22 Kasım 2024 Cuma
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Amerika ve Türkiye’de şarap

Ethem Gönenç

Ethem Gönenç

Eski Yazar

A+ A-

Kristof Kolomb’un Amerika’yı keşfinin ardından, 1518 yılında da Meksika fethedilir. Hıristiyanlığı yaymak üzere misyonerler Meksika’ya gelirler ve İspanya’dan getirdikleri asmaları kullanarak, kutsal içitleri olan şarabı üretmeye başlarlar. 1767’de Meksika’dan sürülen bu İspanyol misyonerler Kaliforniya’ya göçerler ve üzüm yetiştirmeyi sürdürürler. Kaliforniya’da, 19. yy sonlarına kadar bu İspanyol asıllı asmalar kullanılır. Ancak Avrupa bağcılığını da çökerten “yaprak biti” asmalara musallat olunca, yerli asmalara geçilir.

Amerika’da, 1917 yılı sonlarında -dünyanın en zengin adamı olan John D. Rockefeller’in kongreye yaptığı baskılar sonucu- içki üretimi ve satışı yasaklanır. Sadece manastırlar ayin için gerektiği kadar şarap üretebilirler. Ama bu yasak Amerika’da içki kaçakçılarının ortaya çıkmasına neden olur ve yeraltı barları açılır. Sonunda halkın karşı çıkmasıyla 1933 yılında bu içki yasağı kaldırılır. Bu dramatik olay şarapçılıkta önemli gelişmelere neden olur. Kaliforniyalı üreticiler, Fransa’dan esinlenerek Amerikan şaraplarının kalitesini dünya normlarına uygun hale getirirler. O günden beri de Amerikan şaraplarının kalitesi giderek yükselir ve Avrupa şaraplarına rakip olur.

TÜRKLERİN ŞARAP TARİHİ

Bundan on binlerce yıl önce, Orta Asya’da Şamanların kadınlı erkekli, çalgılı ibadet törenlerinde -Gök Tanrı’nın takdis ettiği kutsal bir içit olduğuna inandıkları- şarap içtikleri çeşitli kaynaklarda belirtilmektedir.

İlk yazımda işaret ettiğim gibi; Mısır’da M.Ö 3500 senelerine ait olan birçok kabartmada, Orta Asya’dan Türklerin getirdiği asmalar kullanılarak şarap üretildiği yazar. Bazı tarihçiler de bağcılığın M.Ö 4000 yıllarından başlayarak, önce Kafkaslardan Mezopotamya’ya yani Sümerlilere (M.Ö 4000-2000), Sümerlerden de M.Ö 3500 yıllarında Mısırlılara geçtiğini iddia ederler. Yine tarihçi Heradot’a göre de, Babil’e inen Türkler, burada bağlar kurmuşlardır.

Çeşitli kalıntılardan anlaşılmaktadır ki; M.Ö 2000 yıllarında Kafkasya’dan Anadolu’ya inen Hititler de bağcılık yapıp, şarap içmişler; hatta üretilen şarap, bu işin ticaretini yapan Finikeliler tarafından adalara ve Yunanistan’a satılmıştır. M.Ö 2000 ila 600 yılları arasında ise, bu kez Asurlu tacirler asmaları Anadolu’dan tekrar Mezopotamya’ya götürmüş ve şarapçılığı yeniden canlandırmışlardır.

Gerek Hititlerin yaşadıkları Orta Anadolu, gerekse Sümer ve Asurluların yaşadıkları Güneydoğu Anadolu Bölgesi bugün de yurdumuzun en önemli şaraplık üzüm yetiştirme alanlarıdır. Buna ait hemen iki örnek verilebilir. Biri Kızılırmak Vadisi’nin Ankara ili Kalecik ilçesinde yetişen, kırmızı şaraplık bir üzüm çeşidi olan Kalecik karasıdır. Diğeri de Elazığ bölgesi civarlarında yetişen, Türkiye’nin en asil üzümlerinden sayılan; yapılı, kalıcı, meyvemsi, dolgun, hafif taneli ve yıllandırılmaya uygun kırmızı şarap üretiminde kullanılan, koyu renkli öküzgözüdür. Bunlar tarihsel miraslarımızdır. Haydi, rastgele tüm şarapseverlere!