Altın rezervleri artıyor doların çöküşü yakındır
Bloomberg, Barrons gibi uluslararası ekonomi dergilerinde köşe yazarı olan ekonomist gazeteci William Pesek, geçen hafta içinde yuan ve dolar arasında kur savaşlarını konu alan bir makale yayınladı. Çin Merkez Bankası’nın (ÇMB) son aylarda yaptığı altın alımlarına ve dolar bazlı varlıklarını azaltan satışlarına dikkat çeken makale, uluslararası finans piyasalarında yaşanan soğuk savaştan bir kesit sunuyor. Makale yazarı Batı mali oligarşisinin en büyük kâbusu olan konuyu işlemiş; ÇMB’nin dolar varlıklarını azaltarak başta altın olmak üzere alternatif varlıklara yönelmesi. Çin, son yıllarda izlediği dolara karşı yuanın uluslararası rezerv para haline getirme stratejisinin bir parçası olarak dolar rezervlerini azaltıyor.
DOLARIN DEĞERİ REEL İLE ÖRTÜŞMÜYOR
Dünya Bankası verilerine göre 2020 yılında dünya ticaret hacmi 19.3 trilyon dolar ihracat, 17.2 trilyon dolar ithalat olmak üzere toplam 36.5 trilyon dolar oldu. En yüksek tutarda ihracat yapan ülkeler sıralamasına bakarsak; birinci sırada Çin 2.7 trilyon dolar, ikinci sırada ABD 1.4 trilyon dolar, üçüncü sırada ise Almanya 1.3 trilyon dolar. İthalat tarafına baktığımız zaman ise; birinci sırada ABD 2.3 trilyon dolar, ikinci sırada Çin 1.7 trilyon dolar, üçüncü sırada ise Almanya 1.1 trilyon dolar olarak görünüyor. ABD’nin toplam ticaret içindeki payı her geçen yıl geriliyor; 2000’lerin başında yüzde 20’lerin üstünde bir paya sahipken bugün yüzde 10.1 seviyesinde bulunuyor. Çin’in toplam ticaret hacmi içindeki payı ise yüzde 12 seviyesinde. Çin bugün dünyanın yüzde 80’inden fazlasının en önemli dış ticaret ortağı konumundadır. Tüm bu verilere rağmen ABD dolarının dünya ticaretinde hala yüzde 70’lerden fazla oranda kullanılması çok önemli bir çelişkiye işaret etmektedir. Reel gerçeklerden kopuk olan bu durum esasen ABD dolarının önümüzdeki 10 yıl içinde yaşayacağı büyük çöküşün de habercisidir.
ABD GÜNE O KABUSLA UYANIYOR
ÇMB, Ekim 2022 tarihi itibariyle 3.05 trilyon dolar rezerv bulunduruyor. Bu tutar dünyada herhangi bir merkez bankasının tutar olarak bulundurduğu en yüksek rezervdir. ÇMB, 2000’lerin başından itibaren düzenli olarak ABD tahvillerini azaltıyor. 2005 yılında ABD dolarının ÇMB’deki payı yüzde 79 seviyesindeyken bugün yaklaşık olarak yüzde 58’e gerilemiş bulunuyor. Dünyada ABD tahvillerini en büyük oranda rezervinde bulunduran ülkeler Japonya ve Çin’dir. ABD tahvillerinin yüzde 14’ü ÇMB’nin portföyündedir. Bundan dolayı ABD’nin ekonomi kurmayları ve büyük sermaye sahipleri sürekli olarak tetiktedirler. Zira Çin’in ABD doları rezervlerini daha da azaltmaya devam etmesi demek hem doların değerinin düşmesi hem de ABD faiz oranlarının hiç olmadığı kadar yüksek seviyelere ulaşması riski demektir.
