22 Kasım 2024 Cuma
İstanbul 17°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Afrin, Doğu Guta ve Batı’nın hezimeti

Ali Rıza Taşdelen

Ali Rıza Taşdelen

Gazete Yazarı

A+ A-

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Afrin zaferinin uluslararası yankıları sürüyor. Fransa’nın devlet politikasını, siyasal partilerin açıklamalarını ve en son Fransız Le Figaro gazetesinin değerlendirmesini bu köşeden yazmıştık.

Atlantik cephesinin (bir cephe kaldıysa) en kaypak ve kararsız ülkesi Fransa. Suriye ile ilgili politikasında ABD ile kader birliği yapmaya devam ediyor. PYD/YPG teröristlerinin temsilcilerini Elysee Sarayı’nda ağırlıyor ve destek açıklamasında bulunuyor. Yeniden IŞİD öcüsünü piyasaya sürüyorlar. Tabii nafile çabalar bunlar. Ok yaydan çıkmış hedefe doğru hızla ilerlemektedir. TSK Irak ve Suriye sınırındaki ABD ve Fransa destekli terör yapılanmasını temizleyecektir. ABD’si Fransa’sı ezcümle terör destekçileri artık Suriye’de yenilmiştir.

Afrin’in ABD destekli PKK/PYD teröristlerinden temizlenmesi on yıllardır üzerinde kafa yordukları, kan döktükleri İkinci İsrail yani Kukla Kürdistan projesinin artık bir daha gerçekleşemeyecek kadar darbe yediğini biz değil bizzat Le Figaro gazetesi tespit etmişti.

TÜRKİYE’NİN AFRİN, SURİYE’NİN DOĞU GUTA ZAFERİ

Bölgemizin kaderini değiştirecek bu gelişme -ki süreç devam ediyor; bu bir Afrin operasyonu değil, Suriye ve Irak’ın kuzeyinin emperyalizmin maşası terör örgütlerinden temizleme, daha doğrusu emperyalizme karşı bir vatan savaşıdır- Fransa’nın askeri uzmanlarının da yoğun bir şekilde tartıştığı konudur.

Jean-Dominique Merchet, l’Opinion gazetesinde askeri ve stratejik değerlendirme yazıları yazıyor. Son yazılarının konusu Afrin. 25 Mart tarihli yazısının başlığı şöyle: “Suriye, Batılı entellektüellerin iflası”. Merchet, yazısında Suriye yönetiminin Doğu Guta zaferi ile Türkiye’nin Afrin zaferi arasında paralellik kuruyor ve zamanlamasına dikkat çekiyor. “Suriye’de, Doğu Guta’nın Beşar Esad’ın ordusu ve eş zamanlı olarak Afrin’in Kürt kantonunun Türk kuvvetleri karşısındaki kaçınılmaz düşüşü Batılıların yenilgisini gözler önüne seriyor”. Merchet’in bu tespitinden Suriye ve Türk ordularının eşzamanlı operasyonlar yaptığı anlayışı çıkıyor.

Merchet, bu yazısında daha ilginç bir şey söylüyor: Amerikalılar ve Fransızlar, rejimin (Suriye Yönetminin) olası bir kimyasal silah kullanması için dua etmeli ki ancak o zaman bir hava saldırısıyla durumu kurtarabilirler. Kimyasal saldırı provokasyonu Suriye’nin Doğu Guta, Türkiye’nin de Afrin operasyonları sırasında böygeye müdahalenin bir bahanesi olarak dillendirildi, fakat Rusya’nın da desteği ve uyanıklığıyla boşa çıkarıldı.

BEŞAR ESAD BU SAVAŞI KAZANACAK

Sekizinci yılına giren bu savaşı Esad kazanacak, bütün planlarını yıkılması üzerine yapan Batı ise kaybedecek. Böyle diyor Jean-Dominique Merchet. IŞİD’ın ortaya çıkması ve ezilmesi bu sonucu değiştirmedi demesi de bir şeylerin itirafı olsa gerek.

Sorumlular, uzmanlar, entellektüeller Esad’ın kararlılığını ve uluslararası ittifaklarını kavrayamadılar, yanıldılar tespitini yapıyor Merchet, özelliklede Fransız sorumlular diyor. Esad’ın Baasçı bir diktatör olduğunu, iktidarda kalmak için kendi ülkesini bile yıkıma götürebileceğini kavramadı diyor. Yazısında olguları doğru tespit etmenin (yenilgiyi kabul ediyor) yanında Batı’nın yenilgisini hazmedemeyip kendi yöneticilerine kızıyor.

Atlantikçi ve tipik bir sosyal demokrat olan dönemin Cumhurbaşkanı François Hollande döneminin Dışişleri Bakanı Laurent Fabius’ün 2012’de söylediği “Esad, yeryüzünde yaşamayı haketmiyor” sözünü hatırlatan Jean-Dominique Merchet “Madem öyle Irak veya Libya’da olduğu gibi savaşacaktın” yani Suriye’ye saldıracaktın diyerek kızgınlığını ifade ediyor.

DEZENFORMASYON DEVAM EDİYOR

Bir Türkiye düşmanlığıdır almış başını gidiyor. Buna paralel olarak bir de Kürt seviciliği. Televizyonlara çıkan gazeteci kılıklı, uzman kılıklı kimseler Türk ordusuna ağıza alınmayacak yalanlar ve iftiralar atıyorlar. Buna karşılık Kürt kızlarının nasıl IŞİD’e karşı mücadele ettikleri iddiasını destanlaştırarak anlatıyorlar.

Özellikle kendine solcuyum diyenler. Amerikan solculuğu yapıyorlar. Bizde de var. Emperyalizmin Kürt seviciliğini savunmak.