AK Parti’de pusuda bekleyenler…

Seçim sonrası CHP’de kriz bekleniyordu.

Olağanüstü kurultay istenecekti.
Hatta imza toplayanlar bile vardı.
Ama tam tersi oldu.
Seçimlerde alınan sonuç…
AK Parti’de tartışmaya yol açtı.
Üstüne Monako, Maldiv tatilleri, lüks yaşamlar…
Bir de istakoz eklenince iş büyüdü.
AK Parti kulisleri kaynıyor.
Sosyal medya yazışmaları…
Kameralara bile yansıdı.

ERDOĞAN’IN TAVRI

Krizin nasıl sonuçlanacağı belli değil.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tavrına bağlı.
Farklı görüşler dillendiriliyor.
Değişimin zamana yayılacağı…
Kongrenin bekleneceğini söyleyenler var.
Ancak sıkıntı tahminlerden büyük.
Milletvekilleri ezilmiş durumda.
Herkes birbirini suçluyor.
Kimisi Külliye kadrosunu…
Kimisi partidekileri…
Anlayacağınız ortalık karışık.
1989 yerel seçimlerini ve sonrasını…
ANAP’ın çöküşünü anımsatanlar bile bulunuyor.
Yaptığım sohbetlerden çıkardığım sonuç şu:
Erdoğan hızlı karar vermezse gerilim tırmanacak.

AMERİKANCILAR

AK Parti içindeki Amerikancılar…
Artık sır değil.
Partide kime sorsan isim isim sayıyor.
Birçoğu kritik görevlerde.
Bazısı parti içinde, bazısı devlette…
“15 Temmuz sonrası sinmişlerdi.
Ama hep pusuda beklediler.
Uygun ortam beklediler.
Seçim sonrası hareketlendiler.
Yenilgiyi fırsata çevirmeye çalışıyorlar” deniyor.

YUMUŞAK KARIN

ABD’li uzmanlar…
“Türkiye’nin ‘Aşil topuğu’ ekonomidir” demişlerdi.
İçerdekiler de bunu esas alıyorlar.
Ekonomik krizi…
Amerika’da, İngiltere’de sıcak para arayışlarını…
Verilen tavizleri kullanıyorlar.
Sık sık tekrarlıyorum.
İzledikleri politikanın ana teması şu:
“Ölümü gösterip, ABD’ye razı etme.”
Bazı konuları aşırı abartmaları da bundan.
Türk halkı yerine “yerel halk” denmesi.
Dünya Bankası kredi koşulları…
“Suriyeliler bu toprakların esas bileşeni” iddiası.
Kimine göre pot kırmak.
Kimine göre de dışa vurum.
Bu tartışma AK Parti içinde yapılıyor.
Dikkat çekici.

İRAN DÜŞMANLIĞI

Son günlerde ortaya çıkan İran düşmanlığı…
ABD ve İsrail’i gizleme çabası…
Gazze’deki soykırımı…
Bölgedeki gerginliği…
ABD ve İsrail’in suçlarını İran’a yıkma gayreti…
Belli merkezlerden yapılan yönlendirmeler…
“Hepsi aynı ekibin marifeti” ifadesi kullanılıyor.

ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

Amerikancılar giderek cesaretleniyor.
Son dönemdeki davranışları…
Dillerinin altındaki baklayı çıkardılar.
“Batı ile uzlaşma…
ABD ile birlikte hareket etme…
AB yolunda yürüme…
Rusya, Çin, İran, … gibi ülkelerle mesafeli durma.
2002 ayarlarına dönme.”
AK Parti’nin kurtuluş reçetesi buymuş.
Bunları yaparsak ekonomi düzelirmiş.
AK Parti çok rahatlarmış.
Yeniden şaha kalkarmış.

DEVAMI

Bunun devamı da gelecek.
Zaten dillendirilmeye de başlandı.
PKK ile “açılım” sürecini yenileme…
FETÖ ile düşmanlığı bitirme…
Liberal politikalarda ilerleme…
Beka meselesini abartmama…
Özgürlükleri (!) genişletme…
…
ABD’nin taleplerini seslendirecekler.

ZAMAN DARALIYOR

Dünya dengeleri yeniden kuruluyor.
Bölgemizde tansiyon yükseliyor.
ABD’nin acelesi var.
Türkiye’yi denetim altına almaya çalışıyor.
Bakalım AK Parti’nin tercihi ne olacak.
Milli duruş, milli politika mı?
Buna uygun içeride yeni düzenlemeler mi?
Yoksa Batı’ya teslimiyet mi?
Şu anda taraflar tetikte…
Büyük bir gerilim yaşanıyor.
İş “denge” politikasını aşmış durumda.
Zaman daralıyor.