Adli kontrol yetersiz, tutuklama ölçülü bulundu
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Bürosunca yürütülen soruşturma kapsamında, adreslerinde aranan ancak bulunamayan Atalay, yurda giriş yaptığında gözaltına alındı. Başsavcıvekillleri Mehmet Akif Ekinci, Zafer Koç, Hasan Yılmaz ile savcılar Murat İnam ve Özgür Metin'in imzalarını taşıyan sevk yazısı çerçevesinde Atalay tutuklama istemiyle hakimliğe gönderildi.
MANİPÜLASYON TANIMI YAPILDI
Savcılığın sevk yazsında, terör örgütleri FETÖ/PDY ve PKK'nın Türkiye'deki örgütlenmelerine ilişkin bilgi verilerek, FETÖ'nün 15 Temmuz'da darbe girişiminde bulunduğu anımsatıldı. Manipülasyonun tanımına yer verilen sevk yazısında, medya aracılığıyla manipülasyon yapıldığı vurgulanarak, ''Medyanın görevi bilgi ve haber aktarmaktır. Manipülasyonla gerçeği perdeleyip terör örgütlerinin amacına uygun hareket etmek, iç kargaşa çıkartmak ve ülkeyi yönetilemez hale getirmek gazetecilik değildir.'' denildi.
"GAZETEYİ TERÖR ÖRGÜTLERİNE DESTEK OLACAK ŞEKİLDE YÖNLENDİRDİ"
Sevk yazısında, "Cumhuriyet Vakfının yönetim kurulunun ele geçirilmeye çalışıldığı" belirtilerek Atalay'ın vakfın Yönetim Kurulu Başkan Vekili olduğu ve gazetenin İcra Kurulu Başkanlığı görevini yaptığının altı çizildi. ''Atalay, Atatürkçü ve sosyal demokrat bir çizgide yayın yapan Cumhuriyet gazetesini, yasalara uygun olmayan vakıf değişikliği ile 90 yıllık yayın politikasına yüzde yüz ters ve aykırı şekilde büyük bir değişikliğe giderek, gazeteyi FETÖ ve PKK silahlı terör örgütlerine destek olacak şekilde yönlendirdi'' tespitlerine yer verildi.
ZAMAN GAZETESİYLE AYNI BAŞLIKLARI ATTILAR
Bu kapsamda, FETÖ'nün yayın organı Zaman gazetesi ile Cumhuriyet gazetesinin aynı başlıkları attıkları, MİT tırları haberinde olduğu gibi devleti hedef alacak şekilde terör örgütü FETÖ'nün amaçlarına yönelik yayınlar yaptırdığı, yine hakkında FETÖ'den soruşturma açılan ve firari olan eski cumhuriyet savcısı Celal Kara ile Can Dündar marifetiyle röportaj yapıldığı ve yayınlar yapıldığı, bu yayınlar ile devletin hedef tahtasına oturtulduğu anlatılan sevk yazısında, ''Gazetede silahlı terör örgütü PKK mensuplarının işledikleri binlerce cinayet görülmeksizin söz konusu cani terör örgütü mensuplarının ne kadar insani değerlere sahip oldukları izlenimi uyandıracak ve PKK terör örgütüne sempati duyulmasını sağlamaya yönelik haberler yapılmıştır'' şeklinde suçlamanın temeli hakkında bilgi verildi.
DESTEK AMAÇLI TWEETLER ATTI
Şüpheli Atalay'ın, FETÖ örgütüne yönelik soruşturma yürütülen KOZA-İPEK grubuna destek amaçlı tweetler attığı vurgulanan sevk yazısında, ''Cumhuriyet gazetesinin kuruluşundan beri logonun üzerine hiçbir habere yer verilmediği ancak 23-24 Mayıs 2015 tarihli gazetede logosunun üzerine terörist başı Fetullah Gülen'in fotoğrafı ile birlikte 'Fakirhaneme bunlar malikane diyor' şeklinde başlık atılarak haber yapıldığı'' belirtildi.
ÖRGÜT ADINA FAALİYETTE BULUNDU
Akın Atalay sevk edildiği İstanbul 9. Sulh Ceza Hakimliği tarafından tutuklandı. Tutuklama gerekçesi ise tutanağa "Silahlı terör örgütüne üye olmamakla beraber örgüt adına faaliyette bulunmak" olarak yazıldı.
Tutuklama gerekçelerinin 3. maddesinde şu açıklamaya yer verildi:
"Şüpheli hakkında tutuklama yerine CMK'nın 109. maddesinde yazılı adli kontrol tedbirlerinin uygulanmasının ve bu suretle şüphelinin serbest bırakılmasının, suçun hiçbir karanlık nokta kalmadan tüm unsurlarıyla ortaya konulması suretiyle aydınlatılması, böylece soruşturmanın ve şüpheli hakkında atılı suçtan açılması muhtemel kamu davasının kovuşturulmasının selametle sonuçlandırılması bakımından sakıncalı olacağı, madde sayılan adli kontrol tedbirlerinin hiçbirinin bu sakıncaları giderme ve ortaya çıkabilecek olumsuz sonuçları berteraf edilme niteliğine haiz olmadığı kanaatine varılmıştır" denildi.
TUTUKLAMA ÖLÇÜLÜ BULUNDU
Tutuklama kararı için de, "Şüpheli hakkında uygulanacak tutuklama tedbirinin, soruşturma konusu suçun ağırlığı ve önemi, şüphelinin suçunun sabit görülmesi halinde verilmesi muhtemel ceza veya güvenlik tedbiri ile ölçülü olduğu kanaatine varılmıştır" değerlendirmesi yapıldı.