Ahır gübresi
Bu yazıdaki teknik bilgilerin çoğu değerli meslektaşlarım Aydeniz ve Brohi'nin kapsamlı eserinden özetlenmiş olup kendilerine teşekkür ederim (Bkz.1).
YARARLARI
Ahır gübresi, ahır hayvanlarının sıvı ve katı dışkılarıyla yataklık karışımından oluşur. Tümü organik madde olduğundan topraktaki minicanlılar için iyi bir ortam oluşturur. Toprakta yüzde 1-5 oranında bulunan canlı kökenli (organik) maddeler; kum, kil ve kireç parçacıklarını birbirine bağlayıp gözenekler oluşturarak toprağın sıvı ve gaz içeriğini ayarlar. Aşınmayı azaltır. Tüm canlı kökenli maddeler içinde binde 1-2 arasında olan minicanlılar, toprak özelliklerinin iyileşmesini sağlar.
Ahır gübresi; toprağın yapısını, hacim ağırlığı ve boşluklarını, su tutma sığasını (kapasite), kılcallığını, geçirgenliğini, ısınmasını, rengini etkiler; su ve yel aşındırmasına dayanıklılığı artırır. Çözünme sırasında oluşan asitler, kurak – sıcak iklim ve kireç ana kayasından ileri gelen alkali tepkimeyi dengeler.
İÇERİĞİ
Organik artıklardan oluşan ahır gübresi; bitkinin gereksinme duyduğu bütün elementleri içerir. En önemli bitki besini olan azotun biricik sürekli kaynağını oluşturur.
Orta özellikte bir ahır gübresinin sağlayacağı besin maddesi miktarları Çizelge 1'de görülmektedir. Bitkiler tarafından bu besin maddelerinin yüzde 50'si birinci yıl, yüzde 30'u ikinci yıl geri kalan yüzde 20'si üçüncü yılda alınabilir.
Bir ton ahır gübresi ile toprağa:
5,5 kg azot N;
2,5 kg fosfor P2O5 ;
5,5 - 6 kg potas K2O ;
1,8 kg Mağnezyum MgO;
1,0 kg kükürt S katılmış olmaktadır.
HAZIRLANIŞI
Ahır gübresinin sıvı ve katı kısımları birlikte hazırlanmalı, ıslatırken şerbet ve idrar kullanılmamalıdır. Bitkiler sıvı dışkıdaki azotun yüzde 30'undan, katı dışkıdaki azotun yüzde 8'inden yararlanabilirler.
Ahır gübresi toprağa uygulandıktan dört ay sonra amonyağın yüzde 56'sı kaybolur. Ancak gübreye yüzde 3 oranında süperfosfat eklenirse amonyak kaybı yüzde 3'e kadar düşer. Bu işlemle azot amonyum fosfat şeklinde tutulmakta ve gübre fosfor yönünden zenginleşmiş olmaktadır.
UYGULANIŞI
Bitki besini kaybını olabildiğince azaltmak için; hafif bünyeli topraklarla, fazla yağış alan bölge topraklarına hayvan gübresinin ilkbaharda verilmesi yeğlenir. Bu topraklara hayvan gübresi sonbaharda verilirse gübre yaklaşık olarak besin değerinin yarısını yitirir.
Ahır gübresi tarlaya serpilir serpilmez, pullukla toprak altına alınarak besin maddesi kaybı önlenmelidir. Hayvan gübresi hafif topraklarda derine, ağır topraklarda ise yüzeye yakın uygulanır. Organik madde ve ahır gübresi, sıcak ve kurak bölgelerde hızla yanarak azalır.
Topraklarımızın organik madde içeriği yüzde 1-2 dolayındadır. Dekar başına 2-4 ton ahır gübresi bunu katladığı için yeterlidir.
Fazla sap içeren olgunlaşmamış gübreler bahar ekiminden az önce toprağa verilirse, faydadan çok zarar verir. Olgunlaşmamış gübre ve sap çürürken topraktaki kullanıma elverişli bitki besinlerini sarfeder. Olgunlaşmamış veya fazla sap içeren gübreler güz mevsiminde tarlaya karıştırılmalı ve buraya baharda çapa bitkileri ekilmelidir.
