.)

Henry Kıssınger ve emperyalizmin kuralı!

Bu mektup Ecevit’in Kıbrıs harekatının önüne geçmeye çalışan bir Amerikalıyla ilgili. Henry Kıssınger 1974 harekatı sırasında acele Ankara’ya gelmiş ve harekatı önlemek için az mı gayret sarfetmişti. Bereket karşısında güçlü bir siyasi irade kararlılık vardı ve o harekati mazlum Kıbrıslı soydaşlarımızı kurtardı. Kıssınger da Ecevit’i arkasına bakmadan Ankara Esenboğa havaalanında bekleyen uçağına koşmuştu! İşte o Kissinger’in asıl çehresini anlatmakta.

“89 Yaşında ki Yahudi kökenli siyaset bilimci Henry Kissenger, dünya barışı için yaptığı çalışmalarından dolayı 1973’de Nobel Barış ödülüne layık görülmüştür.

H. Kıssenger’in aşağıdaki sözleri onun ne kadar barış yanlısı insan olduğunu anlamak için yeterlidir.

Ve onu ödüle layık gören emperyalist devletlerin zihniyetlerini de anlamak mümkündür..

Kissenger; “ Biz Amerika olarak neden çok güçlüyüz biliyor musunuz ? “ diye soruyor ve yine sorduğu soruya kendisi şöyle yanıt veriyor;

“ Bizler Amerika olarak, aramızdaki vatan hainlerini hemen öldürürüz!.. Dünyanın diğer birçok ülkesindeki vatan hainlerini ise, kahramana dönüştürerek, ülkelerinde önemli yerlere getiririz.”

İşte bu insanlar Ortadoğu’ya, İslam dünyasına böyle barış getirmeye çalışıyorlar. İşte bu zihniyetle Müslüman, Müslüman’ı katlediyor, kan akıtıyor.

Ve İslam dünyası barışa ulaşacağını umadursun,

ABD ve Batılı devletler zevkle bu oyunu seyrediyor ve bölgenin doğal zenginliklerini ele geçireceği günlere yaklaştıkça keyifleniyor... Nasıl olsa onların hainleri toprak altında, bizim hainlerimiz ise görev başında, onlara hizmet ediyor...

H.Kissenger’in sözlerinden hareketle yurtsever siyasetçi, aydın, hakim ve savcılar ve genelkurmay ne yapmak gerektiğini artık bilmelidirler...

Saygılar. Engin Demirkollu Sarıkartal Ulusalcı Gönüllü”

Kılıçdaroğlu’na sitem ve uyarı!

Hafta geçmiyor, gün geçmiyor ki, YCHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na eleştiri ya da bir uyarı metni gelmesin! İşte size bir tane daha. Yoruma hacet olmadığı için aynen sunuyorum:

“Sayın Kılıçdaroğlu,

Aydınlık Gazetesi’nde okudum, televizyon kanallarında izledim; Afyonkarahisar’da bir şehit yakını siz, “Hüseyin Aygün beyi hala yanınızda tutacak mısınız?” diye sormuş. Yanıtlayacağınıza, yürüyüp gitmişsiniz!

Aylardır sizlere seslendik,”CHP tabanına kulak verin. Sizleri var eden seçmenlerinize yoklarmış gibi davranmayın. Seçmen sizlerden CHP’ye yakışan davranışlar beklemekte” diye ama siz ve sizler umursamadınız bile.

Siz CHP tabanına kulaklarınızı tıkadınız; görmez, duymaz, bilmezi oynadınız. Yalnız siz değil, CHP’ye doldurduklarınız da aynısını yaptı.

Sizin Sayın Kılıçdaroğlu, vatandaşlardan kaçmaya çalışırkenki haliniz çok üzücü ve düşündürücü idi! Acaba siz de üzüldünüz ve düşündünüz mü? Çünkü aksi halde, içine düştüğünüz ve CHP’yi de düşürdüğünüz bu durumdan ne siz kurtulabileceksiniz ne de CHP sizin çabalarınızla kurtulabilecek!

Yoksa AK-CHP söylentileri doğru mu?

Giderek derin kaygılarımla, Sili Özerdim”

Ve yine Sayın Lale Gürman’dan tarihi deyişler;

“Görmeden ölürsem millette ümit ettiğim feyzi, yazılsın seng-i kabrime vatan mahzun ben mahzun” Namık Kemal

Bir ben varım deme,”Yoksan da olur”. Hatasız dost arayan, “Dosttan da olur.” Bilge sözü

Sorgulamayan insan cahildir, sorgulatmayan insan ise zalimdir

Lale Gürman, Ulusalcı Gönüllü”