Ağlanacak halimize bir bakın -(TAMAMI)
25 Mart Pazar günü TRT Haber’de yayınlanan “Büyük Takip” adlı program kelimenin tam anlamıyla akıllara durgunluk verici. Programda istihbarat tekniği olarak “cinler” anlatılmakta. Bir de gülünecek iddia var: İstihbaratta cinleri kullanmakta en başarılı olan örgüt İsrail’in MOSSAD’ı ya da ABD’nin CIA’i değil! Ya kimin istihbarat örgütü? Rusların KGB’si! Meğer: “Denizaltıları cinler sayesinde istihbarat sağlıyorlarmış!”
Güler misiniz, acır mısınız; bir akıl ve mantık dini İslam’a bunu yakıştıranlara bakınız ve mütedeyyin -inanmış- insanların nelerle efsunlandıklarını bir kez daha görünüz.
Nerede?
Devletin denetiminde ve milyonlarca Türk Müslümanın ödediği vergilerle yaşatılan TRT’de. Onun siyasi anlamda başında kim bulunmakta?
Laik ve hurafelerden uzak Hukuk Fakültesi çıkışlı akil bir AKP’li olan Bülent Arınç. Kendisi sadece TRT’nin başında değil, aynı zamanda da iktidarın Başbakan Yardımcısı ve bu rezalet sürüp gitmekte.
Peki kimler bu akıl ve iz’an dışı İslam’a üfürükçü gözüyle bakan, Başbakan’ın deyimiyle Ulema?
İlahiyatçı yazar Mehmet Şeker ve yazar Ömer Özkaya “cinleri” ve istihbarattaki “rollerini” anlatırken, programda şu ilginç tespitlerde bulunuyorlar:
“CİA ve Mossad’ın bu alanda (cinlerle) çalışmaları var. Ancak metafizik yoluyla istihbarat elde etme konusunda en tecrübeli örgüt Rusların KGB’si... Rusların denizaltılarla cinler aracılığıyla istihbarat sağladığı biliniyor.” İş bu kadarla kalsa iyi! Daha ileri gidiyorlar ve merhum Turgut Özal’ın yardımcısından NASA için ABD’nin cinci hoca istediklerini ballandıra, ballandıra anlatıyorlar.
Değerli din- hukuk bilgini Prof. Yaşar Nuri Öztürk’ün kulakları çınlasın. O her Cuma günleri yaptığı ilginç ve Kuran’a dayalı konuşmalarında bu tür maskaralıkları hezeyan olarak niteliyor ve ne doğru söylüyordu:
“- Bu biçareler, bilmezler ki; hem günah işliyorlar, hem asıl İslam’a, onun kitabı Kur’ana kötülük yapıyorlar. Bunlar halkı Allah ile aldatanlardır”
Programın ilginçlikleri KGB ve cin ilişkisi ile sınırlı kalmıyor. Yazar Ömer Özkaya, Turgut Özal’ın yardımcılarından ve eski DP Genel Başkanlarından Yalçın Koçak’ın yaşadığını öne sürdüğü bir olayı anlatıyor: Güya
Koçak’ın yanına bir gün referans ile gelen bir Amerikalı: “Yalçın Bey, ben NASA’da çalışıyorum. Sakarya’da tanıdığınız bir hoca varmış beni ona götürür müsünüz demiş ve eklemiş: ‘Bizim uzayda birçok uydumuz var ve bunlar zaman, zaman bozuluyor. Sakarya’daki hocaya uyduların tamirinde cinleri kullanabilir miyiz onu soracağım.”
Mustafa Kemal’in 88 yıllık laik ve Müslüman ülkesinde bu sözleri söyleyenleri TRT ekranına çıkarmaya cür’et edilebiliyorsa, siz hâlâ 4+4+4 ile uğraşın, laik ve tek elden yürütülen öğretim sistemi değişiyor diye feryat edin durun.
Bu satırların yazarı bu TRT’de üç yıl program yaptı. Cumhurbaşkanlarını konuşturdu, Başbakanları, Bakanları ilim ve bilim adamlarını konuk etti. Ne onlardan ne de TSK’dan tek bir uyarı almadı.
Bu halin sorumlusunu ortaya çıkarmak, bu maskara programları yaptıranları kurumun kapısından sokmamak sorumluluğu Sayın Arınç’ın değilse kimindir? Oysa Sayın Arınç hem iyi bir hukukçu hem de Atatürk devrimlerine, TC. Devleti’ne bağlılık yeminini Atatürk’ün kürsüsünde etmiş bir Türk vatandaşı siyasetçidir.
Bu olay eğer bundan sadece 10 yıl önce olsaydı, gök kubbe üstümüze iner, ne iktidar kalırdı ne de halkın rızkından kesilen vergilerle kurulan Devletin TRT’si kalırdı.
Bir ülkenin 2 yıl aynı iktidarla birlikte görev yapmış 26. Genelkurmay Başkanı Silivri’de özel yetkili mahkemede yargılanıyorsa, bazı yobazlar ellerinde sopalarla Atatürk’ün heykeline çıkıp: “Biz iktidarız. Sivas’ta yaktık gene yakarız!” diyebiliyorsa, biz sadece Cumhuriyetimizi değil, Devletimizi de elimizin altından kaydırmışız da haberimiz yok!