Serildikten sonra derhal sürülerek toprağa karıştırılan ahır gübresi, serildikten dört gün sonra sürülenin iki katı etkili olur. Gübrenin toprak altına gömülme derinliği arttıkça azot kaybı azalmaktadır.
Ahır gübresi ağır (killi) topraklarda ekimden çok evvel verilmelidir. Kumlu topraklara ilkbaharda verilmesi uygundur. Az ve sık gübreleme, çok ve seyrek gübrelemeden daha iyi sonuç verir.
Ahır gübresi, sağladığı organik madde ile toprağın su sızdırma ve tutma oranlarını yükseltmesi yanında, toprağın fiziksel özelliklerini geliştirerek bitki besinlerinden çok daha fazla yararlanılmasını sağlamaktadır.
AHIR GÜBRESİNİN TAHMİNİ MİKTARI
2020 yıl sonu itibariyle yurdumuzda yaklaşık olarak 18 milyon sığır, 54 milyon küçükbaş hayvan ve 380 milyon tavuk bulunmaktadır. 300 kg canlı ağırlığı olan bir sığırın yılda 5,7 ton, 30 kg'lık bir koyunun 0,5 ton (Bkz. 2) ve bir tavuğun günde 140-160 gr, yılda 0,055 ton gübre ürettiği (Bkz.3) belirtilmektedir.
Buna göre yaklaşık 100 milyon ton sığır gübresi, 27 milyon ton koyun-keçi gübresi ve 20 milyon ton tavuk gübresi elde edilebileceği tahmin edilmektedir. Gübreyi gereği gibi koruyup olgunlaştırarak kullanırsak bitki besleme ürünleri konusundaki dışa bağımlılık zincirini kırmamız mümkündür. Dağınık olduğu için toplanamayan ve tezek olarak yakılan miktarları gözönünde tutarak kabaca 100 milyon ton üzerinden bir hesap yapalım.
ÇÖZÜM SEÇENEĞİ
Dekar başına 2 ton çiftlik gübresi verilmesi toprağın organik madde içeriğini artırma ve besin maddesi sağlama yönünden yeterli görülmektedir. 100 milyon ton gübre 50 milyon dekar, başka bir anlatımla 5 milyon hektar alanın gübrelenmesi için yeterli olacaktır. Bu rakam halen 15 milyon hektar dolayındaki tahıl ve tarla bitkileri ekiliş alanlarının üçte biri kadardır. Bunun anlamı 3-4 yıl içinde topraklarımızın tamamında organik madde içeriği artacak ve kimyasal gübrelerle zehirlendiği (!) ileri sürülen topraklarımızın özelliği iyileşmeye başlayacaktır. Halen büyük ölçüde heba olan, üstelik çevre kirliliğine neden olan değerli bir kaynak kullanılarak üretimi sürdürme olanağı doğacaktır. Öz kaynaklara dayandığı için dışa bağımlılık azalacaktır.
Toprak özelliklerini iyileştirmesi yanında toprağa 11 kg saf azot, saf madde olarak 5 kg fosfor ve 12 kg potasyum verilmiş olacaktır. Bu besin maddeleri bitkilere en yarayışlı formda ulaşacak hem de topraktaki canlılara uygun bir ortam oluşacaktır. Organik maddeler toprak zerrelerini birbirine yapıştırdığı için toprak aşınmasına karşı direnç sağlanacaktır.
En önemli katkılardan biri de suyu ve havayı kirlenmekten koruyup, kötü kokuları önlemesidir. Akarsuların ve denizlerin kirlenmesi önlenip besin maddelerinin olağan döngüsü sağlanmış olacaktır. Ahır gübresinin korunma ve değerlendirilme şekli sonraki yazıda ele alınacaktır.
(1) Akgün Aydeniz ve Abdülreşit Brohi; Gübreler Gübreleme, Tokat Ziraat Fakültesi Yayın No:10, Tokat 1991.
(2) age s.231.
(3) Hasan Eleroğlu ve Arda Yıldırım; Tavukçuluk Katı Atıklarının Tavuk Gübresine
İşlenerek Çevre Kirliliğinin Azaltılması, Katı Atık ve Çevre, Sayı 84, Ekim 2011, s.34-43.