AKP krizi yönetemiyor! Denenmiş modele geçilmeli

Ekonominin bu hale geleceği belliydi. Yıllardır uygulanan yanlış politikaların duvara dayandığını söyledik. Türk ekonomisin kırılganlığının “Türkiye’nin güvenlik sorunu”haline geldiğini vurguladık
ABD’nin pusuda beklediğini bildirdik.
ERKEN SEÇİMİN NEDENİ BUYDU
AKP de durumun farkındaydı. Yandaş yazarlar “Seçimler zamanında yapılacak”diye yazarken biz, “Ekonomik kriz dalgası büyüyor. AKP Kasım’ı getiremez, seçimi erkene alacak”dedik.
Dediğimiz gibi oldu. 24 Haziran’da erken seçim yapıldı.
Seçim döneminde çizilen pembe tablolar, şimdi yerini acı gerçeğe bıraktı.
Dolar Cuma günü 6 lirayı aştı. AKP’nin apar topar erken seçime gitmesinin asıl nedeni de buydu.
PANİK HAVASI
Hükümet gelişmelere seyirci. Acil atılması gereken adımlar var. Ama bir türlü karar verilemiyor. Sorumlular işin ehli olmadığı için de her hamleleri ters tepiyor. Panik havası hakim.
Bürokrasinin eli ayağı dolaşmış durumda. Karar mekanizmaları çalışmıyor. Atanan bakanlar da, yardımcıları da krizi yönetecek kapasitede değiller.
Bunu sadece ben söylemiyorum. Bürokrasinin teknik kadroları da aynı görüşte.
ABD ZİYARETİ
Türkiye son günlerde ABD’ye gönderilen heyetin görüşmelerine kilitlendi. Ama sonuç çıkmadı. Emekli bir büyükelçiyle gelişmeleri konuştuk. “Ülkem adına içim yanıyor” dedi. Nedenini sordum, şunları söyledi:
“Birincisi bu ziyaret yanlıştı. Panik haliyle ABD’ye gidildi. Böyle olunca da papaz hemen bırakılacak beklentisi doğdu. ABD de hemen taleplerini yükseltti. 15 kişiyi daha istedi. Bu tür müzakerelerde temel kural, karşı tarafta yaratılan beklentinin iyi ayarlanmasıdır. Yaratılan beklenti karşılanmayınca da olanlar oldu. Heyet Türkiye yolunda iken dolar kurları uçtu. Bu gelişmenin arkasındaki ABD’yi, artık Dışişlerindeki çaycılar bile görüyor. Sanırım bu ziyaret ilerde, bakanlığa yeni giren meslek memurlarına “kötü örnek” olarak anlatılacaktır.”
Haksız mı?
GECE UYKUSU BİTTİ
İş dünyası diken üstünde. Gelişmeler karşısında çaresizler. Ne yapacaklarını bilemez haldeler. Döviz borcu olan bir işadamı tanıdığım, yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Dün akşam televizyonda Ordu’daki sel felaketini izledim. Dereler taşmış, köprüler yıkılmıştı. Sel önüne ne geliyorsa götürüyordu. İş o hale gelmişti ki kimse bir şey yapamıyor, sadece seyrediyordu. Bir an kendime geldim. Şu anda benim durumum da aynı. Kur felaketi giderek büyüyor, ama hiçbir şey yapamıyorum. Sadece seyrediyorum. Cep telefonumda 24 saat döviz kurlarını izliyorum. Gece uykusu bitti.”
YENİ HATALAR
Önümüzde çetin günler var. Nazif Ekzen “1929 modelini uygulayalım” dedi. Terk edilen “planlı ekonomi” dönülmesini istedi.
Sıfır borçla mucize yaratılan bir model.
Ülke içinde birlik ve inanma. Cumhuriyete inanma.
Türkiye’nin başka çıkışı da yok..!
KORKULARDAN KURTULUNMALI
Gerçek biliniyor, ama gereken yapılmıyor.
AKP acilen toplumun tüm kesimlerini birleştirecek adımları atmalı. Ülkeyi kafasına göre yönetmek yerine iktidarı paylaşmalı.
“Ben daha yeni seçim kazandım” demek kurtarmaz. Krizi yönetemediği ortada. Bundan sonrası için de umut vermiyor. AKP “korkulardan kurtulmalı” ve “Milli Hükümetin” önünü açmalıdır.
ABD’ye verilecek en etkili yanıt da bu olur.
Yarın çok geç olabilir..!