Ana hedef

Vatan Partisi seçimlerden önceki dönemde 150’den fazla “Üretim Devrimi Kurultayı” düzenlemiştir. Bu toplantılarda her bölgeden çiftçilere fikirlerini özgürce dile getirme fırsatı verilmiştir. Çiftçiler başta olmak üzere üreticilerin sorunları ve bu sorunların olası çözüm yolları kamuoyuna duyurulmuştur. Bu bilgiler göz önüne tutularak tüm üreticileri feraha kavuşturacak “Üretim Devrimi Programı” hazırlanmıştır. Girdilerin pahalı oluşu ortak yakınma konusudur. Ürün fiyatlarının düşük kaldığı, desteklerin yetersiz olduğu da sık sık dile getirilmiştir.

AZALAN GETİRİ

Önceki yazıda en ekonomik girdi düzeyini belirleme konusunda azotlu ve fosforlu gübrelerle yapılan bir denemenin sonuçlarına dayanan bir örnek verilmişti. Belirli dozlarla artırılan gübrenin verime katkısının gittikçe azaldığı görüldü. Azalan Hasıla Kanunu, ekonominin temel yasalarından biridir. Diğer koşullar sabit kalırken girdilerden biri kademeli olarak artırılırsa, toplam ürün, bu girdinin getirisi gittikçe azalacak şekilde artar. Ürünün en yüksek (maksimum) düzeye ulaştığı noktadan sonra girdi artışı toplam üründe azalmaya yol açar. Girdi bedava olduğu takdirde üretim en yüksek seviyeye çıkarılabilir. Oysa biz girdilerin pahalı olduğundan yakınmaktayız. Girdi fiyatlarının yüksekliğinden yakınan çiftçilerin girdileri hesaplı kullanması gerekir.

EN UYGUN DÜZEY

Çiftçinin temel amacı sporda olduğu gibi rekor kırmak değil, mümkün olan en yüksek karı sağlamaktır. Bunun için eklenen gelirin, eklenen masrafa eşit olduğu noktada girdi artışına son vermek gerekir. Ekonomik optimum noktası ürün fiyatına ve girdi fiyatına bağlı olarak değişir. Ürün fiyatı aynı kalırken girdi fiyatı artarsa girdi miktarını azaltarak dengeyi sağlamak gerekir. Elbette girdi miktarının azalması toplam ürünün azalmasına yol açar. Verimi en yüksek seviyeye çıkarma hedefi güden işletmeci, eğer varsa karının bir kısmından vazgeçmiş olur.

DIŞALIM (İTHALAT)

Tarım geleneksel olmaktan çıkmıştır. Atamızın, ötemizin yaptığı işler hayli geride kaldı. Ancak, yeni teknikler hakkında bilgi edinerek doğru karar verenlerin kazanma şansı vardır. Azotlu yapay gübreler doğalgaz ve petrol türevlerinden, fazla miktarda enerji kullanarak üretilir. Fosforlu gübrelerin hammaddesi fosfat kayasıdır. Ülkemizde olan yatakların fosfor içeriği düşüktür. Bu nedenle hammadde veya imal edilmiş olarak fosforlu gübrelerin de büyük kısmı dışarıdan alınıyor. Ülkemizde yeterli hammadde ve ucuz enerji olmadığı için gübreleri dışarıdan alıyoruz. Döviz kurları arttıkça gübre pahalanıyor. Tarım ilaçları da öyle. Veteriner ilaçları, karma yemlere katılan vitamin ve mineraller, soya küspesi ve mısır da ithal ediliyor. Her gün değişen ve artan döviz kurları, dünya ölçeğinde tekelleşmiş firmaların dayatmaları, petrol fiyatlarındaki artış ve taşıma maliyetlerinin yükselmesi girdi fiyatlarının artmasına yol açıyor.

İSRAF

Pahalı olduğundan şikâyet edilen kimyasal gübrelerin israf edildiği de acı bir gerçektir. Türkiye’de kullanılan kimyasal gübrelerin yarıdan fazlası azotlu gübrelerdir. Bilinçli kullanılmadığı için azotlu gübrelerin yarısı bitkilere yarar sağlamaksızın, yıkanarak kök derinliğinden uzaklaşmaktadır.

19.yüzyıl ortalarında Mitcherlich adında bir Alman bilgini “Minumum Yasası”nı ortaya koymuştur. Bitkiler toprakta bulunan besin maddelerinden en kısıtlı olan maddenin elverdiği kadar yararlanır. Örneğin toprakta fosfor noksanlığı varsa, fazlasıyla azot verilse bile bitki ondan yararlanamaz. Onun için dengeli gübreleme yapmak gerekir. Toprağın su ve besin maddesi tutma gücünü artırmak için topraktaki organik madde artırılmalıdır.

SEÇENEK

Havanın yüzde 78’i azottan oluşur. Yani havada milyarlarca ton azot vardır. Ancak bitkiler havadaki azottan yararlanamaz. Fasulye, bakla, nohut, yonca, fiğ gibi baklagil ailesinden olan bitkiler, köklerinde ortak yaşayan bakteriler aracılığıyla havadaki serbest azotu toprağa bağlar. Çiçek zamanı yeşil gübre olarak toprağa karıştırılan baklagiller, azotlu gübre yerine geçtiği gibi toprağın organik maddesini de artırır. Böylelikle toprağın su ve besin maddesini tutma gücü de artar.

Alet çantasında bulunması gereken en önemli aygıt bir kurşunkalemdir. Tarih sırasına göre her bir parsel ve ürün için yapılan işlemler, alınan ve kullanılan girdilerin miktar ve fiyatı, hasat edilen ürün miktarı, satılan ve işletmede kullanılan miktarları, işçi sayıları, onlara verilen ücretler vb. kaydedilirse işletme yönetimi için gerekli bilgiler birikmiş olur.