ALTIN ALIMLARI 55 YILIN EN YÜKSEĞİNDE
ABD dolarının 2008 krizi sonrası prestij kaybetmesi, merkez bankalarının rezervlerindeki ağırlığını kaybetmeye başlaması ve yuanın SDR sepetine dahil edilmesi gibi etkenler FED yetkililerini ve ABD Hazinesini kara kara düşündürüyor. BIS’in (Uluslararası Ödemeler Bankası) son rakamları, yuanın dünyanın en çok işlem gören beşinci para birimi olduğunu gösteriyor. Çin'in para birimi sadece üç yıl içinde sekizinci sıradan beşinci sıraya sıçradı. Ayrıca bu yıl içinde ABD’nin devlet tahvilleri borcu 30 trilyon doları aştı ve artık ABD Hazinesi her geçen gün daha yüksek faizle borçlarını çevirmeye başlamış bulunuyor. Daha da çarpıcı olan şey şu; Çin’in ve diğer ülkelerin merkez bankalarının dolar satıp altın alımlarını giderek artan tempoda artırmaya başlamış olması. Dünya Altın Konseyi verilerine göre Temmuz-Eylül 2022 çeyreğinde, merkez bankaları bir yıl öncesine göre altın alımlarını dört kattan fazla artırdı - zaten oldukça büyük olan stoklara neredeyse net 400 ton ekledi. Yılbaşından bu yana altın alım tutarı 1967'den bu yana görülen en büyük alım dalgası oldu. Türkiye (31.2 ton), Özbekistan (26.1 ton), Hindistan (17.5 ton) ve diğer gelişen ülkelerle birlikte toplam 90 tonluk alım yaptığı tahmin ediliyor. Diğer 300 ton altının Çin tarafından alındığı tahmin ediliyor. 2022 Temmuz ayından bu yana Çin'in Rusya'dan yaptığı altın ithalatı keskin bir şekilde arttı; Çin'in altın işlemleri bir önceki yılın kabaca 50 katına çıktı.
ÇİN’İN ALTIN REZERVLERİ ARTACAK
Şubat 2022 itibarıyla dünya merkez bankalarının altın rezervleri sıralaması şöyle; ABD 8.133 ton, Almanya 3.359 ton, İtalya 2.452 ton, Fransa 2.436 ton, Rusya 2.299 ton Çin 1.948 ton. Burada dikkat çeken en önemli konu altın rezervinin toplam rezervlerdeki pay oranıdır. Toplam rezervler içindeki payı açısından bakıldığında altının Batı merkez bankalarının rezervlerinin ortalama olarak yüzde 63’üdür. Oysa Çin’in altın/toplam rezerv oranı sadece yüzde 3 seviyesinde bulunuyor! Yani basit bir hesapla Çin rezervlerinin yüzde 30’unu altın olarak tutmaya karar verirse toplam rezervi 19.500 ton civarına çıkar. Böyle bir senaryo emtia piyasalarını dalgalandırır ve FED doların değerini koruyabilmek için sonu gelmez bir faiz artışı maratonuna başlamak mecburiyetinde kalır. Bunun sonucu olarak hem ABD devleti hem de çok sayıda Batılı şirket iflas bayrağını çekecektir.
Sonuç olarak, Çin yuanın değerini desteklemek için bir yandan dolar varlıklarını azaltırken diğer yandan altın varlığını artırma politikasını devam ettirecektir. Merkez bankalarının altın talebini artırması kur savaşlarının örtülü olarak artmasını ve şiddetlenmesini getirecektir. Esasen makale yazarının satır aralarında ifade ettiği ama açıkça itiraf edemediği açık ve yalın gerçek şudur; rezerv para olarak ABD dolarının çöküşü başlamıştır. Çöküşün hangi hızda ve hangi hasarlarla olacağı belirsizdir ama doların kaçınılmaz çöküşü hiç şüphesiz daha adil bir dünya düzeninin önünü açacaktır.
Kaynakça; https://asiatimes.com/2022/11/chinas-gold-stockpiling-is-dollar-warning-sign/